Ekonomim yazarı Alaattin Aktaş, Türkiye İstatistik Enstitüsü’nün (TÜİK) enflasyon sepetine ilişkin olarak yazdığı yazısında, “Bu nasıl bir hizmet ki kapsamında hem doktor muayenesi var, hem katkı payı var, hem ilaç bedeline katkı payı var ve herhalde muayenehanede ve özel hastanelerdeki muayene ücreti var. Bunların ortalaması nasıl 52 lira oluyor?” ifadelerini kullandı.
Türkiye İstatistik Kurumu TÜFE kapsamındaki mal ve hizmetlerin fiyatlarını son olarak 2022’nin nisan ayında açıkladığını dile getiren Aktaş, “endeks yürütme” yöntemiyle yaptığı hesaplamayı şöyle paylaştı:
“TÜİK’e göre vakıf üniversitesi ücreti 683 bin liraya çıktı. Üstelik bu eylüldeki yüzde 62’lik artışla ulaşılan düzeye işaret ediyor.
Yurt ücretindeki durum burada da geçerli. Bazı üniversitelerde yıllık ücret 1,3 milyon, 1,4 milyon; hele hele tıp fakültelerinde çok daha yüksek…
Şu durumda 683 bin liralık ortalama nasıl hesaplanmış olabilir?
Bir başka soru; bir tarafta 1,3 milyon, 1,4 milyon liralık üniversiteler varken hangi vakıf üniversitelerinde çok düşük ücretler uygulanıyor ki ortalama 683 bin liraya iniyor?
Özel ilköğretim ve liselerde de gayet uygun(!) fiyatlar var.
Çocuğunuzu yıllık 189 bin lira ödeyerek ilköğretimde özel bir okula yollayabilirsiniz.
Özel lise mi arıyorsunuz, işte ortalama ücret 212 bin lira…
Kreş ve gündüz bakımevleri de ucuz mu ucuz! Aylık tutar yalnızca 14 bin lira!
Şaka bir yana, bu doktor muayene ücreti ve katılım payı kalemi kabak tadı verdi. TÜFE madde sepetindeki 0621201 kodlu bu kalem daha önce bir de “uzman doktor muayene ücreti” diye adlandırılıyordu. Bu tuhaflık gündeme gelince tanım “ayakta tedavi hizmetleri (muayene ücreti, muayene katkı payı vb.)” olarak değiştirildi.
Bu nasıl bir hizmet ki kapsamında hem doktor muayenesi var, hem katkı payı var, hem ilaç bedeline katkı payı var ve herhalde muayenehanede ve özel hastanelerdeki muayene ücreti var. Bunların ortalaması nasıl 52 lira oluyor?”
Yazının tamamı için tıklayın