CHP Parti Meclisi toplantısı öncesi bir dizi açıklamalarda bulunan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Türkiye Saray’ın ve beslemelerinin çiftliği gibi yönetiliyor” dedi.
Ekonomi yönetimine bir dizi eleştiride bulunan Kılıçdaroğlu, “Bugün geldiğimiz nokta; 10 milyonu aşkın işsiz var, Cumhuriyet tarihi rekoru. Çöp konteynırlarından bugün on binler geçiniyor. Yemek, topluyorlar, kağıt topluyorlar. 18 yıldır bu ülkeyi yönetenlere sesleniyorum” ifadelerini kullandı ve ekledi:
“Çocuklar için mama çalınmasın. T.C. vatandaşı bir kişi çocuk mamasını, zeytin yağını neden çalar? 18 yıldır bu ülkeyi yöneten kim Cumhuriyet Halk Partisi mi? Özellikle milliyetçi vatandaşlarım, Sarayın bekçiliğini yapanlara itibar etmeyin. Ekonomik buhran giderek derinleşiyor.
Erdoğan’a sormak isterim senin beslemelerinin hanelerinde 1168 TL’ye çalışan var mı? Sen 1168 liraya yüz binleri mahkum ediyorsun. Sonra da kalkıp “Türkiye güçlüdür” sen sen güçlüsün. Parlamentoyu yargıyı arkana aldın… Ama bu güç geçicidir.
Bunu millet sana gösterecek. Sandık ile gösterecek, demokratik yolla gösterecek. Durumumuz “iyi diyor” bizi mi kandırıyorsun sen?”
Kılıçdaroğlu, Erdoğan’a yönelik bir dizi eleştiri sıraladı:
“Türkiye sarayın ve beslemelerinin çiftliği gibi yönetiliyor. Güç kontrolsüz olduğu zaman güç olmaktan çıkar. Adaletle pekiştirirseniz gerçek güç olur.
Erdoğan’ın yaptığı 83 milyona yaptığın zulümdür. Önümüzdeki aylarda 171 milyar dolar borç ödeyecekler. Bunu ödemek için borçlanacaklar.
Nereden bulacaklar parayı? Bu yılın ilk 7 ayında bütçe açığı 139 milyar TL. Olmayan para harcanmış. Cumhuriyet tarihinin en büyük bütçe açığı. Yine geçen 7 ayda 80 milyar TL faiz ödendi.
Ana parayı ödemek için, faizi ödemek için, bütçe açığını kapatmak için borçlanıyorsun. Sonu; borç alan emir alır. Emir alıyorsun, Trump’ın bir dediğini iki etmiyorsun. Papazı nasıl bıraktı. Trump’ın bir sözü yetti.
“Bak senin mal varlığını incelerim” dedi. Bunu ben açıkladım bana dava açtı. Bana ne açıyorsun, Trump’a aç bunu sana o söyledi… Açamaz, açamaz.”
Doğalgaz fiyatlarını eleştiren Kılıçdaroğlu şu ifadeleri kullandı:
“Düşünün bir ülkede yaşayan vatandaşlar birikimlerinin bankada döviz olarak tutuyorlar. Dolar 7 TL’yi aşmasın diye 19 ayda 105 milyar dolar sattılar. Kim aldı? Türkiye Cumhuriyeti içinde yaşan kimler aldı. Bir avuç dolar lobisi elemanı aldı ve bunların tamamı köşeyi döndüler.
Kamu bankalarının döviz açığı 5 Eylül itibariyle 4 milyarı aştı. Rus doğalgazını biz 190 dolardan alıyoruz. Avrupalı aynı gaz 60 dolardan alıyor. Vatandaşa 250 dolara satıyoruz. Şimdi sormak isterim bu mudur Türkiye’nin iyi hali.
18 yılda memleketi kim bu hale getirdi? CHP mi, İYİ Parti mi, Saadet Partisi mi? Borç batağına kim soktu, bu paralara nereye gitti?”
Erdoğan ve Albayrak’a ekonomideki yönetimleri nedeniyle eleştirilerde bulunan Kılıçdaroğlu şu yorumu yaptı:
“Ve icra dairelerindeki dosya sayısı 22 milyon 887 bine yükseldi. Şimdi herkesin huzurunda Erdoğan’a ve damadına şu soruyu soruyorum; Türkiye’yi bu ekonomik buhrandan nasıl çıkaracağını madde madde açıkla.
Eğer açıklayamıyorsan bana şunu söyle; “Eyy Kılıçdaroğlu, ben açıklayamadım sen açıkla” ben açıklarım.
Şimdi kalmış millete maval okuyorsun. Tablo bu senin yayınladığın rakamlar bunlar.
Kamu Sigorta Şirketini de Türkiye Varlık Fonu’na devrettiler. Nedir varlık fonu “Paralel Hazine” denetlenemeyen bir kurum, tam bir çiftlik. Erdoğan’ın, ailesinin, damadının, beslemelerinin çiftliği. İstedikleri gibi yiyorlar.
Türkiye’yi bu buhrana sen soktun, bu buhrandan nasıl çıkaracağını çık millete anlat.”
Kılıçdaroğlu, cezaevinde tutuklu bulunan gazetecilerle ilgili de konuştu:
“Barış Pehlivan, Murat Ağırel. Efendim bunların suçu çok önceden açıklanmış bir MİT mensubunun kimliğini açıklanması oldu.
Erdoğan açıkladı, definin yapılacağı yerde muhtar çağrı yaptı. Ve bunları Oda TV yayınladı. Erdoğan acıkıyor, milletvekili açıklıyor, muhtar açıklıyor suç değil ama Oda TV’de yayınlanınca suç. Barış Pehlivan, Murat Ağırel boşu boşuna içeride yatıyor.
Devletin en mahrem bilgilerini terör örgütüne açan Kozmik Oda’yı açan Erdoğan’dır. Devletin bütün bilgilerinin yabancı servislere gitmesinin sebebi de Erdoğan’dır.
Tutukluluk nedenleri ne; kaçma şüpheleriymiş. Suçlular kaçar, bunlar suçlu değil ki.
Müyesser Yıldız, Ankara’da hapiste… İşin garip tarafı, hala iddianamesi hazırlanmıyor. Neden hazırlanmıyor, Trump’ın Merkel’in mi telefon etmesi lazım. Kimin bir günde yargılanıp Almanya’ya gönderildiğini herkes biliyor.
Aynı şekilde Erdoğan’ın emirlerinin dışına çıkmayan RTÜK de Tele 1’e 5 gün kapatma cezası veriyor. Suçu ne; gerçekleri halka anlatmak… Gerçeklere tahammül edemiyorlar, korkuyorlar. Kimin gücüyle RTÜK’ün gücüyle.”