Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin milletvekilleri ile gruplar halinde görüşmelere başladı. Erdoğan’ın toplantıda, bundan sonraki hedeflerinin “enflasyon odaklı mücadele” olacağını söylediği öğrenildi.
Erdoğan’la yapılan toplantıda gündeme gelmemekle birlikte, AKP içinde başta tarım ürünleri olmak üzere temel gıda maddelerine yönelik fiyat artışını engellemek için “temel gıda ihracatına kota getirilmesi” seçeneği de tartışılıyor.
Tedarik konusunda sorun yaşayan bazı ülkelerin Türkiye gibi üretim yapan ülkelerden alımı arttırdığı, ihracata yönelen üreticinin de iç piyasaya da benzer fiyattan satış yapmaya yöneldiğini savunan AKP kaynakları, bu durumun enflasyona artırıcı etkisi olduğunu ifade ediyorlar. Bu durumun artarak devam etmesi halinde “temel gıda maddelerinin ihracatına kota getirilebileceği” ifade ediliyor.
Kota iddiasını Medyascope‘a değerlendiren tarım yazarı Ali Ekber Yıldırım, “Salgın döneminde birçok ülke bu tür uygulamalara başvuruyor. Türkiye’de de benzer uygulamalar var. Bunu iyi planlamak ve doğru karar vermek lazım. Bu kısıtlamalar bazen ters tepiyor ve hem üreticiye hem tüketiciye zarar verebiliyor” dedi.
‘RUSYA PAZARINI BİR ÖLÇÜDE KAYBETTİK’
Yıldırım, geçen yıl limon ihracatına getirilen kısıtlamanın “bir çeşit yasaklama” olduğuna dikkat çekip “İhracat ön izne bağlanmıştı. Yani Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan izin almanız gerekiyor. Bakanlık, bu izni vermeyince zaten fiili olarak ihracat yapamıyorsunuz” diye konuştu.
Bu gibi düzenlemelerin plansız yapılmasının olumsuz sonuçları olabileceğini söyleyen Yıldırım şöyle konuştu:
“Depoda ihtiyaçtan fazla limon olmasına rağmen ihracı ön izne bağlandı, sonra biz en fazla ihracat yaptığımız Rusya pazarını bir ölçüde kaybettik. Rusya başka ülkelerden, Özbekistan’dan, Mısır’dan ürün temin etti ve Türkiye’den alımını azalttı. Bu da limon fiyatlarını dibe düşürdü, üretici zarar etti, bazıları da limon ağaçlarını kesti.”
‘TÜRKİYE’DE ÇİFTÇİLER ÜRETİM KARARI VERİRKEN ÜRÜNÜN FİYATINA BAKARLAR’
Yıldırım, daha önce “ihracı kayda bağlı mallar listesi”ne alınan nohut ve şekeri hatırlatıp “Hükümet bunu ‘İhracat fiyatların artmasına neden oluyor, dolayısıyla ihracı sınırlarsak enflasyonu düşürmüş oluruz’ diye yapıyorsa yanlış düşünüyor. Türkiye’de çiftçiler üretim kararı verirken bir ürünün fiyatına bakarlar” dedi.
“Üretim azalınca fiyat çok daha yüksek seviyeye ulaşacak. İhracatı sınırlayarak fiyatları kontrol edeyim derken üretimi azalttığınız için önümüzdeki sene o ürünün çok daha yüksek seviyeye ulaştığını göreceksiniz” diyen Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hükümet bugüne kadar çiftçiyi ithalatla terbiye etme yoluna gitmişti, şimdi ihracat silahını da kullanacak. Öyle görünüyor. Eğer bunu kullanırsa bu orta vadede çiftçiye de tüketiciye de zarar verir. Mesela nohutta Türkiye’nin üretimi kuraklıktan dolayı yüzde 30 civarında azaldı bu sene, 630 bin ton üretilirken 440-450 bin tona kadar düştü. Böyle olunca nohut ihracı kayda bağlı mallar listesine alındı. Bir karar alındığında mutlaka bir adım sonrasının da düşünülmesi gerekiyor. O pazarlar kolay kazanılmıyor. Diyelim ki şekere böyle bir uygulama getirdiniz, ihracatı durdurdunuz, ithalatı serbest bıraktınız, o zaman fiyatlar düşecek. Fiyatlar düşünce pancar üreticisi ‘Zaten gübre pahalı, mazot pahalı! Pancar fiyatı da düşük olacaksa ben niye üreteyim?’ diyecek.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***