ŞIRNAK – Partisinin Cizre kongresinde konuşan HDP Sözcüsü Ebru Günay, Diyarbakır’a gelerek “Çözüm sürecini biz sonlandırmadık” diyen Erdoğan’a “Madem öyle çözümü düşünüyorsunuz muhatap Sayın Öcalan’dır. Buyurun görüşün” diye seslendi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Cizre İlçe Örgütü 1’inci Olağanüstü Kongresini “14 Temmuz ruhuyla örgütleniyoruz, özgürlüğe yürüyoruz” şiarıyla gerçekleştirdi. Kongrenin yapıldığı salona “Genç başladık genç başaracağız”, “Bijî Yekitiya Gelê Kurd”, “Deniz Poyraz ölümsüzdür” ve Cizre bodrumlarında katledilen Mehmet Tunç’un “Biz direndik diz çökmedik bizimle gurur duyun” sözlerinin yazılı olduğu pankartlar asıldı. Kongreye Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Berdan Öztürk, HDP Parti Sözcüsü ve Mardin Milletvekili Ebru Günay, Şırnak Milletvekili Nuran İmir katıl katıldı.
Dolup taşan kongre salonuna halk, “Şal û Şapik” ve “kiras û fistan” giysileriyle katıldı. İlk olarak söz alan kent Milletvekili Nuran İmir, tüm baskı ve zulme rağmen Botan halkının partilerini yalnız bırakmadığına dikkati çekerek, “Botan halkıyla başımız diktir. 14 Temmuz ruhuna, Cemile’ye, Taybet Ana’ya, Asya Yüksel ve Mehmet Tunç’a bu örgütlülüğümüzü borçluyuz. Toplum örgütlü olmazsa dağılır. Bu kadar saldırıya rağmen bizler dağılmadıysak örgütlülüğümüzdendir” dedi.
‘DİRENİŞ TEKÇİ POLİTİKLARI PÜSKÜRTTÜ’
Ardından söz alan DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, “Bizi öyle bir duruma getirmişlerdi ki bizler kendi anadilimizde konuşmaktan utanır bir hale gelmiştik. Kürt demekten utanıyorduk, yaşadığımız coğrafyanın Kürdistan olduğunu söylemekten utanıyorduk. Sayın Abdullah Öcalan ve yoldaşları asimilasyona karşı çıkana kadar bu durum sürdü. Sayın Öcalan ve yoldaşları ‘biz bunu kabul etmiyoruz’ dedi. Onlar ‘Kürt halkı kadim bir halktır, Kürt halkı yüzyıllardır bu coğrafyada diğer halklarla onurlu bir hayat sürdürüyor’ dedi. Ve Kürt halkına dayatılan yok etme ve bitirme politikalarını boşa çıkardılar. Onlar direnerek Kürt halkını bütün dünyaya tanıttı. Bugüne baktığımızda verilen mücadeleler sayesinde Türkiye Sayın Öcalan’ı muhatap aldı ve bir çözüm süreci başlattı. Bu tarihi bir fırsattı ve demokrasinin, halkların özgürlüğüne kapı açan bir süreçti. Ama ne yazık ki devlet yetkilileri tekrar devreye girerek, ’Kürt sorunu yoktur’ deyip konuyu ‘Kürt halkı yoktur’ duruma getirdiler. Bir kez daha hazırladıkları plana göre silahları devreye soktular. Çözüm sürecini bitirerek asimilasyon, yok etme ve bitirme politikalarını devreye soktular. Çözüm sürecinden sonra 6 yıldır bu politikalar güncelleştirerek devam ediliyor. Ama Kürt halkı duruşuyla bu tekçi politikaları boşa çıkarttı. Kürt halkını tasfiye etmek isteyenler bugün bir bir mafyalaşarak yok olmaya doğru gidiyor. Bu çete mafya devleti Kürt halkının verdiği mücadele sayesinde teşhir oldu” diye konuştu.
‘MÜCADELEYE DEVAM’
“Kürt sorununu asimilasyon, tutuklama ve yok etme ile çözemezsiniz” diyen Öztürk, şöyle devam etti: “Ülkede bir sorun var ve bu sorun da; Kürt halkının da bütün halklar gibi en temel ve demokratik hakkı olan özgür bir kimlik ve eşitlikçi bir yaşam talebi sorunudur. Bu sorunu çözebilecek tek kişi Sayın Öcalan’dır. Biz Botan da şunu söylüyoruz; Türkiye’nin geleceği Amerika ve diğer güçlerin elinde değil. Çözüm diyalogdur, muhatap da Sayın Öcalan’dır. Kürt halkı üzerindeki bu tecridi kırmadan mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz.”
GÜNAY: CİZRE HALKININ İRADESİNİ TANIMAYANLAR HEP YENİLDİ
Seçilecek yeni yönetime başarılar dileyerek sözlerine başlayan HDP Sözcüsü Ebru Günay ise, direnişin ve mücadelenin en önemli merkezlerinden biri olan Cizre için “Mem û Zîn’in vatanı Cizre. Cizre denince akla teslim olmamak, diz çökmemek ve direniş gelir. Mehmet Tunç, Taybet Ana, Cemile Cağırga, Miray bebek ve daha niceleri. Cizre’yi, bu iradeyi yok sayanlar hep kaybetti, yenildi. Bugün kayyımlarla, ablukalarla, baskılarla, zulüm ile boyun eğdirmeye çalışılsa da Cizîr, Newroz oldu ve boyun eğmedi. Dün başaramadılar bugün de başaramayacaklar” ifadelerini kullandı.
Devamında bugünün 14 Temmuz olduğunu hatırlatan Günay, 12 Eylül sonrası işkence merkezine dönüştürülen Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi’nde yaşananlara ve burada verilen direnişin üzerinde durdu. Günay, “Tam 39 yıl önce bugün Amed Zindanında faşizmin karanlık zulmüne ve işkenceye karşı insanlık onurunu korumak için Kemal Pir, Hayri Durmuş, Akif Yılmaz ve Ali Çiçek yüzyıllarca anılacak bir direniş destanı yazdılar. Başta onları ve onların mirasçıları olan tüm direnişçileri saygıyla anıyoruz” diye konuştu.
‘KÜRTLERİN SİZDEN SORACAK HESABI VAR’
AKP-MHP faşizmini kurgulayan aklın bu rejime tek bir görev verdiğini, o görevin de nerede olursa olsun Kürt kazanımlarını tasfiye etmek olduğunu söyleyen Günay, “Kürtlerle dayanışma gösteren herkesi tehdit etmek, sindirmek. Cizre’de Şırnak’ta, Botan’da Kürt halkına kan kusturan bir zihniyet utanmadan Kürtlerle kardeş olduğunu, Kürtlerle sorunu olmadığını söylüyor. Evet sizin Kürtlerle sorununuz var. Sizin Kürtlere verecek hesabınız var. Kürtlerin sizden soracak hesabı var. Kürt halkı sahte politikalara, yalan siyasetine aldanmayacak kadar sizleri ve bu iktidarınızı tanıyor. Bir grup şakşakçı ve beslediğiniz yandaşlar etrafınıza toplandılar ama Amed halkı asla sizin etrafınızda toplanmadı. Amed halkı AKP-MHP iktidarının ırkçı, kafatasçı politikalarını her gün görüyor ve biliyor” dedi.
‘HER SORUNUN ÇÖZÜM ADRESİ HDP’DİR’
Parti Sözcüsü Günay, konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son Diyarbakır ziyaretinde çocuklarının alıkonulduğu iddiasıyla parti binalarının önünde oturan aileleri ziyaret etmesi üzerinde de durdu.
Günay, bu konuda şunları söyledi: “Bu ülkenin Cumhurbaşkanı, -ki kendisinin haberi olmadan kuş uçmaz, yaprağın kıpırdanmasına izin verilmez- çaresizce ve zavallıca Diyarbakır İl Binamızın önüne oturma eylemi yapmaya geldi. Oradaki grubun aylardır sürdürdüğü işgal eylemine katıldı. Bizler her türlü protesto hakkını savunuyoruz. Ancak sizinki protesto değil il binamızı işgal etmektir. Düşünebiliyor musunuz, Cumhurbaşkanı ve beraberindeki bakanlar bunu yaptılar. Ama haksız da değiller, çözüm ve her derde dermanın adresi HDP’dir. Bu yüzden yatıyorlar HDP, kalkıyorlar HDP, konuşuyorlar HDP.”
‘İNSANDA BİRAZ UTANMA, ARLANMA OLUR’
HDP olarak, zalimlerin ve zorbaların uykularını kaçırıp, mazlumların ve ezilenlerin umudu olmaya devam ettiklerini dile getiren Günay, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çözüm sürecini kendilerinin bitirmediği yönündeki sözlerine ise şu sözlerle yanıt verdi: “İnsanda biraz utanma ve arlanma olur. Neymiş Çözüm Sürecini HDP bitirmiş. Soruyoruz, insanları bodrumlarda diri diri kim yaktı. Soruyoruz, Figen Yüksekdağ’ı, Selahattin Demirtaş’ı, İdris Baluken’i, Gülten Kışanak’ı kim tutukladı. Soruyoruz, Dolmabahçe Mutabakatı’nı tanımıyorum diyen kimdi? Kendilerince Kürtlerin aklıyla dalga geçiyorlar, alay ediyorlar. Çözüm ve Kürt kardeşliği dediği gün, İstanbul’da Kürt din alimlerini Kürtçe hutbe okudukları için kim tutuklattı?
‘ÇÖZÜM İSTİYORSAN MUHATAP ÖCALAN’DIR’
Madem çözüm sürecini sen bozmadın, elini tutan mı var? Neden çözmüyorsun? Çözümün esas aktörü ve muhatabını neden insanlık dışı bir tecride maruz bırakıyorsun? Buradan HDP olarak sesleniyoruz. Çözümü düşünüyorsanız muhatap sayın Öcalan’dır, buyurun çözün. İmralı’daki tecridi kaldırmadığınız sürece Kürtler sizin boş vaatlerinize asla inanmayacak. Kürtleri bekanız için oy deposu olarak görmekten vazgeçin. Kürtler Türkiye demokrasi mücadelesinin öncü gücüdür. Biz HDP’liyiz ve her yerdeyiz dedik. Ne tutuklama ne kapatma davası, inançla yürüyen bu mücadelenin önünü asla alamaz. Her yerde mücadele etmeye devam edeceğiz. Çünkü biz HDP’liyiz ve her yerdeyiz.”
‘TEK YOL DEMOKRATİK İTTİFAK’
Kürtler birliğini sağladıkça kayyıma, işgale ve faşizmin tasfiye planlarına asla geçit vermeyeceğini söyleyerek devam eden Günay, sözlerini “Türkiye’deki demokrasi güçleriyle adaleti ve özgürlüğü birlikte sağlamanın tek yolu demokratik bir ittifaktan geçer. Ne olursa olsun biz Kürtler, Kürt halkının özgürlük talebiyle Türkiye halklarının demokrasi taleplerini birleştirerek mutlaka kazanacağız” diyerek noktaladı.
YENİ YÖNETİM SEÇİLDİ
Konuşmaların ardından tek kişilik listeyle girilen seçimlerde HDP Cizre İlçe Örgütü Eşbaşkanlığına Mesut Nart ve Zilan Ecevit seçildi. Kongre yeni yönetimin belirlenmesinin ardından Koma Awazên Botan’ın seslendirdiği şarkılar eşliğinde çekilen halayla sona erdi.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.