Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında son günlerde açılan iki ayrı soruşturma nedeniyle bugün ifade verecek.
CHP’nin potansiyel cumhurbaşkanı adaylarından biri olan İmamoğlu ile ilgili yargıda çok sayıda dava ve soruşturma süreçleri söz konusu.
DW Türkçe’den Gülsen Solaker, İmamoğlu ile ilgili davalar ve soruşturmaları derledi.
Ahmak davası nedir, sonucu ne olabilir?
Kamuoyunda “ahmak davası” olarak bilinen ve İmamoğlu’na siyasi yasak getirilmesi sonucu doğurabilecek olan dava 2019’a kadar uzanıyor.
İmamoğlu, 30 Ekim 2019’da Fransa’nın Strasbourg kentinde düzenlenen bir kongrede 31 Mart 2019 seçimlerinin iptal edilmesini eleştirmiş; dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu buna karşı yaptığı açıklamada, “Avrupa Parlamentosu’na gidip Türkiye’yi şikayet eden ahmağa söylüyorum; bunun bedelini bu millet sana ödetecek” demişti.
Gazetecilerin Soylu’nun bu sözlerini hatırlattığı İmamoğlu ise “Ben lafa bakarım laf mı diye, bir de söyleyene bakarım adam mı diye. Tam da 31 Mart’ta seçimi iptal edenler ahmaktır, önce oraya bir odaklansın” yanıtını vermişti.
İmamoğlu’nun bu sözleri, her ne kadar seçimi iptal ettiren siyasi iradeye karşı söylediğini ifade etse de seçimleri iptal eden Yüksek Seçim Kurulu’nu (YSK) hedef aldığı gerekçesiyle mahkemeye taşındı.
Soylu’nun kendisini eleştirdiği konuşmada kendisine “ahmak” dediğine dikkat çeken İmamoğlu, “Ben de kendisine iade-i cevapla, karşılığını ona sundum. Dedim ki, siz seçimi iptal ettiniz, ahmak sizsiniz anlamında. Bunu ben Bakan’a söyledim ama Yüksek Seçim Kurulu’na böyle bir şeyde bulunmadım. Bunun da ifadesini verdim” demişti.
İmamoğlu hakkında İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 31 Mart 2019 tarihinde yapılan İBB başkanlığı seçiminin 6 Mayıs’ta iptal edildiği, yenilenen seçimde Ekrem İmamoğlu’nun seçildiği ve 4 Kasım tarihli basın açıklamasında YSK üyelerine hakaret ettiği öne sürüldü. İddianamede İmamoğlu’nun “kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen zincirleme hakaret” suçundan 1 yıl 3 ay 15 günden 4 yıl 1 aya kadar cezalandırılması istendi. Savcı, İmamoğlu hakkında ayrıca Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) “siyasi yasak” içeren 53’üncü maddesinin de uygulanmasını talep etti.
Davada 15 Aralık 2022’de karar çıktı. Mahkeme, İmamoğlu hakkında 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezasına hükmetti ve TCK’nın 53’üncü maddesi uyarınca “siyasi yasak” hükmünü uyguladı. Hâkim, Ekrem İmamoğlu’na verdiği cezada takdir indirimi yapmadı.
Savcılık kararın usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusu yaptı. Ayrıca İmamoğlu’nun avukatları da karara itiraz etti.
İmamoğlu’nun avukatlarının cezaya itirazı üzerine dosya İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 24. Ceza Dairesine geldi. Ancak daire henüz bir karar vermedi. İstinafın itirazı reddetmesi veya kabul etmesi şeklinde iki seçeneği var. Ayrıca İstinaf kendisi de duruşma yaparak davayı ele alabilir.
İmamoğlu’nun itirazı reddedilirse dosya bu kez Yargıtay 4. Ceza Dairesine gidecek. Yargıtay’ın kararı bozma veya onama yetkisi var. Karar bozulursa dava yerel mahkemede yeniden görülecek. Karar onanırsa İmamoğlu hakkındaki ceza kesinleşecek, belediye başkanlığı düşecek ve siyasi yasaklı hale gelecek.
Beylikdüzü döneminden kalma ihale davası
İmamoğlu’nun Beylikdüzü Belediye Başkanlığı (2014-2019) dönemindeki bir ihale nedeniyle açılan dava da halen Büyükçekmece 10. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülüyor.
İçişleri Bakanlığı’nın şikayetiyle 2023’te açılan davada İmamoğlu’nun 2015’teki bir ihaleye fesat karıştırdığı ileri sürülüyor. İmamoğlu’nun da aralarında bulunduğu yedi sanığın 3’er yıldan 7’şer yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması istenirken, İBB Başkanı’na siyasi yasak da talep ediliyor.
İmamoğlu suçlamaları reddederken, avukatları ilgili ihaleye dair Danıştay’ın lehte kararına rağmen davanın açıldığını vurguluyor. Bundan sonraki duruşma 11 Nisan 2025’te yapılacak.
Usulsüz harcamalar iddiasıyla soruşturma
İmamoğlu ile ilgili soruşturmalara Kasım 2024’te bir yenisi eklendi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) nezdindeki bazı etkinliklerde usulsüz harcama yapılarak kamu zararına yol açıldığı iddialarına ilişkin resen soruşturma başlattı.
Başsavcılık tarafından yapılan açıklamada “çeşitli haber siteleri ve sosyal paylaşım platformlarında İstanbul Büyükşehir Belediyesi nezdinde bir kısım etkinliklerle ilgili usulsüz harcama yapılarak kamu zararına yol açıldığı iddialarıyla ilgili İçişleri Bakanlığı müfettişleriyle koordineli olarak Cumhuriyet Başsavcılığımızca resen soruşturma başlatılmıştır” ifadeleri kullanıldı.
Ankara Büyükşehir Belediyesi için de başlatılan soruşturma için İmamoğlu şunları söylemişti:
“Bu operasyon keşke bir denetleme olsa ama bu operasyon hem medya hem siyasi kurum ve kuruluşlar üzerinden hem de yargı üzerinden yapıldı. Bu literatüre geçmiştir ve inşallah bir daha ülke gündemine gelmeyecek şekilde yaşanan bir yargı tacizidir. Emir ve talimatla yapıldığı nettir.”
Son 10 günde iki ayrı soruşturma
Siyasette tansiyon CHP’li belediyelere yönelik yargı kıskacı ile giderek tırmanırken, İmamoğlu için son 10 günde iki ayrı soruşturma daha açıldı.
İmamoğlu’nun 20 Ocak 2025’te katıldığı bir panelde İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’e yönelik sözleri soruşturmaya konu olmuştu.
İmamoğlu, başsavcı Gürlek hakkında şu ifadeleri kullanmıştı:
“Bak başsavcı sana söylüyorum. Sana hiçbir faydamız olmaz senin zihnin çürümüş de… Biz var ya senin evlatlarını bile bu muamelelerden kurtarmak için seni yöneten aklı bu milletin zihninden söküp atacağız. Bunu unutma. Söküp atacağız ki senin evlatlarının kapısına birileri dayanmasın, senin evlatlarını sabahın köründe evinden kimse almasın. Senin zihniyetinin içinden geçen yol ve yöntemleri bu memleketin her ortamından söküp atacağız ki senin dahi yuvana, çocuklarının geleceğine huzuru temin edelim. Bizim derdimiz bu.”
Bu sözlerin ardından Savcılık, “tehdit ve terörle mücadelede görev alan kişileri hedef göstermek” suçlamalarıyla soruşturma başlatmıştı.
Öte yandan 27 Ocak’ta da İmamoğlu için yeni bir soruşturma daha açıldı. İmamoğlu AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın tutuklanması üzerine yaptığı “Turpun büyüğü heybede” açıklamalarına atıfta bulunarak “Turpun Büyüğü” başlıklı bir basın toplantısı düzenlemişti.
İBB, Esenyurt ve Beşiktaş belediyeleri ile kendisi hakkında yürütülen bazı soruşturmalarda bilirkişi olarak büyük oranda aynı ismin varlığına dikkat çeken İmamoğlu hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı “bir kısım soruşturmalarda görevli bilirkişinin hedef gösterilmek suretiyle yargı görevi yapanın etkilemeye teşebbüs edilmesi” iddiasıyla soruşturma başlatmıştı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***