Rusya uzmanı Kerim Has, Kazakistan’da 5 Ocak’a kadar protestoların bastırılamamasının asıl nedeni ise işte Nazarbayev ve Tokayev ekipleri arasında süregelen siyasi/güvenlik bürokrasisindeki bu çatlak olduğunu belirtti. Has, olayları kendine lehine kullanan Tokayev’in ülkedeki güç dengesini kendi lehine çevirdiğini kaydetti.
Kazakistan’da akaryakıta yapılan zamla başlayan dana sonra ülke geneline yayılan protestolarla ilgili sosyal medya üzerinden şu değerlendirmeyi yaptı:
“2 Ocak’ta doğalgaz zammı bardağı taşırdı, sosyo-ekonomik taleplerle barışçıl gösteriler başladı.
30 yıllık yönetim de yormuştu, yolsuzluklar ayyuka çıkmıştı, protestolar genişledikçe siyasal talepler de buna eklendi.
Önce hükümet ve Nazarbayev’in, sonra Tokayev’in istifası istendi.
ÖFKEYİ NAZARBAYEV VE YANLILARINA YÖNELTTİ
Tokayev, bunu fırsata çevirmek istedi, protestocuların gazını alma amacıyla öfkelerini Nazarbayev ve Nazarbayev yanlısı siyasi ve güvenlik elitine/klanına yönlendirerek böylelikle onlardan kurtulmak da istedi.
Yine böylelikle Tokayev, 3 yıldır süren Nazarbayev-Tokayev çiftbaşlı yönetimini sonlandırıp Kazakistan’da ipleri tümüyle eline almayı hedefledi.
NAZARBAYEV’İ GÖREVDEN ALDI
Tokayev, 1991’den beri Güvenlik Konseyi Başkanlığını devam ettiren ve ülkenin kurucu lideri Nazarbayev’i 5 Ocak’ta görevden aldı.
Tokayev bununla kalmadı, Nazarbayev’in prensi sayılan İstihbarat Şefi Karim Masimov’u, başbakanı ve hükümeti ve daha birçok Nazarbayev yanlısı ekibi (kendisine yeterince itaat etmemelerinin de etkisiyle) görevlerinden alıp bu siyasi ve güvenlik elitini tasfiye etmeye başladı.
Bundan sonra, yani 5 Ocak’ta Kazakistan’ın (eski-yeni) siyasi/güvenlik elitleri arasında zaten bir süredir var olan mücadele savaşa dönüştü, protestolar mahiyet değiştirdi, gücün elinden kayıp gitmekte olduğunu düşünen Nazarbayev dönemi/yanlısı elit için yolun sonuna gelindi.
Burada bir parantez açalım: Aslında 5 Ocak’a gelindiğinde, protestocuların talepleri yerine getirilmeye başlanmıştı, özellikle zamlar geri çekilmişti, başbakan ve hükümet görevden alınmıştı ama protestolar artmaya devam ediyordu ve işin içine artık şiddet bulaşmıştı, çünkü…
ESKİ YÖNETİM ELLERİNDEN KAYMAKTA OLAN İKTİDARI TUTMAYA ÇALIŞTI
Burada İstihbarat Başkanı Masimov çok kritik bir isimdi, muhtemel ki Masimov ve ekibi ellerinin altındaki bazı istihbaratçı/güvenlikçileri ve yine muhtemel ki küçük de olsa bazı radikal/selefi grupları sahaya sürerek ellerinden kaymakta olan güce son bir kez tutunmaya çalıştı.
Masimov aslında Nazarbayev sonrası Kazakistan’ın devlet başkanı olarak gösteriliyordu ancak 2019’da Masimov değil de o göreve Tokayev getirildi, 3 yıldır da Tokayev, Masimov’u ekarte etmek istiyordu ama şartlar henüz olgunlaşmamıştı, bu fırsat biraz da protestolarla gelmişti.
5 Ocak’a kadar protestoların bastırılamamasının asıl nedeni ise işte Nazarbayev ve Tokayev ekipleri arasında süregelen siyasi/güvenlik bürokrasisindeki bu çatlaktı, ordu-polis-istihbarat içinde Tokayev’e itaatte sorun vardı ki, zaten Tokayev Rusya’dan bu yüzden yardım istedi.
İKTİDAR İÇİNDEKİ KLANLAR PROTESTOLARI SAVAŞA ÇEVİRDİ
Tokayev, sadece Masimov’u değil, nihayet Nazarbayev’i de Nazarbayev yanlısı eliti de tasfiye etme imkanına kavuştu böylece, protestolar barışçıl başlamıştı ancak iktidar içindeki farklı klanlar protestoları kendi çıkarlarını gözeterek hızlıca farklı bir savaşa dönüştürdüler.
RUSYA MASİMOV’UN OYNUNU BOZDU
Burada Masimov destekli grubun oyununu bozan Rusya oldu, Rusya Tokayev’e desteği tercih etti, neticede meşru devlet başkanıydı, arası iyiydi ve bir ülkenin yalnızca bir devlet başkanı olması gerekirdi, Rusya hızlıca asker gönderince Masimov ekibinin yapacak bir şeyi kalmadı.
Rusya’nın asker göndermesi Tokayev’in koltuğunu koruması anlamına geliyordu, bu yüzden Tokayev’e şüpheyle bakan siyaset ve güvenlik bürokrasisi yeniden “hizaya” girdiler, Masimov ekibi ise pek muhtemel ki, Rusya’nın KGAÖ üzerinden bu kadar hızlı cevap vereceğini hesap edemedi.
Barışçıl protestocuların çoğu zaten işin içine şiddet karışınca 5 Ocak’ta evlerine dönmeye başladı, protestoları 2-5 Ocak arası ve sonrası diye ayırmak lazım, 5 Ocak sonrası Rusya’nın devreye girmesiyle de durum şu an itibariyle neredeyse tümüyle kontrol altına alındı sayılır.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***