Türkiye tekstil ve hazır giyim sektöründe ekonomik baskılar her geçen gün artarken, yılın ilk yedi ayında yaklaşık 300 firma konkordato talebinde bulundu. İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Başkanı Ahmet Öksüz, yaşanan gelişmenin yalnızca iflas riski altındaki şirketleri değil, tüm tedarik zincirini tehdit ettiğini belirtti.
Sektörde yaşanan konkordato furyasının domino etkisi oluşturduğuna dikkat çeken Ahmet Öksüz, “Bir firmanın konkordato ilan etmesi, sadece kendi geleceğini değil, o firmaya hammadde, ürün ya da hizmet sağlayan yüzlerce tedarikçiyi de doğrudan etkiliyor” dedi.
Öksüz ayrıca, bankaların alacaklarını koruma altına almasına karşın piyasadan alacaklı olan firmaların yeterince korunmadığını ifade etti. Bu durumun sektörde dengesizlik yarattığını vurgulayan Öksüz, mevcut sistemin gözden geçirilmesi gerektiğini söyledi.
YAPISAL DÜZENLEME ÇAĞRISI
Reuters’a konuşan Öksüz, sektördeki finansal bozulmanın önüne geçilmesi için acil yapısal reformlara ihtiyaç olduğunu vurguladı. Öksüz, “Konkordatolar yalnızca banka ve kamu borçlarını kapsamalı, piyasaya olan borçlar ise kapsam dışında tutulmalı. Aksi halde ticaretin sürekliliği tehlikeye girer” diye konuştu.
Konkordato uygulamalarında değişiklik çağrısında bulunan Öksüz, mevcut sistemde hem kamu borçları hem de özel sektör borçlarının kapsama alınmasının piyasalarda kırılganlık yarattığını dile getirdi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***