Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Neçirvan Barzani, Ankara’ya sürpriz bir ziyaret gerçekleştirerek, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, MİT Başkanı İbrahim Kalın ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüştü. Barzani’nin Türkiye’de yeni bir çözüm sürecinin tartışıldığı bugünlerde yaptığı ziyaretin, bu gelişmeyle bağlantılı olduğu öne sürülüyor.
IKBY’nin Salı akşam saatlerinde duyurduğu ziyaret bugün gerçekleşti. VOA Türkçe’nin bölgedeki kaynaklardan aldığı bilgilere Barzani’nin ziyareti önceden planlanmış ve programa alınmış bir ziyaret değildi.
Öğle saatlerinde Ankara’ya ulaşan Barzani önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı Beştepe’deki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde ziyaret etti. Basına kapalı gerçekleşen ziyaretle ilgili İletişim Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada görüşmede, Türkiye-Irak ilişkileri ve IKBY ile işbirliği üzerinde fikir alışverişinde bulunulduğu bildirildi.
Görüşmede bölgesel gelişmelerin de ele alındığına işaret edilen açıklamada şu bilgilere yer verildi:
“Cumhurbaşkanı Erdoğan görüşmede, 20 Ekim’de düzenlenecek IKBY parlamento seçimlerinin hayırlara vesile olması dileklerini ifade etti. Irak Türkmen Cephesi’nin de yarışacağı seçimlerin kapsayıcı bir anlayışla, barış ve huzur içinde gerçekleştirileceğine olan inancını dile getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, giderek artan İsrail saldırganlığının bölgeyi topyekün bir savaş alanına çevirme riskinin bulunduğunu, Türkiye’nin tüm bölgenin istikrar ve güvenliğine büyük önem atfettiğini, Irak makamlarının ülkeyi çatışmanın uzağında tutma gayretlerini takdirle karşıladığını ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kalkınma Yolu Projesi’nin tüm bölgenin ekonomik kalkınmasına, istikrarına ve kardeşliğine önemli katkı yapacağının, bu projenin IKBY’ye de her açıdan fayda sağlayacağının altını çizdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıca içinde bulunduğumuz bu sıkıntılı dönemde, tüm bölgenin huzur, refah ve iç barışına kasteden terör tehdidinin kalıcı olarak ortadan kaldırılmasına yönelik işbirliğinin kararlılıkla sürdürülmesi gerektiğini belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da dost ve kardeş Irak’ın ve Irak halkının daima yanında olacağını vurguladı.”
Barzani’nin görüşmeye ilişkin sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada ise, “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Ankara’da bir kez daha biraraya gelmekten büyük mutluluk duyuyorum. Görüşmelerimiz, bölgesel istikrarın artırılması ve Kürdistan Bölgesi, Irak ve Türkiye arasındaki bağların daha da güçlendirilmesi de dahil olmak üzere bir dizi konuyu kapsıyordu” bilgilerine yer verdi.
Barzani, Erdoğan’ın ardından Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Millî İstihbarat Teşkilâtı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın’la da bir araya geldi.
Ziyaretin gündemi yeni bir çözüm süreci mi?
Ziyaretin Türkiye’de yeni bir çözüm sürecinin konuşulduğu bugünlerde gerçekleşmesi nedeniyle, bu süreçte Barzani’nin de rol alacağı iddialarını gündeme getirdi. Bu iddiaları gazeteci Amberin Zaman sosyal medya hesabından gündeme getirdi. Zaman, Neçirvan Barzani’nin daha önce Suriye’de ana omurgasını YPG’nin oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri (SDG) komutanı Mazlum Abdi ile Türkiye arasında arabuluculuk yaptığını ancak Türkiye’nin katı tutumu nedeniyle başarılı olmadığını öne sürdü. Zaman, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda “Bu kez ortam çok farklı” görüşüne yer verdi.
VOA Türkçe bu iddiayı Erbil’deki yetkililere sordu. IKBY’deki yetkililer iddiayı ne doğruladı ne de yalanladı.
“Türkiye’nin Suriye Kürtleri’ne bakışında değişiklik olması sürpriz olmaz”
Merkezi Diyarbakır’da bulunan düşünce kuruluşu Dicle Toplumsal Araştırmalar Merkezi’nin (DİTAM) Başkan Yardımcısı Avukat Sedat Yurtdaş, VOA Türkçe’ye yaptığı açıklamada, Türkiye’nin Kürt meselesini öteleyerek bir yere varılamayacağını anladığını savundu. Yurtdaş, Ortadoğu’da yaşanan olağanüstü durum nedeniyle Türkiye’nin Kürt meselesini çözmek için aktör olabilecek, faktör olabilecek bütün imkanları sonuna kadar kullanma kararı olduğunu söyledi.
Neçirvan Barzani’nin de Kürt Bölgesel Yönetimi’nin de olası bir çözüm sürecinde önemli rol üstlenebileceğini ifade eden Yurtdaş, “Anayasal statüye sahip bir yönetimin temsilcisi olarak hem de önemli bir Kürt aktör olarak basına yansıyan bazı bilgilerde General Mazlum’la bir temas halinde olduğu ve Türkiye’yle de o konuda görüşmeler yapıldığı ancak bir denge sağlanamadığı söyleniyor. Tabii her gün yeni koşullar ortaya çıkıyor. Dün sağlanamamış olması bugün ya da yarın sağlanamayacağı anlamına gelmez. Türkiye hem Suriye’deki Kürt varlığını hem Irak Kürdistanı’ndaki Kürt varlığını hem de Türkiye’deki Kürt varlığını kaybedilmiş yüzyıla nazaran daha çok dikkate alan ve bunun için de ilişkiler geliştirmek zorunda olan bir noktada bulunuyor diyebilirim” dedi.
Türkiye’nin Suriye’deki Kürtler’e dair görüşünün değişmesinin sürpriz olmayacağını dile getiren Yurtdaş, “Oradaki statüye ilişkin Türkiye’nin görüş değişikliği bir sürpriz olmaz. Bu çerçevede Türkiye’deki Kürt meselesine bakışta da değişiklik sürpriz olmaz. İmralı’nın Öcalan’ın koşullarında bir değişiklik de sürpriz olmaz. Siyasette imkanlar da biraz tahterevalli gibidir. Şu anda siyasetin ağırlık merkezi de yükselip alçalan alanlarda hızla değiştiği için herkes bulunduğu konumu, Türkiye’de, Erdoğan yönetimi de dahil olmak üzere güçlendirmek durumunda” diye konuştu.
“Türkiye’nin Kürtler’le ilişkilerinde en önemli halka Irak Kürdistanı’dır”
Erbil’de yaşayan yazar ve siyasi analist Mustafa Şefik ise Türkiye’nin diğer ülkelerdeki Kürtler’le ilişkilerinde en önemli halkanın Irak Kürt Bölgesi olduğunu söyledi. İsrail’in Hamas ve Hizbullah’la yaşadığı çatışmaların ardından Irak ve Suriye’deki İran bağlantılı örgütlere yönelebileceği ve hatta İran’a doğrudan saldırabileceğini savunan Şefik, böylesi bir gelişmenin bölgedeki dengeleri değiştireceğini savundu.
Bölgenin yeniden dizayn edilme ihtimaline dikkat çeken Şefik, “Bu dizayn bütün tarafları ilgilendirir. Türkiye, İran, Arap ülkeleri ve özellikle de Kürtler. Kürtler çok önemli rol oynuyor. Bu saatten sonra özellikle Suriye en fazla dizayn edilecek ülke olacaktır ve Suriye’nin dizayn edilmesinde Kürtler önemli bir halka olacaktır. Benim gördüğüm ve bazı gözlemcilere göre en büyük ihtimal Suriye’nin bir federasyon olacak şekilde dizayn edilmesidir. Bu Türkiye için çok önemlidir. Bu Suriye’den çok Türkiye’yi ilgilendiriyor. Çünkü yeni bir Kürt bölgesi oluşması ve o bölgenin Irak Kürtleri gibi Türkiye’nin etkisi altında olmaması Türkiye için bir tehdit olabilir. Türkiye bunu kendi üzerine bir tehdit olarak görebilir. Türkiye kendini bölgenin dizayn edilmesine hazırlıyor. Bölgede yapılacak yeni dizaynda Türkiye’nin de söz sahibi olma isteği ve niyeti var” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin Kürtler’le kuracağı ilişkide en önemli halkanın Irak Kürt bölgesi, IKBY ve Barzani olacağını dile getiren Şefik, Türkiye’nin geç kaldığı görüşünde. Türkiye’nin yeni düzende rol almak için Kürtler’le ilişkilerini geliştirmek istediğini vurgulayan Şefik, şunları söyledi: “Türkiye’nin Kürtler üzerinde ilişki kuracağı en önemli halka Kürdistan bölgesi ve KDP ve Barzani’dir. Bana kalırsa biraz geç kaldı, biraz daha erken davranmalıydı. Türkiye’nin Kürdistan bölgesi ve Barzani ailesi ile ilişkileri iyiydi ancak Suriye’de, sert tutumu nedeniyle sorunun çözümünde biraz geç kalındı. Bana göre Neçirvan Barzani’nin ziyareti biraz buna bağlı. Kürt sorunu gibi karmaşık, ağır ve eski bir sorun bir iki görüşmede, konuşmada çözülmeyecektir ama çözüm zeminine hizmet edecektir.”