Serbest Görüş Haber Merkezi
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Emek Büroları Genel Koordinatörü Gamze Taşçıer, 11 yıl önce yaşanan “Soma Maden Faciası”nda hayatını kaybeden madenci işçilerini andı ve geçen sürede davanın faillerinin bulunamadığının altınızı çizerek iktidara seslendi.
CHP’li Taşçıer 13 Mayıs 2014’te gerçekleşen ve 301 emekçi madencinin hayatını kaybettiği Soma Maden Faciası’nı 11. yıldönümünde andı.
“Ne yazık ki bu katliam göz göre işlendi.” ifadelerini kullanan Taşçıer, yakınlarını kaybedenlerin mağdur edilerek göstermelik cezalar ile insanların vicdanlarının yaralandığının altını çizdi.
“AKP iktidarı emeği bir maliyet unsuru olarak gördü, görmeye devam ediyor”
Soma’da yaşanan facia sonrasında geçen 11 yılda iş kazalarında 15 bin 600 kişinin hayatını kaybettiğini vurgulayan Taşçıer, AKP iktidarını işaret ederek iktidarın emeği maliyet unsuru olarak görmesini eleştirdi.
Taşçıer’ın mesajından öne çıkan ifadeler şu şekilde:
“13 Mayıs 2014’te Soma’da meydana gelen en büyük iş cinayetinin üzerinden 11 yıl geçti. Hayatını kaybeden 301 madenciyi saygı ve rahmetle anıyorum.
Ne yazık ki bu katliam göz göre işlendi.
29 Nisan 2014 tarihinde Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel Meclis kürsüsünden uyarmış ve “Soma’da maden ocaklarında sürekli patlamalar oluyor. O patlamalarda işçilerimizi kaybediyoruz. Sonuç: Yeni patlama, yeni ölümler.” demişti.
Soma’daki ihmallerin araştırılması için verdiğimiz önerge AKP’nin parmak çoğunluğuyla reddedilmişti. Tam 20 gün sonra Cumhuriyet tarihimizin en büyük iş cinayet cinayetini yaşadık.
Ne var ki, aradan geçen 11 yılda, bu büyük katliamın üzerindeki sis perdesi hâlâ kaldırılmadı. Davanın her aşamasında yargıya müdahale edildi. Failler siyasi irade tarafından alenen korunup kollandı.
“Göstermelik cezalar verildi”
Göstermelik cezalar vicdanları yaraladı. Yakınlarını kaybedenler tekrar tekrar mağdur edildi.
Adaleti sağlamakla yükümlü olanlar, ölenin değil de öldürenin yanında saf tutmayı alışkanlık haline getirerek, kurumsallaşmış bir cezasızlık rejimi inşa ettiler.
Soma Maden Faciası ve sonrasında yaşanan gelişmeler AKP iktidarının turnusol kâğıdıdır.
Soma’da 301 madencinin cansız bedenine 96 saatte ulaşabildi.
Sanık kamu görevlilerinin yargılanması 99 bin 360 saatte tamamlanabildi.
Ve neticede yitip giden her bir can karşılığında kamu görevlilerine 12’şer saat hapis cezası verildi.
Soma’dan bugüne, her iş cinayetinde yargının değil iktidarın konuştuğu; adaletin değil çıkar ilişkilerinin hüküm kurduğu bir tabloyla karşı karşıyayız.
11 yılda 15.600 kişi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. Başka bir ifadeyle Türkiye’de Soma’nın üzerine 52 Soma daha yaşandı ama tablo değişmedi.
2018’dan bugüne yani Tek adam rejiminde iş cinayetleri yüzde 61, ölümler yüzde 71 arttı.
Bu şartlarda 4-10 Mayıs tarihleri arasında 39’uncusu gerçekleştirilen İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası’nı geride bıraktık.
“İş sağlığında 1987’den bile gerideyiz”
Ne yazık ki, insan yaşamını ve sağlığını doğrudan ilgilendiren bir alanda, 1987’den bu yana tek bir adım ileri gidemedik.
Hastalığa doğru teşhis koymazsak, uygulanan tedavilerin de anlamı olmaz.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının yapısı defalarca değişti. Bakanlar değişti. Kanunlar değişti. Yönetmelikler, yönergeler, talimatlar, cezalar değişti.
Ama AKP iktidarının vurdumduymazlığı değişmedi! Çünkü çalışma hayatına baktıkları nokta sorunludur.
AKP, geride kalan 23 yılda, emeği maliyet unsuru olarak gören çarpık bakışını, kurumsallaştırmıştır.
“İş sağlığı ve güvenliği” diyerek işçiyi görünmez kılan, sorumluluğu anonimleştiren bir anlayışla, baştan yanlış tanı koymuştur.
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, AKP iktidarının çalışma hayatına bakışını net biçimde yansıtan yanlış ve piyasacı bir adımdır.”
“Türkiye işçilerin en fazla hayatını kaybettiği 9. ülke konumunda”
Uluslararası Çalışma Örgütü’ne göre Türkiye, 100.000 işçi başına 2459 yaralanmayla dünyanın en çok iş kazası yaşanan 11. ülkesidir.
Dahası, 100.000 işçi başına 6,3 ölümle, işçilerin en fazla hayatını kaybettiği 9. ülkedir.
TIKLAYIN – Soma Faciası nedir, neler yaşandı, yargı sürecinde neler yaşandı?