İZMİR – KHK ile ihraç edilen kamu emekçilerinin görevlerine geri dönmesi için yapılan oturma eyleminin 318’inci haftasında kamu emekçileri, “Bu düzen böyle gitmez, kazanacağız” diye seslendi.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İzmir Şubeler Platformu’nun, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilen kamu emekçilerinin işlerine iadesi talebiyle Karşıyaka çarşı girişinde düzenlediği oturma eylemini 318’inci haftasında sürdürdü. “İhraç tecrittir. Tecrit insan hakları ihlalidir. Hak ihlallerine hayır. İşimize geri döneceğiz” pankartı açılan açıklamaya birçok siyasi parti ve STK temsilcisi katıldı. Basın metnini 686 nolu KHK ile işinden ihraç edilen Caner Canlı okudu.
KHK’lılar, yalnızca işlerini kaybetmekle kalmadığını, aynı zamanda ekonomik, sosyal ve psikolojik anlamda büyük mağduriyet yaşadığını söyleyen Canlı, “Deprem kredilerden yararlanamamak, işyeri ruhsatı verilmemesi, banka hesaplarına bloke, İş-Kur kurslarına alınmama, mesleki sertifika ve lisansların ‘ömür boyu’ iptali, özel eğitim kurumlarında çalışamama, burs verilmemesi, sosyal yardımda ayrıcalık 2016 yılından bu yana 500 bin erkek ve 100 bin kadın olmak üzere. Yaklaşık 600 bin insanın gözaltına alındığı, 3 bine yakın çocuk ve bebeğin hapishane ile tanıştığı, OHAL dönemi sonrasında en az 130 KHK’lının intihar ettiği, 1.200’den fazla KHK’lının ise; iş kazası, stres, kanser gibi nedenlerleyaşamını yitirdiği bilinmektedir” dedi.
‘KAZANACAĞIZ’
7 Şubat 2017 gecesi 686 sayılı kararname ile ihraç edildiklerini anımsatan Canlı, “İhraçlardan sonra ilk önce banka kartlarımız ,yeşıl pasaportlarımız iptal edidi,emeklı sandığına bağlı olarak 25 seneden az çalışanların emeklı ıkramıyesi alması zaten engellenmişti. Sağlık hakkından yararlanmak için 100 günlük bir süre vardı ve 18 Mayıs 2017 tarihınde bu sürede bitti. İhraçtan üç gün sonra eshot öğretmen kartlarının da kullanıma kapatıldığını anladık. Yaşam devam ediyor, suç yok. Soruşturma yok.Mahkeme yok ama ihraçlar var. ‘Bu düzen böyle gitmez,haklıyız kazanacağız’ her yerde konumuz aynı. Bu arada dayanışma, örgütlenme ne demektir. Bir kere daha yaşamın içinde öğreniyoruz. Bu bir mücadele direnenlerin mücadelesi” diye konuştu.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***