Nefes’ten İlkay Akkaya’nın haberine göre, Türk hazır giyim sektörü, dünyanın ikinci büyük tedarik zinciri ve beşinci büyük üretim merkezi konumunda olmasına rağmen, 2022 sonrası hızla yitirdiği rekabet avantajı nedeniyle tarihi bir gerileme sürecine girdi. Dünya hazır giyim ticaretindeki payı 35 yıl aradan sonra ilk kez yüzde 3’ün altına, en büyük pazarı olan Avrupa Birliği’ndeki payı ise 30 yıl sonra yüzde 5’in altına gerileyen sektör, kritik bir eşikte bulunuyor. Türk hazır giyim endüstrisinin hızla kan kaybettiğini açıklayan Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Toygar Narbay, özellikle enflasyonla mücadele için uygulanan yüksek faiz-baskılanmış kur politikası sonucu artan maliyetlerin, rekabetçiliği kaybetmelerine yol açtığını ifade etti.
İHRACATI DÜŞEN TEK ÜLKEYİZ
Narbay’ın anlatımına göre, bu yılın ilk yarısında dünya hazır giyim ihracatı geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 6 artarken, Türkiye’nin doğrudan rekabet ettiği Bangladeş ve Vietnam gibi ülkelerin payı yüzde 10’un üzerinde büyüdü. Buna karşılık Türkiye’nin hazır giyim ihracatı yüzde 6.5 geriledi. Narbay, “İhracatı düşen tek ülke biz olduk” dedi. Narbay, “Sektörümüzün dolar bazlı maliyeti, 2022-2025 arasında yüzde 26 arttı. İstihdam da yüzde 28.3 azaltıldı. Ancak bunlar bile zararın durdurulmasına yetmedi. Çözüm bulunamayınca firmalar yurt dışına yatırıma gidiyor. Böyle giderse kaybeden Türkiye olacak” diye konuştu.
100 bin kişi işsiz kalacak
TGSD Başkanı Toygar Narbay, hazır giyimde ihracatın bu yıl 1 milyar dolar düşeceğini, ithalatın ise 1 milyar dolar artacağını belirterek 2025 sonuna kadar 2 milyar dolarlık üretim kaybı öngördü. TGSD modellemesine göre her 1 milyar dolarlık kayıp 31 bin 500 istihdamı yok ediyor. Yılın ilk yarısında 55 bin 840 kişi işini kaybetti, 3 binden fazla şirket kapandı. Narbay, yıl sonunda toplam kaybın 100 bini bulacağını söyledi. Narbay, “Hazır giyim sektöründeki bu tablo, bugün rekor düzeye ulaşan geniş tanımlı işsizliğin artmasına da sebep oluyor” diye konuştu.
KAYNAK: NEFES – İLKAY AKKAYA
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***