Alman hükümeti sözcüsü Steffen Seibert, Alman hükümetinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın istenmeyen kişi açıklamalarını kafa karıştırıcı ve anlaşılmaz bulduğunu, gelişmelerin Berlin’de endişeyle takip edildiğini söyledi.
Aralarında Almanya, ABD ve Fransa’nın da bulunduğu 10 ülkenin Ankara büyükelçilerinin, Osman Kavala’nın serbest bırakılması çağrısıyla başlayan kriz konusunda Almanya’dan açıklama geldi.
Alman hükümet sözcüsü Steffen Seibert, tansiyonu düşürmeye yönelik açıklamalarda bulundu. “Türkiye Almanya için önemli bir diplomatik partner” diyen Seibert, büyükelçilerin sınır dışı edilmesi konusunda yapılan açıklamaları “endişe” ile not ettiklerini ve “anlamakta güçlük çektiklerini” kaydetti.
Resmi bildirimde bulunulmadı
Alman hükümetine şimdiye kadar konuyla ilgili resmi bir bildirimde bulunulmadığına işaret eden Seibert, Büyükelçinin “istenmeyen kişi” ilan edilmesi durumunda ne tür bir adım atılacağı sorusunu ise yanıtsız bıraktı.
Seibert, açıklamasında Türkiye-Almanya ilişkilerinin “Almanya dış politikası açısından büyük önemde” olduğunu da belirterek Türkiye’deki bazı gelişmelerden duyulan endişelerin ise sürekli olarak dile getirildiğini ifade etti.
Dışişleri: Almanya-Türkiye ilişkilerinin derinliği ile bağdaşmıyor
Almanya Dışişleri Bakanlığı sözcüsü de daha önce yaptığı açıklamada diplomatların istenmeyen kişi ilan edilmesi durumunda bunun Almanya-Türkiye ilişkilerinin derinliği ve anlamı ile bağdaşmayacağını belirtmiş, ayrıca bu tutumun “NATO müttefikleri arasındaki ilişki” ile de bağdaşmayacağını vurgulamıştı. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü böyle bir durumda Türkiye’ye nasıl tepki verileceği konusunda Almanya’nın diğer dokuz ülke ile istişare içinde bulunacağını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söz konusu büyükelçilerin “istenmeyen kişi” ilan edilmesi yönünde talimat verdiğini açıklamasıyla gerginlik büyümüştü.
Büyükelçilerin diplomaside “persona non grata” (istenmeyen kişi) ilan edilmeleri halinde Türkiye’yi terk etmeleri gerekiyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, dört yıldır hapiste bulunan Kavala’nın serbest bırakılması yönündeki çağrıyı eleştirerek “Burası öyle zannettiğiniz gibi bir kabile devleti değil, burası Türkiye, anlı şanlı Türkiye. Burada kalkıp da Dışişleri Bakanlığı’na gelip talimat verme gibi bir yola giremezsiniz. Gerekli talimatı ben Dışişleri Bakanımıza verdim. Ne yapması gerektiğini söyledim. Bu on tane büyükelçinin bir an önce istenmeyen adam ilan edilmelerini hemen halledeceksiniz dedim. Zira bunlar Türkiye’yi tanıyacaklar, anlayacaklar, bilecekler, Türkiye’yi bilmedikleri, anlamadıkları gün terk edecekler” ifadelerini kullanmıştı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***