DİYARBAKIR – Tiyatro eğitimi için atölye açacak olan Amed Şehir Tiyatrosu’nun oyuncularından Yavuz Akkuzu, Kürt tiyatrosunda yeni jenerasyona ihtiyaç olduğunu söyledi.
Her yıl sahneledikleri çok sayıda Kürtçe oyunla izleyicilerin karşısına çıkan Amed Şehir Tiyatrosu, ücretsiz tiyatro eğitimi vermeye hazırlanıyor. Yakın zamanda başlanması planlanan atölye, Goethe Enstitüsü desteğiyle verilecek. Sınırlı kontenjana sahip atölyeden sadece 18 yaş üstündeki 20 kişi yararlanabilecek. Atölyeye katılmak isteyenler için son başvuru süresi 13 Eylül’de doluyor.
Amed Şehir Tiyatrosu oyuncularından Yavuz Akkuzu ile başlayacak yeni atölye çalışması ve ileriye dönük hedeflerini konuştuk.
ATÖLYENİN AMACI
Yeni atölye çalışmasına ilişkin daha önce kurumsal kimlikleri bulunan Aram Tigran Konservatuarı, Cegerxwîn Kültür Merkezi ve Kent Konservatuarı bünyelerinde eğitimler verdiklerini hatırlatan Akkuzu, yeni atölye çalışmalarına neden ihtiyaç duyduklarını belirterek, “Kayyumun Kürtçe dilinde yapılan tüm kültür sanat alanlarını kapatmasıyla biz de özel tiyatroya geçtik. Ve bu 3 yıllık süreçte kendimizi toparlama, grubu ayakta tutma, oyunlar çıkarma, festivaller yapma nedeniyle eğitimlerimizi biraz aksattık. Festivallerin dışında çocuk atölyeleri, dramalar, sürekli olmayan atölyelerimiz vardı ama sürekli olan bir eğitimi yapamadık ve bu yıla kaldı” dedi.
Akkuzu, yine mekanla ilgili sorundan kaynaklı da bu çalışmayı ertelemek zorunda kaldıklarını kaydetti. “Teori konusunda geniş bir alana ihtiyaç duymazsınız ama pratik alanda beden ve hareketin dahil olduğu durumlarda büyük, geniş bir alana ihtiyaç duyarsınız” diyen Akkuzu, bu nedenle yeni mekanlarının oluşmasını ve oturmasını beklediklerini ifade etti.
YENİ JENERASYON
Aynı zamanda Kürt tiyatrosunda yeni jenerasyona ihtiyaç duymalarından, Amed Şehir Tiyatrosu’nun genişlemesinden, orada çıkacak oyuncuların başka tiyatrolara dahil olmasından dolayı bu atölyeye ihtiyaç duyduklarını söyleyen Akkuzu, “Çünkü Diyarbakır’da maalesef ki Kürt tiyatrosunu istikrarlı bir şekilde yapan tek biz varız. Belki bu bir etki yapar, oradan çıkan öğrenciler bizi güçlendirir ya da kendi tiyatrolarını kurarlar. Böyle bir etki alanı yaratmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.
EĞİTİM PROGRAMI
7-8 aylık bir zamanı kapsayacak atölyelerinin bahar aylarına kadar devam edeceğini belirten Akkuzu, verilecek eğitimlerin içeriğine dair şu bilgileri paylaştı: “Devlet konservatuarıyla karşılaşabilecek tüm derslerin yer almasını istiyoruz. Bu eğitim kadrosuna biz Amed Şehir Tiyatrosu olarak dahiliz. Ritim ve şan derslerini de Ma Müzik’ten karşılayacağız. Fakat daha çok uzmanlık isteyen pandomim, clown, drama yazarlığı, maske, kukla yapıp oynatma gibi spesifik alanlar var. O derslerde de ilişkili olduğumuz profesyonel eğitmenler yardımcı olacak. Her ay en az iki atölye olacak. Bütün dersler yine tekrar alınarak sürecek. Bu şekilde öğrencilerin bu alanlara ilişkin bir hâkimiyeti sağlanacak. Böylece bir Kent Konservatuarının alt yapısı oluşacak. Bu belki birkaç yıl böyle kurs mantığında sürecek, ilerde bunu eğitmen alanımızı genişletirsek 3 yıllığa da çıkartabileceğiz. Hafta sonu iki gün ve hafta içleri de akşam saatlerinde kurslarımızı vereceğiz.”
Akkuzu, geçmişteki atölyelerde saat ve gün konusunda yanlış tercihler yapmalarından ötürü çalışan kişilerin başvuramadıklarını da ekledi.
KÜRTÇE AĞIRLIKLI
Türkçeyi dışlamamakla birlikte verecekleri atölyede eğitim dilinin Kürtçe olması konusunda zorlayacaklarını ifade eden Akkuzu, “Çünkü Kürt tiyatrosunu güçlendirmek için bu temelleri atıyoruz. Eleme yaparken Kürtçe önemli kriterlerden biri olacak. Fakat çok yetenekli bir çıkar da ondan vazgeçemeyeceksek Türkçeyi de aramıza alacağız ve Kürtçe öğrenme yolundaki gelişimini zorlayacağız. Ayrıca dışarıdan gelecek bazı eğitmenler Kürtçe bilmiyor. Dolayısıyla atölyelerin bazıları Türkçe olacak. Yani Türkçe-Kürtçe ikilisinin olduğu atölyeler olacak” dedi.
ATÖLYEYE YOĞUN İLGİ
Akkuzu, kontenjan sayısı sınırlı olsa da atölyeye yoğun bir ilgi olduğunu paylaştı. Henüz başvurmayanlardan ellerini çabuk tutmalarını isteyen Akkuzu, elenecek olanlara dair ise şunları söyledi: “Elenseler dahi ilişkilerini koparmayıp teori dersleri alsınlar. Bu dersler herkese açık. Teori dersleri az bir şey değil. Kürt Tiyatro Tarihi, Dünya Tiyatro Tarihi oyun inceleme gibi dersler var. Herkesin katılımı çok önemli. Her türlü bir ilişki kuracağız. Kalabalık oyunlarımızda çağırma durumumuz olabilir, ilişkilerini koparmamalarını istiyoruz.”
TİYATRONUN ÖNEMİ
Tiyatronun toplumdaki önemine değinen Akkuzu, “Önemini günlerce konuşsak az gelir. Politikayla ilişkisini kurarak bir şey söylemek gerekirse; mesela son zamanlarda politik, siyasi alan kendine pek alan bulamıyor. Bir araya gelme ve halkla buluşma konusunda zorluklar yaşıyor. Bunun birçok nedeni var tabi ki. Politik alanın sığlığından ve yaklaşımının eksikliğinden söz etmiyorum, faşizmin baskısından da kaynaklanıyor bu. Ama diyelim ki bir sinema, edebiyat, tiyatro, konser buluşmasında insanlar daha çok buluşabiliyor ve politik olarak da bir şey söyleyebiliyor. Ve biz Kürtçe oyunlarda yıllarca bunu yapıyoruz. Buluşmamız çok rahat, çünkü kültür sanat orada, yani bu zorlu dönemler, Kürtçe tiyatro yapmanın da politik olduğu dönemler ve insanlar bu alanda kendini var etmenin bir ritüel ilişkisini bulabiliyorlar. Daha ritüelistik buluşmaların zeminini yoklamaları gerektiğine inanıyorum. Başka buluşmaları yaratıp, belki oradan ilerlemek gerekiyor. Ama bunu ‘nasıl yapılmalının’ tartışmasına açmalıyız” diye belirtti.
POLİTİK DURUŞ
“Biz tiyatrocular sadece tiyatro yapmalıydık” diyen Akkuzu, eğitim dili Kürtçe olmadığı, ve bunun siyaseten asimilasyona kadar götürüldüğü için bu misyonu üstlendiklerini vurguladı. Kürt dilinin, Kürt tiyatro oyunlarının yasaklandığı dönemlerde bunun kendilerine artık “politik duruş” göstermeleri gerektiğini gösterdiğini söyleyen Akkuzu, “Buna karşı bir şey söylememizi, söylerken de kuru bir slogan atmamızı, pratik olarak bir duruş sergilememizi gösteriyor. Kuru, kuru kalkıp ‘Kürt dili yasaklanıyor’ demek çok kolay. Politikacılara da bir nevi eleştirimdir bu. Slogan ve söylem bir yere kadar pratikte bir şey yapmak gerekir” ifadelerini kullandı.
Günümüzde Kürtçenin kamusal alanda yok olmak üzere olduğuna dikkati çeken Akkuzu, tiyatronun bu konuda ayrı bir öneminin olduğunun altını çizdi. Akkuzu, “Kürtçe, sokakta, ticari alanda, pazarda, okulda zaten yoktu televizyon aynı şekilde bir tek Zarok TV var. Konserler, tiyatrolar, sinemalar Kürtçenin varlığını, estetik anlamda entelektüel buluşmasını sağlayan yegâne alanlar. Bu alanlar onun için çok önemli. Kamusal alanda sadece Kültür sanat alanları yer bulabiliyor sadece” şeklinde konuştu.
AMED ŞEHİR TİYATROSU
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi eşbaşkanlarının görevden alınarak yerlerine atanan kayyım, 2017’nin başında tiyatrocuların sözleşmesini feshetti. Bunun üzerine tiyatrocular, Şubat 2017’de Amed Şehir Tiyatrosu’nu kurdu.
MA / Eylem Akdağ
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***