BM raporlarına göre; uyuşturucu kaçakçılığı Koronavirüs sürecinde şekil değiştirdi. Raporlarda, yeni dönemde uyuşturucu kaçakçılığı maske ve dezenfektan ithalat/ihracatı kisvesinde yapılıyor.
Cumhuriyet’in haberine göre, uyuşturucu trafiği iki ay önce Birleşmiş Milletler (BM) raporlarına yansıdı. INBC üyesi Prof. Dr. Sevil Atasoy, raporu ayrıntılarıyla açıkladı. Atasoy, “Ne var ki; koronavirüs salgınıyla birlikte uyuşturucu sevkiyatı yöntemleri değişti. Kaçakçılık için önceden farklı ürünler kullanılırken; artık maske ve dezenfektan ticareti adı altında uyuşturucu kaçakçılığı yapılıyor. Bu kaçakçılık için deniz ve havayolları tercih ediliyor” ifadeleri dikkat çekiyor.
Akıllara Binali Yıldırım’ın oğlu geldi
Diğer yandan organize suç örgütü lideri Sedat Peker AKP Genel Başkanvekili Binali Yıldırım’ın oğlu Erkam Yıldırım’ın ocak ve şubat aylarında Venezuela’ya gittiğini ve dörder gün kaldığını öne sürmüştü. Bunun üzerine Binali Yıldırım iki kez açıklama yaptı. İlk açıklamasında oğlunun Venezuela’ya iddia edildiği gibi ocak ve şubat aylarında değil, aralıkta gittiğini söyleyen Yıldırım, “Maske ve test kiti yardımı için Venezuela’ya gitti” açıklamasında bulunmuştu. Ertesi gün bir açıklama daha yapan Yıldırım, “Oğlum biraz da meraktan Venezuela’ya gitti” demişti. Cüneyt Özdemir’in sorusunu yanıtlayan Yıldırım, Venezuela’daki hayır işlerini prensip olarak söylemeyi uygun görmedikleri için açıklamasında özellikle belirtmediğini söylemişti.
İşte Atasoy’un konuşmasından satır başları:
Uluslararası yasal ticarette düşme ve bazı yasadışı maddelerin kaçakçılığında azalma görülmekle birlikte hava ve deniz- yoluyla kaçakçılık alabildiğine sürdü. Karayoluyla kaçakçılık gözlemlenmekteyse de farklı taşımacılık yolları ve yasal ticaret kisvesi altında uyuşturucu kaçakçılığına tanık olduk.
“Kaçakçılık yöntemleri farklılaştı. Postayla ya da paket hizmetleriyle ya da eve yemek servisleriyle hatta maske, eldiven, dezenfektan içine konarak sanki maske ithal ediyor ya da ihraç ediyormuş gibi dezenfektan içinde uyuşturucu kaçakçılığına tanık olduk.”
“Sosyal medya uyuşturucuya erişimde ve satıcılarla alıcıları bulmakta bir önemli mecra oluşturdu. Tabii ki internetin gördüğümüz kısmının çok daha büyük bir kısmı dark net, karanlık web diye adlandırdığımız bölümünde hem uyuşturucu imalatındaki hammaddelerin alış satışının hem de bağımlıların maddeye erişiminin çok daha yaygın bir biçimde yürütüldüğünü saptadık.”
Eroin ticaretinde üçüncü sıradayız
Türkiye’nin dünya genelinde en fazla eroin ele geçiren ülkeler arasında İran ve Afganistan’dan sonra üçüncü sırada olduğunu kaydeden Prof. Dr. Atasoy’un görüşleri şöyle:
“Doğal olarak üçüncü sırada, çünkü Afganistan’dan çıkan eroin İran üzerinden ülkemize geliyor ve oradan da Avrupa’ya geçiyor. Ancak şurası muhakkak ki pandemi sırasında Balkan yolu, yani Afganistan’dan çıkan, Türkiye üzerinden Avrupa’ya geçen ünlü Balkan yolu kullanılmaya devam etti ve Afganistan, İran, Türkiye ve Balkan ülkeleri hattı üzerinde çok sayıda eroin yakalaması da bunu da kanıtlar oldu.”