Ekonomik krizin etkileri sürerken, Türk tekstil sektöründe bir iflas haberi daha geldi. 2014 yılında kurulan Bursa merkezli Atak Kumaş Tekstil A.Ş. için mahkeme “borca batıklık” gerekçesiyle kesin iflas kararı verdi.
Firma, geçtiğimiz yıl konkordato talebinde bulunarak mali yapısını düzeltmeye çalışmıştı. Ancak ikinci başvurusundan da sonuç alamayınca Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi şirketin iflasına hükmetti.
ALACAKLILARA PARA YETMEYEBİLİR
Kısa sürede ihracat ve ithalat alanında önemli bir oyuncu haline gelen Atak Kumaş, özellikle Avrupa ve Orta Doğu pazarlarında aktifti. Ancak son dönemde yaşanan ekonomik zorluklar, artan hammadde maliyetleri, döviz kuru dalgalanmaları ve tedarik zincirindeki sorunlar, şirketi çıkmaza sürükledi.
İflasın ardından Atak Kumaş Tekstil’e ait varlıklar tasfiye sürecine alınacak. Alacaklar, yasal öncelik sırasına göre dağıtılacak. Ancak elde edilecek gelirin, alacakların tamamını karşılayıp karşılamayacağı henüz net değil.
Medyada “dev üretici” olarak anılan şirketin iflası sonrası, ünlü ekonomist İris Cibre’den piyasaları ve ekonomi yönetimini uyaran, “domino etkisi” temalı bir analiz geldi.
Firmalar Alacaklarını Tahsil Edemeyecek
İris Cibre, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, iflas eden şirketin büyüklüğünden çok, bu iflasın oluşturduğu sonuçlara odaklanılması gerektiğini belirtti. Cibre, “Sonucuna bakalım; yüzlerce işsiz, alacağını tahsil edemeyecek onlarca firma ve ilk 6 ayda buna benzer irili ufaklı 96 iflas eden şirket. Domino etkisi diye anlattığım bu,” diyerek tehlikenin boyutuna dikkat çekti.
Domino Etkisi Oluşturacak
Cibre, bu tür iflasların “zombi şirketlerin” ayıklanması olarak görülmesine karşı çıkarak, mevcut sıkı para politikasının zamanlamasını sert bir dille eleştirdi. Ekonomist, “zombi şirket, kredi koşullarının bu kadar sıkı olmadığı, talep koşullarının iyi olduğu dönemde batırılır. Domino etkisinin sınırlı kalacağı dönemde. Bugünlerde değil…” dedi.
Uygulanan yüksek faiz politikasının bu iflaslarda etkili olduğunu ima eden Cibre, “O faiz 2024 Eylülde inmeye başlamalıydı,” diyerek faiz indirimlerinin çok daha önce başlaması gerektiği yönündeki görüşünü yineledi.
İris Cibre’nin bu analizi, sıkı para politikasının reel sektör üzerindeki etkilerinin ne kadar yıkıcı olabileceğini ve bir şirketin iflasının, zincirleme bir etkiyle diğer firmaları ve yüzlerce çalışanı nasıl olumsuz etkilediğini bir kez daha gözler önüne serdi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***