Ankara ve özellikle de CHP kulislerinde bir süredir en çok dillendirilen kavramlardan biri “mutlak butlan”. Cevabı aranan sorularsa; “30 Haziran’daki ‘kurultayın iptali’ istemli davada mutlak butlan kararı çıkar mı?’, ‘Mutlak butlan kararı çıkarsa Kemal Kılıçdaroğlu ne yapar?”
Bu soruların bugünlerde öne çıkmasının sebebi, 30 Haziran’da yapılacak duruşmada mutlak butlan kararının çıkacağına dair “söylentilerin” çoğalması. Hem CHP Genel Merkezi hem de Meclis koridorlarında kararın bu yönde olacağına dair yorum yapanların sayısı giderek çoğalmaya başladı.
Mutlak butlan kararı çıkarsa ne olacak?
30 Haziran duruşmasında çıkacak karar ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun tutumu, Türkiye siyasetin derinden etkileyecek sonuçlar yaratacağı için büyük önem taşıyor. Zira mutlak butlan kararı çıkması halinde 4–5 Kasım 2023 tarihlerinde düzenlenen ve Özgür Özel‘in genel başkan seçildiği kurultayın iptal edileceği, kurultayda seçilen Parti Meclisi ve Parti Meclisi içinden oluşturulan Merkez Yönetim Kurulunun (MYK) butlan yani geçersiz sayılacağı, bir önceki yönetimin yani Kemal Kılıçdaroğlu ve o dönemin Parti Meclisi üyelerinin yönetime yeniden geleceği konuşuluyor.
Kılıçdaroğlu ne yapacak?
Böyle bir karar çıkması halinde Kemal Kılıçdaroğlu’nun tutumunun ne olacağı ise henüz net değil. Kılıçdaroğlu’nun kurultay sürecinde usulsüzlük olduğu iddiasıyla açılan davanın 26 Mayıs’taki duruşmasından bugüne soru işaretlerini giderecek bir açıklama yapmaması siyasetin tansiyonunu yükseltti.
Kılıçdaroğlu, dava sürecinde sessiz kalmasına gelen eleştirilere sosyal medyadan yaptığı, “Sessizliğimiz Suskunluk Değil, Sorumluluktur (…) Herkes bilsin ki; bu partinin düşmanlarını, yine bu partinin harim-i ismetinde boğmaya muktediriz” paylaşımıyla yanıt verdi. Bu paylaşımının ne anlama geldiğine dair soruları da Kılıçdaroğlu’na yakın isimler TGRT Ankara Temsilcisi Fatih Atik‘e gönderdiği mesajla yanıt verdi: “Bu ifade, parti içindeki çürümeye karşı bir gözdağı ve kararlılık beyanıdır.”
Kılıçdaroğlu göreve gelir ve hızlıca kurultay kararı alır, aday olmaz
Kılıçdaroğlu’nun bu açıklamaları soru işaretlerini gidermedi ama mutlak butlan kararı çıkması halinde yönetimi devralacağı yorumlarını güçlendirdi.
Kılıçdaroğlu’na yakın isimler ve genel başkanlığı döneminde uzun yıllar birlikte mesai yaptığı siyasetçilerin Kılıçdaroğlu’nun tutumunun ne olacağına dair yorumları ise ortak. Kılıçdaroğlu’na yakın bir siyasetçi, “Mutlak butlan kararı çıkarsa Genel Başkanımız göreve gelir ve hızlıca kurultay kararı alır. Kendisi de aday olmaz. Aday olmayacağını kamuoyuna hemen açıklar” dedi.
Daha büyük kaos yaşanmaması için görevi kabul eder
Kılıçdaroğlu’na yakın bir başka isim de butlan kararı çıkması halinde Kılıçdaroğlu’nun göreve geleceğini düşündüğünü söyledi. Kılıçdaroğlu’nun partinin daha büyük bir kaos yaşamaması için bu göreve geleceğini düşündüğünü kaydeden CHP’li isim, göreve geldikten sonra olağanüstü kurultay kararı alma ihtimalinin yüksek olduğunu belirtti ve “Kurultay kararı alır ve kendisi aday olmaz. Birini işaret edeceğini de sanmıyorum, karışmaz adaylık meselesine” dedi.
“Şaibe yok” da diyemez, “şaibe var” da
Kılıçdaroğlu’nun sessiz kalmasını değerlendiren CHP’li isim, “Ne desin Kemal Bey? ‘Bu kurultayda hiçbir sorun yok’ diyemez, bir sorun olduğunu düşünüyor. ‘Bu kurultayda şaibe var’ da diyemez partiyi zora sokar. Her durumda tepki çeker, yeni bir tartışma yaratır'” ifadelerini kullandı. Bir başka isim de “Davayı Kemal Bey açmadı ki Kemal Bey konuşsun” dedi.
CHP’nin anayasa konusundaki tutumu davanın sonucunu belirler
Davanın iktidarın yeni anayasa çıkışıyla ilgili olduğu iddiası da CHP kulislerinde konuşulanlar arasında. Pek çok CHP’li isim iktidarın bu davayı, CHP’yi yeni anayasa masasına çekmek için bir “sopa” olarak kullanacağı yorumunu yapıyor.
CHP’nin yeni anayasa konusundaki tutumunun davanın sonucunu belirleyeceği değerlendirmesini yapan CHP’li bir isim, “Erdoğan’la anayasaya evet denirse butlan kararı çıkmaz, Özel yönetimi yoluna devam eder” dedi.
Aynı görüşü dile getiren bir başka CHP’li isim de “Siyasette her şey mümkün. Böyle dönemlerde adına ne derseniz deyin; pazarlık, müzakere her şey olur” değerlendirmesini yaptı.
Genel Merkez’in tutumu ne?
Olası bir mutlak butlan kararında CHP’nin stratejisinin ne olacağı henüz bilinmiyor. Şimdiye kadar Kılıçdaroğlu hakkında değerlendirmede bulunmaktan kaçınan Özgür Özel’in son grup toplantısındaki “Ne Atatürk’ün partisini kayyıma bırakırız ne de yargı oyunuyla da başkasına, biz buradayız hodri meydan” sözlerinin hedefinin Kılıçdaroğlu olduğu yorumu yapıldı.
Özel’in, “CHP grubuyla, 81 il başkanıyla, 931 ilçe başkanıyla 2 milyon üyesiyle buradayız hodri meydan” ifadelerinin olası bir butlan kararına karşı atılacak adımların ipuçları olduğu ifade edildi.
Hukukun devre dışı kaldığını ve hukuk yoluyla bir mücadelenin mümkün olmadığını belirten bir CHP yöneticisi, “Her türlü karara karşı hazırlıklıyız. Elbette A, B, C planlarımız var ama hukuken mücadele etmek mümkün değil çünkü karar ne olursa olsun siyasi olacak. Ya da siyasi akılla sürüncemede bırakılacak. Bu yüzden cevabımızı partililerimizle vereceğiz” dedi.
Bir başka CHP kurmayı da Kılıçdaroğlu ve o dönemin PM’sinin yönetime gelmesi halinde partiyi yönetmesinin çok zor olacağı değerlendirmesini yaptı ve şöyle konuştu: “Hem çok büyük bir kamuoyu tepkisiyle karşılaşır hem de PM’deki çoğunluk itibariyle dezavantajlı olur. O dönemin PM’sinin yarısı daha o dönem ‘değişim’ demişti. Şimdi CHP’nin yükselişi bizi daha da kenetledi.”
Hakim de ne yapacağını bilmiyor
30 Haziran’da nasıl bir karar çıkacağına dair hiçkimse net cümleler kuramıyor. Deneyimli bir CHP’li siyasetçi; “Mevcut ifadeler iptal için yeterli değil. Yeni belgeler çıkar mı, neler çıkar, elde ne var bilmiyoruz. İktidar ne planladı, bunu da bilmiyoruz. Yani yüzde 50 yüzde 50. Karar verecek hakim de ne yapacağını bilmiyor şu anda” diye konuştu.