HABER MERKEZİ – Casena’daki silah yakma törenini yerinde izleyen TAJÊ Koordinasyon üyesi Neam Şengal, “Şengal’in kurtarıcı silahları barışın sembolü oldu” dedi.
PKK, 11 Temmuz’da Federe Kürdistan Bölgesi’nin Süleymaniye kentinin kırsalında bulunan Casena Mağarası’nda çok sayıda kişinin katılımıyla tören düzenledi. Törene aralarında KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Bese Hozat’ın da bulunduğu 30 kişilik bir gerilla grubu silahlarını yakarak imha etti. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın “Barış ve Demokratik Toplum” çağrısı çerçevesinde gerçekleştirilen törene, Êzidî toplumunda da katılanlar oldu. DAİŞ’in 2014 yılında Şengal’e dönük katliamında Êzidîleri kurtaran ilk güç olan HPG’lilerin bu töreni, Êzidîlerde duygusal anlar yaşattı.
Êzidîlere dönük 74’üncü fermana tanıklık eden Êzîdî Kadın Özgürlük Hareketi (Tevgera Azadiya Jinên Êzidî-TAJÊ) Koordinasyon üyesi Neam Şengal, törene ilişkin değerlendirmesinde “O silahlar bizi hayatta tuttu. Şimdi başka bir mücadeleye geçiliyor olabilir ama bu hafızayı geride bırakmak kolay değil” diye belirtti.
‘ŞENGAL’İ ÖZGÜRLEŞTİRDİLER’
Êzidîlerin o silahlarla korunduğunu ve 74’üncü fermandan kurtarıldığını anımsatan Neam Şengal, “Casena Mağarası’nın bulunduğu alanda yapılan silah bırakma törenine Êzidî bir kadın olarak katıldım. Yıllar sonra gerillaları göreceğimiz için heyecanlı ve mutluyduk. Gerillalar mağaradan çıkıp geldiklerinde ve açıklama yaptıklarında çok mutlu olduk. 42 yıl boyunca bu halkı, bu halkın değerlerini ve kimliğini o silahlarla koruyup savundular. Bu yüzden bir Êzidî kadın olarak beni en çok etkileyen o silah yakma anıydı. Bizleri her gün inkar eden, yok sayan kanalların önünde o silahları yakmaları beni derinden etkiledi. Çünkü biz Êzidîleri 74’üncü fermandan o silahlarla kurtarmışlardı. Êzidîler olarak gerillaların yaptığı iyiliği asla unutmayacağız” dedi.
Şengal’in inşa sürecinde demokratik ulus sisteminin kurulduğunu, Êzidîlerin dernekler, partiler ve askeri güçler oluşturduğunu vurgulayan Neam Şengal, “Özgürlük hareketi, HPG güçleri özgür dağlardan sırtındaki çanta ve kollarında ki silahlarla Şengal’e indi. Şengal’e ulaştılar ve Êzidîlerin imdadına yetiştiler. O silahlarla DAİŞ’i kırdılar ve Şengal’i özgürleştirdiler. O silahlarla Êzidî kadınları ve erkeklerini topladılar, eğittiler ve kendilerini savunmalarına yardımcı oldular. Bu Êzidî kadınlar ve erkekler omuz omuza vererek DAİŞ’e karşı kimliklerini, inançlarını ve kültürlerini savundu, korudu. Bu gençler Şengal topraklarını DAİŞ’ten kurtardı. Êzidîler topraklarına geri döndü. Dönen Êzidîler de yeni inşa sürecine dahil edilerek demokratik ulus sistemi kuruldu. Êzidîlerin dernekleri, partileri ve askeri güçleri oldu. Bu yüzden PKK’nin bizde yeri ayrıdır. Onlar olmasaydı, belki bugün Şengal’de olmazdık, belki Şengal diye bir yer, Êzidî diye bir topluluk olmazdı. Özellikle HPG’li şehitler Dilşer Herekol ve Egit Civyan’ın anısı bizimle daima yaşayacak. Şengal’in kurtarıcı silahları barışın sembolü oldu” diye belirtti.
‘MİNNETTARIZ’
PKK’nin Êzidîler üzerindeki büyük emeğini hiçbir zaman unutmayacaklarını belirten Neam Şengal, Barış ve Demokratik Toplum sürecine Êzidîlerin de destek verdiğini söyledi. Neam Şengal, “PKK, Êzidîleri toplayarak, birleştirerek küllerinden yeniden yarattı. Êzidî çocuklarını örgütleyip öz savunma birliklerini ve askeri güçlerini kurdular. Orada yakılan silahlar DAİŞ’e karşı kullandıkları silahlardı. O silahlar, tüm dünyanın gözü önünde yakılarak imha edildi. Silahlar yakılırken tabii ki duygusal bir ortam oluştu ve özellikle biz Êzidîler için daha zordu. Ancak bunun yeni bir başlangıç olduğunu biliyoruz. O silahlarla bizi korudular ve o silahları yakarak bize barış ve huzur vaat ediyorlar. Eğer bir barış süreci oluşacaksa, Önderliğin, Barış ve Demokratik Toplum çağrısı yerini bulacaksa ve süreç karşılıklı ilerleyecekse, Ortadoğu’daki tüm halklar bu sürece dahil olup ortak bir çalışma yürütecekse ve insanlar artık kendilerini savunmak için silaha mecbur bırakılıp ona ihtiyaç duymayacaksa, biz bunu önemli ve anlamlı buluruz. Biz Êzidîler bu sürece destek veriyoruz. Kan kanla yıkanmaz. Bu yüzden sorun çözülmelidir” diye konuştu.
‘HALKLAR KENDİNİ KORUYACAK’
Yeni dönemde mücadelenin demokratik siyasetle yürütüleceğini belirten Neam Şengal, “Çözüm olursa halklar silah değil, demokratik siyasetle kendilerini savunurlar. Demokratik siyasetle hak ister, hak talep eder ve çalışmalar yürütürler. Bakur Kürdistan’da milyonlarca Kürt yaşıyor. Bunlardan binlercesi Êzidîydi ancak şimdi neredeyse hiçbiri kalmadı. Êzidîler yıllardır bu politikalara karşı direniyor ve tek biri kalana dek mücadeleyi de sürdürecekler. İnancımızla, dilimizle ve kimliğimizle var olacağız, bunu asla terk etmeyeceğiz. Dışarıdaki Êzidîlerden beklentimiz de topraklarını, dillerini ve varlıklarını savunmaları ve mücadele etmeleridir. Ancak bunu artık silahla değil, demokratik siyasetle yapmalılar” diye konuştu.
MA / Zeynep Durgut
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***