Kürtçe tiyatronun yasaklanması yargıya taşınacak: Yasaklamanın temelinde tahammülsüzlük var

Fransız oyun yazarı ve oyuncu Moliere’nin ünlü oyunu Le Tartuffe’nin Amed Şehir Tiyatrosu tarafından Kürtçe’ye uyarlanan Tartuffe oyunu, “Kamu güvenliği” gerekçesiyle Adana ve Mersin’de yasaklandı. 5 Haziran’da Adana Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu’nda, 6 Haziran’da da Mersin Büyükşehir Belediyesi Kongre Salonu’nda sahnelenmek istenilen oyun iki ilin valilikleri tarafından “Kamu düzeni ve güvenliği” gerekçe gösterilerek yasaklandı. Amed Şehir Tiyatrosu oyuncusu Elvan Koçer ve oyunun Mersin organizatörü Cejna Saruhan, Kürtçe tiyatroların yasaklanmasına ilişkin dava açacaklarını belirtti.

Kapalı alanlarda gerçekleşen etkinlikler için valilik izni gerekmediği halde CHP yönetimindeki Adana ve Mersin belediyelerinin kendilerinden “valilik izni” istediğini aktaran ve belediyenin bu yaklaşımını eleştiren tiyatrocu Elvan Koçer, belediyelerin prosedür olarak ortaya koydukları kararın yasal dayanaktan yoksun olduğunu ifade etti.

‘GECE 23.00’DE ARANARAK, OYUNUN YASAKLANDIĞI BİLDİRİLDİ’

Mezopotamya Ajansı’na konuşan tiyatrocu Koçer CHP’li belediyeleri eleştirerek, “Israrla valilikten belge gelmeden salonlarını bize açmayacaklarını belirttiler. Adana’da başvuruda bulunduk, oyunumuzun sahnelenmesi engellendi. Mersin’de farklı bir durum yaşadık. Organizatör tarafından yapılan başvuru ilk başta onaylanıp, bir kod verildi. ‘Bu kodlar başvurunuzu yapabilirsiniz’ denildi. Organizatör daha sonra Mersin Büyükşehir Belediyesi’nde sözleşme yaparak, salonun tuttu. Bu salon için kapora verildi. Biz de bunun üzerine bir gün öncesinden Mersin’e geldik. Pazar günü resmi tatil olmasına rağmen gece 23.00’de aranarak, oyunun yasaklandığı bildirildi.”

‘GEREKÇE SUNMADILAR’

Gösterimin yapılması için ısrarcı oldukları ve CHP’li belediyelere prosedürü hatırlattıklarını anlatan Koçer, “Onlara ısrarla ‘siz izin almak zorunda değilsiniz’ dedik. Oyunun içeriğine dair herhangi bir şey yok. Güvenlik gerekçesiyle oyun yasaklanıyor. Oysa salonda belediyenin kendi güvenliği var. Fakat tüm müzakerelerimiz sonuçsuz kaldı” dedi. Yasak kararının Mersin Valiliği tarafından alınmasına rağmen, valilikten bir evrak alamadıklarını ancak Mersin Güvenlik Şube Müdürlüğü’nün kendilerine bir evrakla yasağı bildirdiğini söyleyen Koçer, “Valiliğe gittik. ‘Evet oyunu biz yasakladık. İzin vermedik’ dediler. Gerekçeyi sorduk, bize gerekçe sunmadılar. Kararı Mersin Valisi’nin verdiğini ve onun inisiyatifinde olduğunu söylediler. Bize hala ne belediye ne de valilik tarafından ulaşılan resmi bir evrak yok. Sadece emniyetin hazırladığı bir belge var” diye belirtti.

“Belediye ısrarla bu oyunu bize oynatmadı” diyen Koçer, yaşananları Kürt kültürüne, sanatına, diline yönelik bir düşmanlık olarak yorumladı.

‘KÜRTÇE OYUNUN YASAKLANMASININ TEMELİNDE TAHAMMÜLSÜZLÜK VAR’

Oyunun Mersin’de organizatörlüğünü yapan sanatçı Cejna Saruhan da, daha önce de bir çok etkinlikte organizatörlük yaptığını ve bu durumla ilk kez karşılaştığını söyledi. Çarşamba günü yaptığı başvuru sonucu kendisine onay verildiğini daha sonra belediye ile salon sözleşmesi imzaladığını aktaran Saruhan, yasaklanmanın daha sonra Mersin İl Emniyet Müdürlüğü tarafından iletildiğini aktardı. Saruhan, “Bu durumda büyük emekler verildi. Duyurusu yapıldı. Ama bir gün kala gece mesai saati olmamasına rağmen aranarak, oyunun yasaklandığı aktarıldı” diye belirtti.

Oyuncuların bir gün önce Diyarbakır’dan Mersin’ geldiğini ve hazırlıklarını yaparken yasak kararı ile karşılaştıklarını ekleyen Saruhan, “Bu oyun birçok yerde sahnelendi. Oyunun içeriğine bakmadan yasakladılar. Kürtçe oyunun yasaklanmasının temelinde tahammülsüzlük var. Bir sanatçı olarak bu durumu kabul etmiyorum” dedi. Oyunun yasaklanmasına karşı dava açacağını belirten Saruhan, davanın sonuna kadar takipçisi olacağını söyledi.