Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi Başkanı Prof. Dr. Göksel Aşan, gündemdeki gelişmeleri değerlendirmek için Bloomberg HT yayınına katıldı. Aşan “Nisanda çok büyük ihtimalle cari fazlayı görürüz. Türkiye’nin uzun süreli cari açıklarla devam edebilmesi mümkün değil. Bu cari açıkla enflasyonu düşürmek de mümkün değil.” dedi. Aşan yeni ekonomik modele ilişkin olarak ise “Uzunca bir süredir ithal ikamesi üzerine kurulu bir model yürüyordu. Son dönemde bu ete kemiğe bürünmüş oldu. Orada ana hedef hiç değişmedi. Hedef ithalatı azaltıp, ihracatı azaltmak.” ifadelerini kullandı.
Aşan kurlara yapılan müdahalede zamanlamaya dikkat çekerek “Kurdaki harekete daha erken müdahale edilebilirdi. Orada geç kalmışlık var mı, elbette olabilir” diye konuştu.
Enflasyona ilişkin öngörülerini de aktaran Aşan ocak ayında negatif enflasyon beklediğini ve enflasyonun mart ayından sonra düşüşe geçeceğini düşündüğünü ifade etti.
Merkez Bankası tarafından dövize müdahale edildiğine ilişkin çıkan iddialara ise Aşan “Kurdaki yükselişin altı boş olduğu için düşüş hızlı oldu. Piyasanın belirleyeceği yerde kurda bir istikrar sağlanacaktır. Ne bugün ne de dün böyle bir kamu müdahalesi söz konusu değil” dedi.
Aşan’ın konuşmasında öne çıkanlar şöyle:
“Uzunca bir süredir ithal ikamesi üzerine kurulu bir model yürüyordu. Son dönemde bu ete kemiğe bürünmüş oldu. Orada ana hedef hiç değişmedi. Hedef ithalatı azaltıp, ihracatı azaltmak.
Burada asıl parametre cari fazla. Nisan’da çok büyük ihtimalle cari fazlayı görürüz. Türkiye’nin uzun süreli cari açıklarla devam edebilmesi mümkün değil. Bu cari açıkla enflasyonu düşürmek de mümkün değil.
Önümüzdeki dönemde değerlendireceğimiz parametre cari fazla olacak.
“İhracat tarafında sürdürülebilirlik sorunu görmüyorum”
Daha önce de Türkiye cari fazla vermişti. Bundan önceki cari fazlaların hepsi birer durgunluk sonrası ortaya çıkmıştı. Bu sefer farklı olan cari fazlayı yüksek büyümeyle sağlıyor olmamız olacak.
Yeşil dönüşüm Türkiye’ye de bir fırsat getiriyor. Avrupa ülkeleri ürünleri olduğunca kısa yoldan almaya çalışacak. Bunun gibi birçok şey sayabiliriz. Ben ihracat tarafında bir sürdürülebilirlik sorunu görmüyorum.
Kurun 20-30 liralara gideceğini öngörerek elbette bir model ortaya çıkmaz. Kurdaki harekete daha erken müdahale edilebilirdi. Orada geç kalmışlık var mı, elbette olabilir. Devlet tarafında bundan daha hızlı davranmak mümkün değil. Devlet kontrolü fazla bir mekanizma.
“Kurdaki hareket öngörülebilir değildi”
Kurun 20-30 liralara gideceğini öngörerek elbette bir model ortaya çıkmaz. Kurdaki hareket öngörülebilir değildi, yine de daha iyi yönetilebilirdi. Kur kendini buraya atmadan önce daha erken müdahale edilebilirdi. Orada geç kalmışlık var mı, elbette olabilir. Devlet tarafında bundan daha hızlı davranmak mümkün değil. Devlet kontrolü fazla bir mekanizma.
Önümüzdeki haftalarda Türk lirası tasarruf sahibini güvence altına alan birkaç ürün daha duyabilirsiniz.
2008-2009’dan sonra düşük kurla gidince kalıcı diyebileceğimiz bozukluklar oluştu. 2012-2019 döneminde ara malında dört puanlık gerilememiz var.
Çok hızlı bir hizmet sektörü büyümesi yaşadık. Faktör verimliliğini düşüren bir unsur da bu oldu. Bu ivmenin faktör verimliliğinde bizi ileriye götüreceğini düşünüyorum.
Aralık ayı geleceğe dair enflasyon beklentileri açısından baz alınacak bir ay değil. Aralık ayında fiyatlamalar içinde ciddi köpük olmuştu.
Kurun bu seviyelerde devam ettiği ortamda fiyat düzeltmelerinin etkisiyle Ocak ayında eksi enflasyon bekliyorum.
“Kamu müdahalesi söz konusu değil”
20 Aralık’ta sabaha kadar hepimiz ayaktaydık. Küçük bir bankanın yöneticisi o gece bir saat içerisinde milyonlarca uzun pozisyona geçildiğini söyledi. Benim baktığım saatte döviz hesaplarındaki çözülme 800 milyon dolardı. Kurdaki yükselişin altı boş olduğu için düşüş hızlı oldu. Piyasanın belirleyeceği yerde kurda bir istikrar sağlanacaktır. Ne bugün ne de dün böyle bir kamu müdahalesi söz konusu değil.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***