ADEM YAVUZ ARSLAN | YORUM
Normal şartlarda Elon Musk’a diktatörlerle işbirliği yaptığı için çok kızıyordum. Hatta benim yarım milyon takipçili hesabımı sırf Erdoğan istedi diye kapattığı için de öfkeliydim. Ancak dün öyle bir şey yaptı ki, işlediği günahları hafifletti diyebilirim.
Elon “abi”, X’in yeni “hesap menşei” özelliğini duyurdu. Bu basit bir teknik düzenleme gibi görünebilir ama öyle değil. Çünkü sosyal medyada gündemi domine eden hesapların karanlık yönlerini tartışmasız şekilde ortaya çıkardı. Tabiri caizse ‘milleti gaza getiren’ hesapların organik olmadığı tescillendi.
Mesela ABD ve Türkiye gündemini provoke eden yüksek takipçili bazı hesapların, iddia ettikleri ülkelerde bile bulunmadığı ortaya çıktı. ABD’deki en çarpıcı örneklerden biri, The Guardian ve Daily Beast tarafından belgelenen “TexasPatriot_1776” adlı hesaptı.
Kendisini “Teksaslı bir asker emeklisi” olarak tanıtan, Trump’ı destekleyen içerikler üreten ve milyonlarca etkileşim alan bu hesabın, X’in yeni konum bilgisi ekranında Lagos/Nijerya merkezli olduğu görüldü.
Saat farkına rağmen ABD gündemine saniyeler içinde tepki vermesi, Fox News sunucuları tarafından alıntılanması ve tartışmalara yön vermesi, sosyal medyadaki “yerli görünen yabancı operasyonların” boyutunu açıkça gösterdi.
Ayrıca ABD siyasetini şekillendiren troll ağlarında Putin Rusyası hâlâ ciddi bir aktör. St. Petersburg’daki troll çiftlikleri çoktan deşifre olmuştu. BlackLivesMatter gibi büyük toplumsal kırılmalarda bu ağların izleri bulunmuştu.
Provokatif tweetler Komşu’dan
Türkiye’de de manzara farklı değil. Özellikle göç, güvenlik ve seçim tartışmalarında sürekli provokatif içerikler paylaşan bazı hesapların menşei, şaşırtıcı şekilde Balkan ülkelerini işaret etti. Kendisini, “İstanbul’da yaşayan işsiz bir genç” olarak tanıtan ve Suriyeliler hakkında sürekli manipülatif videolar paylaşan bir hesabın aslında Sofya/Bulgaristan merkezli olduğu ortaya çıktı.
Gülen Cemaati hakkında sürekli yalan haber üreten bazı hesapların ise Uzak Doğu merkezli olduğu tespit edildi. Dahası, bu hesaplara bağlı en az 20 yan hesabın aynı videoları eşzamanlı paylaşarak Twitter gündemini yapay biçimde manipüle ettiği görüldü. Paylaşılan videoların büyük kısmının başka ülkelerde —örneğin Yunanistan, Ürdün ve Lübnan’da— çekilmiş görüntüler olduğu da ortaya çıktı.
Yani karşımızda ciddi bir operasyon var.
Türkiye gündemini domine eden bir diğer başlık ise Kürt meselesi. Yeni özellik sayesinde gördük ki, Kürt meselesi, seçim güvenliği ve iç siyasi gerilimlerde başı çeken hesaplar aynı IP aralığında çalışıyor. Konum bilgileri ise Üsküp ile Batı Ukrayna arasında değişiyor.
Bu hesaplar bir gün boyunca “sandıklar çalınıyor”, “Kobani davasında yeni operasyon geliyor”, “Türkiye seçim kaosa gidiyor” gibi panik yayıcı içerikleri aynı anda pompalıyordu. Paylaşım hızları, agresif tonları ve koordinasyonları, bunların sıradan kullanıcı değil, organize bir dijital operasyonun parçası olduğunu açıkça gösteriyordu.
VPN mi, operasyon mu?
Peki hesap menşeinin başka ülkede görünmesi VPN kaynaklı olabilir mi? Evet, VPN kullanan bir insanın farklı ülkeden görünmesi teknik olarak mümkün. Bu normal. Ama burada olağan dışı olan şu: “Farklı ülkede görünen” hesaplar bireysel değil.
Siyaseti manipüle eden yüzlerce hesap aynı ülkelerde kümeleniyor. ‘TexasPatriot_1776’ hesabı tek başına Nijerya’dan çıkmış olsa belki anlaşılabilir. Fakat aynı anda yüzlerce MAGA hesabının Nijerya, Hindistan ve Doğu Avrupa’da kümelenmesi tesadüf olamaz.
Türkiye’de provokasyon yaptığı tespit edilen çok sayıda hesabın aynı anda Üsküp ile Batı Ukrayna arasında yoğunlaşması da bir rastlantı değil. Yüzlerce provoke edici hesabın aynı ülkelerde toplanması, aynı hızda içerik üretmesi, aynı tonla kışkırtması ve aynı konuları eşzamanlı işlemesi normal değildir.
Bu hesapların ortak özellikleri çok açık: Kimlikler tutarsız, coğrafi veriler uyumsuz, içerik üretme hızları insan doğasına aykırı ve hepsinin temel amacı öfke, panik ve kutuplaşma yaratmak. Hesapların sahte olup olmadığını anlamanın kolay bir yolu da var gerçi; gerçek bir kullanıcı günün her saati kavga etmez. Aynı siyasi sloganı yüzlerce kez tekrar etmez. Farklı ülkelerin gündemlerine eşzamanlı hâkimiyet göstermez. VPN kullanan sıradan bir insanın gündemi çeşitlidir; sabah siyaset, öğlen spor, akşam dizi. Oysa şaibeli hesaplar 7/24 siyaset yapar, hep aynı çizgide konuşur, hep aynı tonda kışkırtır, hep tetiktedir. Bu VPN’in değil, operasyonel davranışın göstergesidir.
Peki biz ne yapacağız?
Bir: Her öfkeye inanmayacağız. İki: Her kavgaya dalmayacağız. Üç: Her hesabı “gerçek” varsaymayacağız.
ABD’de MAGA dalgasını körükleyen bir hesabın Lagos’tan çıkması ne kadar şaşırtıcıysa, Türkiye’de Suriyeliler hakkında provokatif içerik üreten profillerin Sofya’dan yönetilmesi de o kadar manidar.
Bu tablo bize şunu söylüyor: Dijital dünyada dolaşan öfkenin önemli bir bölümü ithal, örgütlü ve kasıtlı olarak yayılıyor. Dolayısıyla sosyal medyada gördüğümüz her hararetli tartışma organik olmayabilir.
Bu gerçeği akılda tutarsak, manipülasyonun yarısını boşa çıkarmış oluruz. Sanal âlemin bu tip operasyonlarına karşı sihirli bir çözüm yok. Ama basit ve masrafsız bir yöntem var: Güvenilir haber kaynaklarını takip etmek.
Tabi bunun için ‘Elon Abi’nin güvenilir gazetecilerin X hesaplarına yönelik yasaklara son vermesi de şart!
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***







































