Gazeteci Timur Soykan‘ın yazısına göre; Hatay’da komşusunu öldürmekle suçlanan şüpheli, 3 ay sonra tahliye edildi ve kayıplara karıştı. Firari sanık 1 yıl 1 ay sonra polislerce yakalandı. Savcı, cinayet sanığını “5 gün sonra mahkemeye git, yoksa 6 bin 923 TL ceza ödersin” diyerek karakoldan serbest bıraktırdı.
Soykan’ın yazısı şöyle:
“5 Ocak 2024 günü akşam saatlerinde kuaförlük yapan 19 yaşındaki Muhammet Çeçen, Hatay’ın Erzin ilçesindeki evlerinin bulunduğu sokağa ailesinin otobüsünü park etti. Komşuları Akgök ailesi, otobüsün evlerinin önüne bırakılmasına tepki gösterdi ve kavga çıktı. Muhammet Çeçen elindeki sopa ile, küçük kardeşi B.Ç. ise yumruk atarak Akgök ailesinin oğlu 32 yaşındaki Aziz Akgök’ü yaraladı. Ailesi tarafından evin avlusuna götürülen Aziz Akgök daha sonra tekrar sokağa çıktı. İddiaya göre; hem Aziz Akgök’ün hem de B.Ç. ile Muhammet Çeçen’in elinde bıçaklar vardı. Bu kavgada B.Ç. bıçakla yaralandı, Aziz Akgök ise çok sayıda bıçak darbesiyle öldü.
(…)
25 Mayıs 2025 günü…
Altıncı duruşmadan iki gün önce, 1 yıl 1 aydır firari olan Muhammet Çeçen, Ankara’da polislerce yakalandı ve karakola götürüldü. Polisler, nöbetçi savcıyı telefonla arayarak haber verdi. Savcı, ‘kasten öldürme’ suçundan yargılanan kişiye 5 gün içinde savcılığa veya hakimliğe giderek ifade vermezse 6 bin 923 TL para cezası ödeyeceğinin tebliğ edilmesini ve serbest bırakılmasını söyledi.
Polisler, ‘Tebliğ-Tebellüğ ve Serbest Bırakma Tutanağı’ düzenleyip Muhammet Çeçen’e verdi ve “Gidebilirsin” dediler. Hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı olan ve 1 yıl 1 aydır firari cinayet sanığı elini kolunu sallayarak polis merkezinden çıktı ve evine gitti.
Tutanaklarda hata!
Serbest Bırakma Tutanağı’nda bir hata vardı. Muhammet Çeçen’in ‘İfadesinin alınmasına yönelik Dörtyol Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararıyla arandığı’ yazıyordu. Oysa sanık tutuklamaya yönelik kararla aranıyordu. Hatta aynı tutanakta ‘Kasten öldürme’ suçundan arandığı da yazılmıştı. Serbest Bırakma Tutanağı’na şu yasa maddesi de eklenmişti:
“İfadesi alınmak amacıyla düzenlenen yakalama emri üzerine mesai saatleri dışında yakalanan ve belirlenen tarihte yargı mercii önünde hazır bulunmayı taahhüt eden kişinin serbest bırakılması, Cumhuriyet savcısı tarafından emredilebilir. Bu hüküm her yakalama emri için ancak bir kez uygulanabilir. Taahhüdünü yerine getirmeyen kişiye, yakalanma emrinin düzenlendiği yer Cumhuriyet savcısı tarafından bin Türk Lirası idari para cezası verilir.”
Muhammet Çeçen istese yeniden kayıplara karışırdı. Müebbet hapsi istenen kişinin 6 bin 923 TL para cezası umurunda olmazdı. Belli ki yeniden tahliye umudu vardı ve yakalandıktan iki gün sonra 27 Mayıs 2025 günü Dörtyol Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki altıncı duruşmaya geldi. İfadesinde maktul Aziz Akgök’ü bıçaklamadığını, kardeşi B.Ç.’nin elinde bıçak gördüğünü ama Aziz’i bıçakladığı anı görmediğini anlattı. Tahliyesi ve beraatini istedi. Mahkeme, Muhammet Çeçen’i tutuklandı ve cezaevine gönderildi.”
Yazının tamamını okumak için tıklayın.