Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilenler hakkında üst üste açıklama yapan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun vaatleri KHK’lılar arasında tartışmalara neden oldu.
İhraç edilen 125 bin 678 kişinin büyük bir kısmı Kılıçdaroğlu’nun vaadini gerçekçi bulmuyor; eksik ve yetersiz görüyor. Daha iki ay önce “KHK’larla işine son verilen herkesi görevine iade edeceğim” diyen Kılıçdaroğlu, önceki gün bu kapsamı biraz daha daralttı ve “Mahkeme kararıyla beraat edenler, hakkında takipsizlik kararı verilenler veya soruşturma açılmasına dahi gerek duyulmayanlar. Anayasa Mahkemesi tarafından ‘evet bunda bir suç yoktur, bunun göreve iade edilmesi gerekir’ diye karar verilenlerin tamamını göreve iade edeceğiz” açıklamasında bulundu.
KHK’lılarla ilgili CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, CHP İnsan Haklarından Sorumlu Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca’nın da benzer açıklamaları var.
“SARAY YARGISINA MEŞRUİYET ATFEDİYOR”
CHP’nin vaadini önemli ölçüde eksik olduğunu söyleyen Ahval yazarı Ali Yıldız, “Çünkü Kılıçdaroğlu kendisinin her daim şikayet ederek Saray yargısı olarak adlandırdığı mevcut yargı erkinin KHK’lıları tamamen yasal eylem ve ilişkileri nedeniyle TCK 314. maddeden mahkum eden kararlarına değer ve meşruiyet atfediyor.” dedi.
Avrupa İnsan Haklar Mahkemesi’nin Selahattin Demirtaş kararını hatırlatan Yıldız, “Avrupa İnsan Haklar Mahkemesi Demirtaş v. Türkiye II kararında TCK md. 314’ün kanun kalitesi taşımadığı ve öngörülemez olduğuna karar verdi ve çok muhtemeldir ki şu an Türk hükumetinden savunma istenmiş olan Yalçınkaya v. Türkiye ve Sağlam v. Türkiye dosyalarında TCK md. 314’e dair çok daha ağır kararlar gelecek” değerlendirmesinde bulundu.
“CHP’NİN YAPMASI GEREKEN İLK İŞ”
CHP’nin yapması gereken ilk işin, TCK md. 314’te AİHM içtihatları doğrultusunda reform yapmak ve bu madde kapsamında verilmiş mahkumiyet kararlarını kaldırmak olduğunu vurgulayan Yıldız, daha sonra da dosyaları yeniden incelenmek üzere Cumhuriyet savcılıklarına iade edecek bir yasal düzenlemeyi teklif etmek olduğunu kaydetti.
TÜRKİYE’DE KHK’LI OLMAK NE ANLAMA GELİYOR?
Ali Yıldız yazısında KHK’lıların hangi haklardan mahrum bırakıldıklarını da 20 maddede özetledi.
1- KHK’lılar pasaport alamıyor.
2- Yerel yönetimlerde belediye başkanı, belediye meclis üyesi ve muhtar olamıyor.
3- Avukatlık, muhasebecilik ve mali müşavirlik yapamıyor.
4- Özel eğitim kurumlarında çalışmak için gerekli izni alamıyor. Haklarında, takipsizlik kararı verilen bireylere dahi bu izin verilmiyor.
5- Yine bu kişilerin sosyal güvenlik kayıtlarına “KHK ile ihraç edildiği” şerhi düşülerek özel sektörde iş bulmaları imkansız hale getiriliyor.
6- KHKlılar kamu kurumunun veri tabanlarında sakıncalı kişi olarak tanımlanıyor. Örneğin, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü’nde oluşturulan ve KHK ile ihraç edilen kişilerden oluşan riskli kişi veri tabanındaki gerçek kişiler tapuda alım, satım yapamıyor ve tanık olarak resmi işlemlere katılamıyor.
7- Türkiye İş Kurumu veri tabanında 36/OHAL/KHK olarak kodlanan kişiler meslek eğitim kurslarına kabul edilmiyor.
8- Benzer şekilde, ihraç edilen kamu personeli SOYBIS veri tabanında da fişlenmiş olup kendisi ya da eşi ihraç edilen kişilere “engelli bakım” yardımı verilmiyor. 24 Ocak 2020’de meydana gelen depremde evleri hasar gören KHK mağduruna sosyal yardım verilmediği de rapor edildi.
9- Bazı yerel yönetimlerce bu kişilere iş yeri açma ruhsatı verilmiyor.
10- KHK ile ihraç edilen kişiler, özel sigorta şirketlerinden sigorta ya da kasko poliçesi satın almakta sorunlar yaşıyor, riskin oluşması durumunda da sigortalanan riske ilişkin tazminatları sigorta şirketlere gönderilen Genelge/Talimat gerekçe gösterilerek ödenmiyor.
11- Bazı bankalar tarafından KHK ile ihraç edilen kamu personeline hesap açılmıyor ve bankacılık hizmeti verilmiyor. Bu pek çok durumda ilgili kişinin özel sektörde iş bulmasına da engel oluyor. Türkiye Bankalar Birliği de bu konuda kendisine yapılan şikayetleri yetkisi olmadığı gerekçesiyle incelemiyor.
12- En az 2 bin engelli kamu görevlisi OHAL KHK’ları ile ihraç edilmiş olup bu kişiler engellilere tanınan haklardan faydalandırılmıyor.
13- KHK ile ihraç edilen kişilere yurtdışından gelen para transferleri “Yasaklı TC Kimlik Numarası” listesinde yer aldıkları gerekçesiyle ödenmiyor.
14- KHK ile ihraç edilen mimar, mühendis, teknisyen, laborant ve diğer yardımcı teknik personelin, YAPI Denetim Firmalarında çalışması 16.04.2018 tarih ve 67634 sayılı Çevre ve Şehircilik Bakanı oluru ile yasaklandı.
15- KHK ile ihraç edilen kamu görevlileri Gemi Adamı, İş Güvenliği Uzmanı olamıyor, bu mesleklerin kurslarına dahil kabul edilmiyor.
16- KHK’lıların özel sürücü kurslarına eğitmen olmaları fiili müdahaleler ile engelleniyor.
17- KHK’lılar ayrıca istihdam garantili meslek edindirme kurslarına kabul edilmiyor, KHK’lıların eşleri KOSGEB kredilerinden yararlandırılmıyor.
18- Koruyucu aile olan KHK’ların çocukları, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından geri alınıyor.
19- KHK’lıların akademik yayın yapması da engelleniyor. Yüksek Öğretim Kurulu, KHK ile kamu görevinden ihraç edilen kişilerin doçentlik sınavına giremeyeceğini bildirdi.
20- Son olarak kamu görevinden ihraç edilen kişiler ve çocukları, ücretsiz Genel Sağlık Sigortası’ndan ve engelliler için sağlanan haklardan yararlandırılmıyor. Ağır hasta olan ya da engelli çocukları olan pek çok kişi bu uygulama nedeniyle insan onuru ve haysiyeti ile bağdaşmayacak, yaşam hakkını ihlal eden bir cezalandırmaya maruz bırakılmıyor.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***