Cinsel yolla bulaşan enfeksiyon (zührevi hastalık) vakalarının artış göstermesiyle, pandemi döneminde kullanımı artan evde kendi kendine test kitlerinin bu hastalıklar için de yaygınlaştırılması gündeme geldi.
ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi (CDC) verilerine göre, pandeminin ilk yılında 134 bin frengi (sifiliz) vakası kaydedildi ve 2016’dan bu yana yüzde 52’lik bir artış oldu.
CDC, sağlık bakım kliniklerinin pandeminin başlangıcında yüz yüze hastane ziyaretlerini azalttığını ve cinsel yolla bulaşan enfeksiyon gözetim programlarının kaynaklarının başka yerlere kaydığını gözlemledi.
COVID-19 için evde yapılan testlerin popülaritesinden sonra evde kendi kendine test sistemi, politika yapıcılar ve marjinal nüfustaki insanlar da dahil olmak üzere birçok kişi tarafından benimsendi.
ABD’nin California eyaletinde ocak ayında, özel sağlık sigortacılarının evde zührevi hastlıklar için evde testin maliyetini karşılamasını gerektiren bir yasa yürürlüğe girdi.
Yetkililer uygulamanın, bireylerin evlerinin mahremiyetinde, kliniklere gitmeden ve damgalanma korkusu yaşamadan numune vermesi için avantaj olduğunu ve tüm gelir düzeylerinden kişilerin istediği sıklıkta test yapmasına olanak sağladığını söylüyor.
ZAMANI GELDİ
Nature dergisinden Carrie Arnold‘a konuşan Alabama Üniversitesi‘nden jinekolog Shweta Patel, bu değişimin, COVID-19 için yaşananlara benzer bazı aksaklıklar yaratabileceğinin altını çiziyor.
Evde yapılan testlerle insanların yüz yüze testlerle gelen danışmanlığı almayacaklarını ve halk sağlığı departmanlarının istatistikleri kaybedebiliceğini söyleyen Patel, kullanıcıların kendi sonuçlarını bildirmeleri ve diğerlerini teste ihtiyaç duyabilecekleri konusunda bilgilendirmek için kendi kişi takibini yapmaları gerektiğini söylüyor. Fakat bu her zaman mümkün olmuyor.
Öte yandan Washington DC’deki Bölgesel AIDS Direktörleri programlarından sorumlu müdür yardımcısı Natalie Cramer, pandemi sırasında COVID-19 için kendi kendini test etmenin yararlı olduğunu kanıtladığını hatırlatıyor:
“Hepimiz COVID’i kendi kendine test etme konusunda daha rahat hale geldik” Bu hem bir ihtiyaçtı hem de bir rahatlık yarattı. Frengi ve HIV dahil zührevi hastalıklar için benzer bir yaklaşımın benimsenmesinin zamanını geldi.”
Frengi, yaklaşık beş yüz yıldır en yaygın olarak tanınan ve korkulan zührevi hastalıklarıdan biri. 1910’da arsenik bazlı bir bileşik olan salvarsan ilacı keşfedidi ve otuz yıl sonra penisilinin ortaya çıkmasından bu yana büyük ölçüde tedavi edilebilir hale geldi.
Doğru kondom kullanımı ile bu hastalığın bulaşma riski sıfıra yakın bir oranda azaltılabiliyor. Bununla birlikte, tedavi edilmediği takdirde hastalık ölümcül olabilir ve özellikle doğumda veya doğumdan önce bulaşırsa ciddi nörolojik sorunlara neden olabiliyor.
Melbourne Üniversitesi‘nden mikrobiyolog Deborah Williamson, hastalığa neden olan Treponema pallidum bakterisini tespit etmenin yeterince kolay olduğunu söylüyor. Tespit için bir klinikte, genellikle bir kan örneği alınarak T. pallidum’u içeren bakteri ailesine karşı antikor aramak için tahlil yapılıyor. Bu tahlil pozitifse, klinisyen tanıyı doğrulamak için orijinal numune üzerinde daha fazla test yapıyor.
Patel, yöntem ne olursa olsun, kişinin testinin pozitif çıkması durumunda tedavinin bir doktor reçetesi gerektirdiğini söylüyor.
COVID-19 salgını, dünya çapında klinik tabanlı testlerin azalmasına yol açtı. Örneğin, 2020’nin ikinci çeyreğinde New York‘ta SARS-CoV-2 enfeksiyon oranları yüksekken, cinsel yolla bulaşan hastalıklara dair test yaptırma sayısı keskin bir şekilde düştü, klinik ziyaretleri azaldı. Fakat enfeskiyonların bulaşma oranı arttı.
Ulusal STD Direktörleri Koalisyonu klinik ve cinsel sağlık direktörü Jennifer Mahn, bu değişikliklerin “mükemmel bir başlangıç yarattığını” söylüyor.
COVID-19 TESTLERİ POPÜLARİTEYİ ARTIRDI
Pandemi, evde yapılan testlerde de patlama yarattı. Hükümetler, insanların seyahat etmeden veya sosyalleşmeden önce bulaşıcı olup olmadıklarını kontrol etmelerinin bir yolu olarak evde COVID-19 testini teşvik etmeye başladı. Çeşitli araştırmalar, enfeksiyonları yalnızca viral yük yüksek olduğunda tespit edebilen hızlı antijen testleriyle bile sık sık yapılan bu testlerin, halk sağlığına yardımcı olabileceğini gösterdi.
Ayrıca bu süreçte doktorlar, araştırmacılar ve halk, genel olarak evde test kitlerinin doğruluğu ve kullanışlılığı konusunda daha rahat hale gelmiş oldu.
Uygulamayı destekleyenler, evde COVID-19 testinin popülaritesinin evde zührevi hastalık testlerinin kullanımını ve talebini artıracağını umuyor.
Araştırmalar, bunların popüler olabileceğini gösteriyor. Örneğin, ilk olarak Zimbabwe‘de erkeklerle seks yapan erkeklerle yapılan ve Nisan 2021’de yayımlanan araştırma, katılımcıların frengi için kendi kendini test etmeye istekli olduğunu gösterdi.
Harare‘deki Pangea Zimbabwe AIDS Trust‘ta kıdemli program yöneticisi olan çalışma ortak yazarı Definate Nhamo, kendi kendini test kitlerinin insanların test hizmetlerine erişmesine yardımcı olacağını söylüyor:
“20-30 dakika içinde sonuç alabiliyorlar ve sağlık çalışanlarının bazı olumsuz tutumlarına katlanmak zorunda kalmıyorlar.”
Tükürükte HIV-1 ve HIV-2’ye karşı antikorları tespit eden ilk evde HIV testi, 2012’de ABD Gıda ve İlaç Dairesi tarafından onaylanmıştı.
Kullanıcılar, numuneleri bir laboratuvara göndermek zorunda kalmadan dakikalar içinde sonuç alabiliyor. Test ilk çıktığında o kadar popüler değildi ve fiyatı 40-50 dolar arasındaydı. Ancak, diğer zührevi hastalıkalr için benzer girişimlere ilham verdi verdi ve 2010 sonlarında kendi kendine frengi testleri ortaya çıkmaya başladı.
Klinik tabanlı benzerleri gibi, evde yapılan frengi testleri de bir kan örneğinde T. pallidum içeren bakteri ailesine karşı antikorları tespit ediyor. Ancak bir tüp kan yerine sadece bir damla kanla bunu yapabiliyor: Kan şekeri kontrolü ve evde hamilelik testi arasında bir teknoloji gibi düşünülebilir.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***