Hakkari’nin Çukurca ilçesine bağlı Yapraklı köyünde hayvancılıkla uğraşan 70 yaşındaki Ramazan Turan, 2013 yılında “Örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek” iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi.
2 yıl cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edilen Turan hakkındaki karar, Yargıtay tarafından bozuldu. Yeniden yapılan yargılamada ise yerel mahkeme, bu kez ‘örgüt üyesi’ iddiasıyla 6 yıl 3 ay hapis cezası verdi.
Turan karara, “Benim 10 çocuğum var. Ben çocuklarıma bakamıyorum, örgüte nasıl yardım edebilirim?” diye itiraz etse de karar değişmedi. Karar Yargıtay tarafından da onaylanınca yol kontrolü sırasında gözaltına alındı ve 31 Aralık 2021 tarihinde tutuklanarak Van Cezaevi’ne gönderildi.
Cezaevinde tek kişilik karantina hücresine konulan Ramazan Turan, normalde 14 gün kalması gereken hücreden çıkartılmadı. Kaldığı tek kişilik hücrede, cezaevindeki 22. gününde kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti.
TABUT BİLE VERİLMEDİ
Kayyım yönetimindeki Van Büyükşehir Belediyesi, Turan için cenaze aracı ve tabut vermedi. Turan’ın cenazesine yönelik ‘nefret’ uygulamaları bununla da sınırlı kalmadı ve hastanede yıkatılmasına izin verilmedi. Aile, cenazeyi evde yıkatmak zorunda kaldı.
Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre; babasının kaldığı hücrede ölüme terk edilmesinin ardından Turan’ın cenazesine yapılan zulme dikkat çeken oğlu Ferhat Turan, iktidar ve devlet yetkililerinin dilinden düşürmediği “Türk Kürt kardeştir” söylemini hatırlatarak, “Böyle kardeşlik olmaz olsun” diyerek tepki gösterdi.
“BİZE ZULÜM YAŞATTILAR, HİÇBİR ÖLÜ BU MUAMELEYİ HAK ETMİYOR”
Babasının göz göre göre ölüme terk edildiğini ifade eden Turan, otopsi işlemi yapılırken avukatların çağrılmadığını belirtti. Turan, “Savcı beni otopsiden önce morga çağırdı, bana babamın sadece gözlerini gösterdi. Vücudunun geriye kalan kısmını göstermedi. Sadece ‘Bu senin baban mı?’ sorusunu sordu ve beni içeriden çıkarttı. Babamın cenazesinde bizlere de zulüm yaşatıldı. Van Belediyesi, ambulans, cenaze aracı ve tabut taleplerimize yanıt vermedi. Bunların yanı sıra cenazemizi sabah gömmek istedik ama yine kabul edilmedi. Yol boyunca tüm kontrol noktalarında rahatsız edildik. Bize zulüm yaşattılar. Babam bunların hiçbirini hak etmedi, hiçbir ölü bu muameleyi hak etmiyor” ifadelerini kullandı.
“KARDEŞ, KARDEŞE BUNU YAPMAZ”
İktidar ve devlet yetkililerinin “Türk-Kürt kardeştir” söylemlerine tepki gösteren Turan, “Eğer kardeşlik bu ise biz böylesi bir kardeşliği istemiyoruz. Cenazemizi yıkamamıza bile izin vermeyenlerle nasıl kardeş olabiliriz? Böyle kardeşlik olmaz olsun. Kardeş, kardeşe bunu yapmaz. Birine kardeş dediğinde, canını bile feda eder ama devletin bize yaptıkları ortada. İnsan kardeşine bu zulmü yapar mı?” diye konuştu.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***