Atama beklerken çareyi özel kurumlarda düşük ücretle çalışmakta bulan öğretmenler için şartlar iyice zorlaştı. Özel okullar ya sözleşmeyi 10 ay üzerinden yapıyor ya da istifaya zorluyor.
Türkiye’de yaklaşık 700 bin öğretmenin atama beklediği tahmin ediliyor. Ataması yapılmayan öğretmenler çareyi özel kurumlarda düşük ücrete razı gelerek çalışmakta buluyor. Öğretmenlik meslek örgütleri temsilcileri, eğitimcilerin karşılaştıkları sorunları Cumhuriyet’e anlattı.
Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Örgütlenme Sekreteri, aynı zamanda bir özel eğitim kurumunda öğretmenlik yapan Ozan Fındık, “Öğretmenlik meslek yasasıyla ilgili bazı değişiklikler oluyor. Ancak bizi kapsamıyor. Biz özel sektör öğretmenleri üvey evlat gibiyiz. Hiçbir kanun değişikliğinde yokuz” dedi.
‘HUKUKSUZ SÖZLEŞMELER DAYATIYORLAR, YAZ GELİNCE İSTİFAYA ZORLUYORLAR’
Kurumların kanun dışı sözleşmeler dayattığını belirten Fındık, “Normalde bir yıllık sözleşme zorunludur ama bazı kurumlar anlaşmaları 10 ay üzerinden yapıyor. Yaz dönemi gelince öğretmenleri istifaya zorluyorlar” ifadelerini kullandı.
‘KAFEDE ÇALIŞAN, ESNAFLIK YAPAN ÖĞRETMENLER VAR’
Bir sonraki sene de çalışabilmek için bu dayatmaya razı gelip istifa eden öğretmenler olduğunu kaydeden Fındık, “Öğretmenlerin bir kısmı işsiz kaldıkları süreçte ek işlere yöneliyor. Kafede çalışan, esnaflık yapanlar var. Kimine de ailesi destek oluyor. Herkes karnını doyurabilmek için farklı çözüm yolları arıyor” dedi.
EĞİTİM SEN: ÖĞRETMENLER TEMEL İHTİYAÇLARINI KARŞILAYAMAYACAK DURUMDA
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Genel Başkanı Prof. Dr. Nejla Kurul da artan enflasyon karşısında eğitimcilerin geçinemeyecek duruma geldiğine dikkat çekti. Kurul, “Doğal varlığımızı sürdürememek gibi bir sorunla karşı karşıyayız. Öğretmenler beslenme ve sağlıklı koşullarda barınmak gibi temel ihtiyaçlarını karşılayamaz duruma geldi” dedi.
‘ÖĞRETMENLERİN KÜLTÜRÜ, SANATI VE BİLİMİ TAKİP ETMESİ GEREKİR’
Kültür sanat etkinliklerindeki fiyat artışlarının da öğretmenleri olumsuz etkilediğini belirten Kurul, “Öğretmenler kültür tüketicisi ve üreticisi olmak zorundalar. Eğitimcilerin kitap alması, sanatı ve bilimi takip etmesi gerekir. Ancak eğitimciler yaşam pahalılığı karşısında temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamaz duruma geldiler” ifadelerini kullandı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***