Siyasi baskıların ve muhalif isimlere yönelik davaların sürekli artması, yatırımcıların finans piyasalarında kesin bir toparlanma umutlarını söndürüyor.
Bloomberg News’te yer alan habere göre 24 Ekim’de görülecek olan CHP Kurultay davası bu anlamda çok önem taşıyor. Eğer davada mutlak butlan kararı çıkarsa Türkiye’de hisse senetleri ve tahvillerinde geniş çaplı bir satış dalgasına yol açabilir ve gelişmekte olan piyasalardaki emsallerine karşı düşük performanslarını daha da derinleştirebilir.
Aynı gün, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Beylikdüzü Belediye Başkanlığı döneminden kalan ihale usulsüzlüğü iddialarıyla ilgili suçlamalarla mahkemeye çıkacak.
Hal böyleyken Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in reformlarının artık meyve vereceğini uman yatırımcılar arasında sabrın tükendiğine dair işaretler var.
“Bıkkınlığa yol açtı”
Barings Doğu Avrupa Fonu’nun eş yöneticisi Adnan El-Araby de bunlardan biri. El-Araby son aylarda Türkiye’ye olan yatırımını “riskten arındırdığını” ve siyasi belirsizliğin daha fazla fon yöneticisini kenara itmesini beklediğini, çünkü “yasal işlemlerle ilgili sürekli manşetlerin yatırımcılar arasında bıkkınlığa yol açtığını” söyledi.
Son olarak iş insanlarının çeşitli soruşturmalara dahil edilmesi de borsa için bir diğer endişe kaynağı. Akfen Holding ve Koç Holding’in bağlı ortaklıklarının hisseleri, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik soruşturma kapsamında yöneticilerin sorguya çağrılmasının ardından bu hafta düşüş yaşadı.
Franklin Templeton’daki Templeton Global Investments’ın araştırma başkanı Bassel Khatoun, “Son dönemdeki bir dizi kurumsal soruşturma ve devlet müdahalesi, görünüme daha fazla belirsizlik kattı” dedi.
Khatoun’a göre, Türk hisse senetlerinin değerlemeleri mart ayından bu yana sert bir düşüş yaşadı; gelişmekte olan piyasalardaki benzerlerine göre yüzde 75 gibi büyük bir iskontoyla işlem görüyorlar ve bu durum yatırımcıları elde tutmaya yetmeyecek.
“Enflasyon hayal kırıklığı oldu”
DWS Investment GmbH fon yöneticisi Sebastian Kahlfeld, “Sürekli yüksek seyreden enflasyon, umutların sürekli olarak hayal kırıklığına uğramasına neden olan ana tartışma noktası olmuştur ve olmaya devam etmektedir” dedi.
İsveç bankası SEB’de stratejist olan Erik Meyersson, siyasi gerilimlerin “yabancı doğrudan yatırımcılar için oldukça riskli bir ortam yarattığını ve yatırımcıların daha likit varlıkların ötesine geçmesini zorlaştırdığını” söyledi. “Sonuç olarak, Türkiye ekonomisini çok ihtiyaç duyduğu sermayeden mahrum bırakıyor.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***