Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın kurucuları arasında yer aldığı Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) İstanbul Lise Başkanları Kampı Toplantısı’nda açıklamalarda bulundu.
Yap-işlet-devret modelinde özel şirketlere verilen ve Hazine’yi zarara sokması nedeniyle eleştirilen garantileri savunan Bakan Karaismailoğlu, Kovid-19 salgını olmasaydı garantinin karşılama oranının geçen yıl elde edileceğini ileri sürdü.
Karaismailoğlu, son 20 yılda Türkiye’de devrim gerçekleştirdikleri savunarak şu değerlendirmede bulundu:
“Bugün Türkiye, yerli gözlem uydularını üretiyor, yerli haberleşme uydularını yapıyor, yerli demir yolu endüstrisini büyütüyor, kendi elektrikli trenini, motorlarını üretiyor, kendi 4,5G baz istasyonlarını kuruyor, 5G altyapısını oluşturuyor, kendi tersanelerinde ürettiği savaş gemilerini denize indiriyor. Elbette bu başarıları burada bırakmayacağız. Yerli sanayimizi geliştirerek ithal ettiğimiz sanayi ürünlerinin miktarını düşürürken, ürettiğimiz milli ürünlerle dünya çapında küresel bir üretici ve ihracat ülkesi olacağız.”
“HEDEFLERE ULAŞMADA ULAŞIM VE İLETİŞİM YATIRIMLARI KİLİT ROL OYNUYOR”
Hedeflere ulaşmada ulaşım ve iletişim yatırımlarının kilit rol oynadığına işaret eden Karaismailoğlu, ulaşım, lojistik ve iletişim sektörünün, günümüzde gittikçe daha küresel hale gelen ve birbiriyle bütünleşen dünya ekonomisinin ve uluslararası ticaretin temel yapı taşlarından olduğunu bildirdi.
Bakanlık olarak 2003’ten bu yana uluslararası ulaşım koridorlarını sürekli geliştiren bir ulaşım politikası izlediklerini ve yatırımları bu doğrultuda gerçekleştirdiklerini anlatan Karaismailoğlu, bu yatırımlar hakkında bilgi verdi.
Karaismailoğlu, Türkiye’yi baştan başa kuşatan ulaştırma ve haberleşme projeleriyle sadece bölgede değil, dünyanın en önemli ticari koridorlarında söz sahibi ülke haline geldiklerini vurgulayarak şöyle konuştu:
“Lojistik süper güce dönüşmek üzere yaptığımız dev ölçekli yatırımlarımız, ekonomimize, ihracatımıza, turizmimize de omuz vererek ülkemizin ali menfaatlerine en iyi şekilde katkı veriyor. Diğer yandan yaptığımız her yol, her köprü, her tünel, her havalimanı, her liman inşa edildikleri noktada halkımıza iş oluyor, aş oluyor, bereket getiriyor.”
Karaismailoğlu, ulaştırma projelerinin, birer akarsu gibi, gittikleri yerlere hareket getirdiğini, canlılık kattığını, bereketi artırdığını ifade ederek şunları kaydetti:
“Bir yere ne kadar hızlı, ne kadar güvenli ulaşabilirseniz, o bölgenin kalkınmasına da fazlasıyla etki ediyorsunuz. Onun için biz, projeleri bitirdikten sonra etki durumlarını izliyoruz. Yapılan yatırımların milli gelire katkıları 10 kat daha fazla. Tabii bir de sağladıkları tasarruflar var. Sadece yollarımızın işletme performansını artıran kesintisiz trafik akışıyla, seyahat süresinde yıllık 7,3 milyar saat tasarruf elde ediyoruz. Seyahat süresindeki kısalmalar sayesinde zaman, akaryakıt, bakım ve çevreden yıllık toplam 85 milyar lira tasarruf sağlıyoruz. Yine yatırımlar sayesinde egzoz emisyon salınımını da 5 milyon ton azalttık. Ancak en önemlisi yatırımlarımız sayesinde yol güvenliği arttı, ölümlü trafik kazaları yüzde 80 azaldı, buna bağlı olarak da yılda 11 bin kişi hayatta kaldı. Canın bir bedeli olmaz elbette ama yaklaşık 11 bin kişinin canını kurtarmak dahi bu projelerin ne kadar kıymetli olduğunu bizlere gösteriyor.”
BAKAN KARAİSMAİLOĞLU’NDAN YAP-İŞLET DEVRET SAVUNMASI
Yap-işlet-devret (YİD) yöntemiyle hayata geçirilen projelerin “faydasız” ve “hata” olduğu iddialarına da değinen Karaismailoğlu, şu değerlendirmede bulundu:
“Onlar varsın yalan ve iftira dolu siyasetlerine devam etsinler. Bizler hizmet, eser üretmeye devam edeceğiz. Saydığım ekonomik faydaların hepsi, KÖİ ve YİD modelleri sayesinde ülkemizde kalıyor, vatandaşımızın cebinde kalıyor. Bu sayede Türkiye, 100 yılda katedeceği mesafeye 20 yılda erişebiliyor, dünyayı yakalıyor. Ancak aldıkları pozisyonun bile hakkını veremeyenlerin alıştığı, görmek istediği Türkiye, çöp, çukur ve çamura boğulan, dış politikasında Batı’nın emrine amade olan bir Türkiye’ydi. Bugün yerli ve milli üretim gücüyle, ekonomik bağımsızlığını kazanan yeni Türkiye’nin geleceği, gençlerimiz sayesinde çok daha parlak, önümüz aydınlıktır.”
“1 HAFTADA 209 BİN ARAÇ OSMANGAZİ KÖPRÜSÜ’NÜ KULLANDI”
Karaismailoğlu, her yatırıma itiraz eden zihniyetin, İstanbul-İzmir Otoyolu ve Osmangazi Köprüsü’ne de İstanbul Havalimanı’na da itiraz ettiğini belirterek “İstanbul-İzmir Otoyolu ve Osmangazi Köprüsü’nden 29 Nisan-4 Mayıs tarihlerinde, yani sadece 1 haftada, 290 bin araç geçti. Yani garanti karşılama oranı yüzde 120’nin üzerine çıktı. Otoyolun kalanı için de yine araç garantilerinin en az yüzde 100’ü karşılandı. Proje açıldığı ilk yıl garanti karşılama oranı yüzde 20 idi. Bugün yüzde 80’lere yaklaştı.” değerlendirmesinde bulundu.
Kovid-19 salgını olmasaydı garantinin karşılama oranının geçen yıl elde edileceğini ileri süren Karaismailoğlu, şu ifadeleri kullandı:
“Bu fizibiliteleri biz 3-5 yıllık yapmıyoruz. Yıllara sari nasıl artacağını, ne zaman başa baş noktaya geleceğini, sonrasında ne zaman devletin kasasına ilave gelir getireceğini hepsini hesaplıyor, biliyor ve adımlarımızı atıyoruz. Aynı planlamanın Çanakkale Köprüsü’nde de gerçekleşeceğine hep birlikte şahit olacağız. Memlekete çivi çakmayan, çivi çakılmasını da engellemek için çırpınan birileri gibi boş laflarla yürümüyoruz.”
Değeri sıfır olan bir alanın, devletin kasasından 1 kuruş çıkmadan 10 milyar avro yatırım yapılarak bugün devlet aklıyla 22 milyar avronun üzerinde gelir kapısına dönüştürülen, “Türkiye’nin yüz akı” İstanbul Havalimanı’nda, sadece bayram tatilinde, 4 bin 729 uçuş gerçekleştirildiğini anlatan Karaismailoğlu, bu rakamın 1331’inin iç hat olarak gerçekleştiğini, toplamda 670 bin yolcudan bahsedildiğini, bu yılın ilk dört ayında Türkiye genelinde havalimanlarını kullanan yolcu sayısının da 41 milyonu geçtiğini söyledi.
Karaismailoğlu’nun açıklamalarının devamı şöyle oldu:
Tarihin yüklediği büyük bir yükle cumhuriyetin yüzüncü yılı için emsalsiz hedefler koyduk.
Türkiye Gençlik Vakfı kısa sürede büyük mesafeler katetti. Sizler istikamet üzere olacaksınız Türkiye doğru yola gidebilsin, hedeflerine ulaşabilsin. Omuzlarınızda büyük bir yük var. Bütün mesele zamanınınızı iyi değerlendirmenize bağlı.
Küresel hesaplar terör örgütü taşeronluğu ile Türkiye üzerinde hakimiyet kurmaya çalışıyor. Biz Türkiye’nin eskisinden daha güçlü olması için var gücümüzle çalışıyor, projeler üretiyoruz. Ekonomik sistem yeniden şekillenmekte, uluslararası güç dengeleri de değiştirmektedir. Yakın çevremizde yaşanan savaşlar kartların yeniden dağıtıldığının kanıtı. Uluslararası kurallar da ülkelerin önem sırası da değişmekte.
Son 10 yılda Türkiye’de bir devrim gerçekleşti.
Dünyada önemli konularda söz sahibi ülke haline geldik. Biz Türkiye’mizin sadece bugününü değil geleceğini de düşünerek plan ve çalışmalar yürütmekteyiz. 2053 ulaştırma ve lojistik planı bri yol gösterici olacaktır.
Bazıları diyor ya: Yap-işlet-devret modelleri faydasız. Onlar yalan ve iftira siyasetine devam etsinler biz proje üretmeye devam edeceğiz. Türkiye 100 yılda kateteceği mesafeyi 20 yılda katetmiştir, dünyayı yakalamıştır. Bugün yerli ve milli üretim gücüyle ekonomik gücünü kazanan Türkiye’nin geleceği siz gençlerimiz sayesinde çok daha parlaktır, aydınlıktır.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***