Türkiye’de 68 devrimci hareketinin önderlerinden Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan, idam edildikleri Ankara Ulucanlar Cezaevi önünde anıldı.
1968 devrimci gençlik hareketinin önderlerinden Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan idam edilmelerinin 50. yılında Ankara Ulucanlar Cezaevi önünde anıldı.
CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya anma etkinliğinde yaptığı konuşmada, “Devrimcilerin kararlı duruşunun bitmediğini” belirterek, şunları söyledi:
“Dün NATO’nun önünde secdeye duranlar, bugün emperyalistlerin önünde secdeye duruyorlar. Ama biz, dün de bağımsız Türkiye diyorduk, bugün de bağımsız Türkiye diyoruz. Yarın da bağımsız, özgür, demokratik Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni ikinci yüzyıla, Deniz’lere sözümüz olsun ki yaşatacağız, yaşatacağız. Devrimci gençler yolunuz yolumuzdur; yolunuz açık olsun, yolunuz devrim yolu olsun.”
CHP tarafından düzenlenen anmaya CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya’nın yanı sıra, CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Gençosman Killik ve Altındağ İlçe Gençlik Kolları üyeleri de katıldı.
TBMM’ye kanun teklifi
CHP Milletvekili Ali Mahir Başarır da Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’n ölüm cezalarının yerine getirilmesine ilişkin 2 Mayıs 1972 tarihli kanunun yürürlükten kaldırılması için kanun teklifi verdi. Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının haksız ve hukuksuz şekilde idam edildiklerini vurgulayan Başarır, “Bu kanun teklifi, bir itibar iadesi teklifi asla değildir. Bu teklif, 2 Mayıs 1972 tarihinde alınan yanlış, haksız, hukuksuz bir kararın düzeltilmesi teklifidir. Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının itibarlarının iadelerine ihtiyaçları yoktur” dedi.
Başarır, TBMM Başkanlığı’na sunduğu kanun teklifinde; 6 Mayıs 1972 tarihinde sabaha karşı idam edilen Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu (THKO) üyeleri Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın ölüm cezalarının yerine getirilmesine ilişkin kanunun yürürlükten kaldırılmasını istedi.
Türkiye’de “1968 olayları” denilince akla ilk olarak Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan geldiğini belirten Başarır, kanun teklifinin gerekçesinde şu ifadeleri kullandı:
“Denizler, Yusuflar, Hüseyinler bir inanışın, bağımsızlığın, özgürlüğün, uyanışın sembolüydüler. Onlar hiçbir eylemlerinde hiçbir canlıyı öldürmediler. Onlar kendilerini hep ezilen sınıfların mücadelesinde gördüler. Onlar emperyalizmin ve işbirlikçilerinin ülkemizden sökülüp atılacağına, Türkiye’nin bağımsız olacağına inandılar. Onlar sömürünün olmadığı, insanların eşit hak ve özgürce yaşayacakları bir toplum düzeninin var olacağına inandılar. Denizlerin, Yusufların, Hüseyinlerin ölümü göze almaları, idam sehpasında dahi kararlılıklarından vazgeçmemeleri, taşıdıkları bu inanç ve mücadelenin gücüdür.”
TBMM Başkanlığı’na sundukları kanun teklifinin bir itibar iadesi teklifi olmadığnın altını çizen Başarır, “Bu teklif, 2 Mayıs 1972 tarihinde alınan yanlış, haksız, hukuksuz bir kararın düzeltilmesi teklifidir. Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının itibarlarının iadelerine ihtiyaçları yoktur. Onların, toplumumuzda zaten oldukça iyi bir itibarları vardır” dedi.
Mecliste onaylanan idam kararı
Devrimci öğrenci hareketinin önderlerinden 25 yaşındaki Deniz Gezmiş, 25 yaşındaki Yusuf Aslan ve 23 yaşındaki Hüseyin İnan; 16 Temmuz 1971’de başlayan THKO-1 Davası’nda “TCK’nin 146. maddesini ihlâl ettikleri” gerekçesiyle 9 Ekim 1971’de idam cezasına çarptırıldı. Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne getirilen idam kararı, 48 rete karşılık 273 kabul oyuyla onaylandı. Dönemin Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay’ın da kararı onaylamasının ardından üç devrimci, 6 Mayıs 1972 gecesi 01.00 – 03.00 arası, Ulucanlar Cezaevi’nde asılarak idam edildi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***