İmralı Adası’na giderek geçen hafta Abdullah Öcalan ile biraraya gelen DEM Parti heyetinin, dün MHP ile görüşmesinin ardından siyasi parti ziyaretleri sürecek. CHP’nin heyeti kabul edip etmeyeceği ise merak konusu. CHP kaynakları, görüşmeye ve görüşme şekline MYK’da karar verileceğini aktardı.
CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, AK Parti ve MHP’nin toplumun kaygılarını gidermesi gerektiğini söyledi.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi dün ziyaret eden Sırrı Süreyya Önder, Pervin Buldan ve Ahmet Türk’ten oluşan DEM Parti heyeti, TBMM’de grubu bulunan siyasi partilerle temasını sürdürüyor.
DEM Parti’den yapılan açıklamada, heyetin Pazartesi günü Gelecek Partisi, AK Parti ve Saadet Partisi ile Salı günü ise Yeniden Refah Partisi ve DEVA Partisi ile görüşeceği bildirildi. Heyet, AK Parti ziyaretinde Abdullah Güler Başkanlığındaki heyetle görüşecek. Diğer partilerle yapılacak görüşmeler ise genel başkan düzeyinde olacak.
CHP görüşmeyi tartışıyor
VOA Türkçe’nin edindiği bilgilere göre, CHP, Pazartesi günkü Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısından önce DEM Parti’ye randevu talebi konusunda geri dönüş yapmayacak.
CHP içinde “AK Parti’de genel başkan olarak İmralı heyetiyle Erdoğan görüşmezken, neden Türkiye’nin birinci partisi konumundaki CHP’nin görüşmesi genel başkan düzeyinde olsun?” görüşü gündemde.
Bu görüşün ortaya çıkma nedeni, İmralı heyetinde DEM Parti’nin eş genel başkanlar düzeyinde temsil edilmemesi, sadece iki milletvekili olarak Pervin Buldan ile Sırrı Süreyya Önder’in ve artık DEM Partili olmak dışında siyasi bir kimliği olmayan eski vekil Ahmet Türk’ün bulunması ve özellikle Erdoğan’ın bu heyetle görüşmeme tutumu. Dolayısıyla TBMM’de İmralı heyetiyle görüşmeyi, CHP adına grup başkanvekilleri düzeyinde gerçekleştirmek gerektiği yaklaşımı tartışılıyor.
Pazartesi günü yapılacak MYK toplantısında İmralı heyetiyle görüşme konusuna son şekli verilecek. CHP, MYK’dan görüşme kararı çıkarsa DEM Parti heyetiyle görüşmenin TBMM’de Salı günü grup toplantısından sonra ya da Çarşamba günü gerçekleşmesi bekleniyor.
CHP Milletvekili Tanrıkulu: “Vatandaşlar hem temkinli hem umutlu”
Öte yandan CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Diyarbakır’da düzenlediği basın toplantısında Kürt sorunu çevresinde yaşanan gelişmelere dikkat çekti. Tanrıkulu, MHP lideri Bahçeli’nin DEM partililerle tokalaşmasıyla başlayan süreci “adı konmamış bir süreç” olarak nitelendirdi. Tanrıkulu bu tespitini, “Korkudan mı ya da geçmişten gelen endişelerden dolayı mı adı konmayan görüşmeler vardı? O görüşmelerin nereye yürüyeceği belli değil” sözleriyle açıkladı.
Vatandaşların hem temkinli hem umutlu olduğunu belirten Tanrıkulu, geçmişteki deneyimler nedeniyle temkinli davrandıklarını söyledi. Önceki çözüm sürecinin heba edildiğini savunan Tanrıkulu, söylerini şöyle sürdürdü: “O zamandan bu zamana yaklaşık 12 yıl geçti. Başta Diyarbakır olmak üzere, bölgede yaşayanlar olarak nasıl kanlı bir sürecin oluştuğunu, nasıl öncesinden çok daha ağır travmaların oluştuğunu biliyoruz. Dolayısıyla bu süreçlerin başarısızlıkla sonuçlanmasının bedeli başta bölge insanları, bizler için olmak üzere, maliyeti her zaman çok fazla olmuştur.”
Tanrıkulu, son gelişmeler ışığında başlayan görüşmelerin evrileceği sürecin iyi kurgulanması gerektiğin ifade ederek sürecin, şeffaf ve azami mutabakatla yürütülmesi gerektiğini söyledi. Bu yöntemlerin izlenmesi halinde olası olumsuz durumda yaşanacak travmanın etkisinin az olacağını dile getiren Tanrıkulu, “Cumhuriyet Halk Partisi olarak henüz bir görüşme trafiği içerisinde değiliz. İlke olarak parlamentoda açık bir sürecin yanında olduğunu genel başkanımız ifade etti. Ama öncelikle bir bilgi ve fikir sahibi olmamız lazım “dedi.
Tanrıkulu, yapıcı, diyalogdan yana ve Türkiye’nin yararına bir süreçten yana tutum alacaklarını dile getirerek “Bunu parlamento çatısı altında ve dışında bu süreçten zarar görmüş bütün toplumsal kesimleri, kimliğini ve kişisel zararının manevi yıkımının ne olduğuna bakmaksızın ama tümünü de bu sürece katarak, ikna ederek, onların rızasını alarak, rızalarını üreterek çözüm konusunda üzerimize düşeni yapacağımızı ifade etmeliyiz” diye konuştu.
“Bahçeli’nin önerdiği yöntem değil ama yaptığı tespit çok değerli ve anlamlıydı”
MHP lideri Bahçeli’nin 1 Ekim’deki açıklamalarına dikkat çeken Tanrıkulu, “Önerdiği yöntem değil ama yaptığı tespit çok değerli ve anlamlıydı. Türkiye’nin bir toplumsal barışa olan ihtiyacına vurgu yaptı. Bugüne kadar barış kelimesini terörize etmiş, kriminal hale getirmiş bir siyasi söylemden barış vurgusu yapılmış olması çok değerli ve anlamlı” yorumunu yaptı.
Tanrıkulu, Türkiye’nin halen kendi dinamikleriyle meseleyi çözme imkanına sahip olduğuna dikkat çekti ve “Hepimizdeki ve ortalama yurttaşlığımızdaki muhalefette özellikle kaygı şudur. Erdoğan ve Sayın Bahçeli, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin siyasi gündemine göre bir süreç planlıyorlar. Nedir o siyasi gündem? Anayasa değişecek, yeniden adaylık yolu açılmak için böyle bir sürece ihtiyaç duydular. Dolayısıyla eğer öyle bir şey önlerinde olmasaydı belki böyle bir gündem de olmazdı. Bu konuda toplumu ikna etmek görevi bize değil, Adalet ve Kalkınma Partisi’ne düşüyor” dedi.