Tüketim; mal ve hizmetlerin, ihtiyaçlarını ve/veya isteklerini karşılamak amacıyla insanlar tarafından kullanılmasıdır. Ekonomi bilimi açısından gelir (Y) iki şekilde kullanılır: Tüketim (C) ve tasarruf (S):
Y = C + S
Tasarruf; gelirin tüketilmeyen, ileride tüketilmek üzere saklanan kısmıdır. Gerek tüketim gerekse tasarruf gelirin ve faizin (i) fonksiyonudur (ceteris paribus)[i]:
C = f (Y,i)
S = f (Y,i)
Gelir yükselirse tüketim de tasarruf da yükselir. Düşük gelirlerde tüketim çok daha fazla yükselir, yüksek gelirlerde tasarruf daha fazla yükselir. (Reel) faiz yükselirse tasarruf yükselir, tüketim ise düşer.
İki türlü tüketim malı vardır: Dayanıksız tüketim malları; kullanılmaya başlandığında kısa sürede tükenip yok olan mallardan oluşur: Ekmek, çay, simit gibi. Dayanıklı tüketim malları; uzun süre kullanılabilen malları ifade eder: Buzdolabı, araba, saat gibi.
Sokak konuşmasında yatırım olarak adlandırılan bireysel ev, araba, altın, döviz alımı ekonomi biliminde tüketimdir. Buna ek olarak insanların sergi gezmesi, maça, sinemaya gitmesi de tüketimdir.
Toplumun bir kesiminin geliri, bırakın tasarruf yapmayı tüketim harcamalarına yetmez. Bu kişiler çoğunlukla eksi tasarruf yaparlar yani borçlanarak gelirlerinden fazlasını tüketim için harcarlar.
Gösteriş tüketimi; parası olmadığı halde statü kazanmayı umarak pahalı saat, son model cep telefonu ya da kıyafet alan, moda yerlerde yiyip içmeye çalışan insanların tüketimini anlatan bilimsel bir olgudur. Parası olan insanların bu tür tüketimi gösteriş tüketimi değildir. Tipik örneği; düşük gelirli bir kişinin borç harç en pahalı cep telefonunu almasıdır.
Züppe etkisi; yüksek gelirli insanların bir tüketim ürününe olan taleplerinin düşük gelirli insanların talebine ters orantılı olmasıdır. Bu durum sıra dışı, pahalı ya da özel ürünlere sahip olmak isteğinden doğar. Bir ürün ne kadar az bulunuyorsa züppe değeri o kadar yükselir. Tipik örneği; kişinin çok daha az kişide bulunan çok pahalı bir saati almasıdır.
Veblen etkisi; fiyat yükseldikçe kalitenin de yükseleceği inancından kaynaklanan etkidir. Tipik örneği; iyi bir restoranda pahalı şarapların ucuz şaraplara göre daha fazla talep görmesidir.
Sürü (bandwagon) etkisi; kişinin, çoğunluk görüşünü benimsemesi, başkaları tüketiyor diye aynı şeyleri tüketmeye yönelmesidir. Tipik örneği; kişinin, çoğunluğun kullandığı marka güneş gözlüğünü satın almasıdır.
[i] Ceteris paribus: Ekonomide sıkça kullanılan ‘diğer değişkenler sabitken’ anlamına gelen Latince bir deyimdir.
Bu yazı Mahfi Eğilmez’in kişisel internet sitesinden alınmıştır.