Belçika merkezli Solidarity with Others derneği, Varşova’da düzenlenen Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Konferansı’nda “Nefret söylemi ve bu bağlamda gençlerin bilinçlendirilmesi ile azınlıkların korunması” konulu bir panel düzenledi.
9 Ekim Çarşamba günü, 57 ülkenin temsilcilerinin katıldığı AGİT Konferansı’nda nefret söylemiyle mücadeleye dikkat çekmek için düzenlenen panelde moderatörlüğü Solidarity with Others derneğinden insan hakları avukatı Coşkun Yorulmaz yaparken konuşmacılardan The Maria Grzegorzewska Üniversitesi’nden araştırmacı Aneta Szarfenberg, “Nefret Söyleminden Kabul Söylemine-Anlatıları değiştirmenin yolu” başlıklı bir sunum yaptı.
Panelde ayrıca No Hate Speech Movement eğitmeni ve Hellenic Youth Participation Proje Koordinatörü Eleni Kardamitsi, “Nefret Söylemiyle Mücadelede Gençlerin Katılımı” konusunu ele alırken Never Again Association Proje Yöneticisi, nefret söylemiyle mücadele alanındaki çalışmaları nedeniyle ödüllendirilmiş bir akademisyen olan Anna Tatar ise “Sosyal Medyada Nefret Söylemi: Belgeleme ve Savunuculuk” ile ilgili araştırmalarını izleyiciler ile paylaştı.
Solidarity with Others derneğinden insan hakları avukatı Coşkun Yorulmaz, panelin başında Türkiye’de 15 Temmuz öncesi ve sonrasında bizzat maruz kaldığı nefret söylemlerinden örnekler verdi. Türkiye’deki hükümet tarafından iki otobüs dolusu polisin 3 ila 18 yaş arasındaki çocukların eğitim aldığı okula gönderildiğine, okulun emniyet güçleri ve halk tarafından basılmaya çalışıldığına dikkat çeken avukat sonraki süreçte de Gülen Hareketi ile ilgisi bulunduğu düşünülen yüz binlerce insanın birçok kez nefret söylemine maruz kaldığını belirtti.
Yorulmaz, “Türk hükümeti nefret söylemini kitlesel zulmü meşrulaştırmak ve Gülen hareketini halkın gözünde bir terör örgütüne dönüştürmek için bir araç olarak kullandı” dedi. Yaklaşık bir milyona yakın kovuşturma ve sayısız tutuklanmaya dikkat çekti.
— Solidarity with OTHERS (@OthersInfo) October 9, 2024
Aneta Szarfenberg, “Nefret Söyleminden Kabul Söylemine-Anlatıları değiştirmenin yolu” başlıklı sunumunda önyargılara dikkat çekerken stereotipleri kırmanın en başarılı yollarından biri, diğer gruplardan insanlarla doğrudan veya dolaylı temas kurmak olduğunu belirtti. Szarfenberg, “Toplumsal değişim mümkündür ancak bunun için toplumun sıradan bireylerinin harekete geçmesi gerekiyor” dedi.
Eleni Kardamitsi, yaptığı sunumda 2017 ile 2020 arasında AB üye ülkeleri arasında kayda geçen nefret söylemi eylemlerini yaklaşık yüzde 18 oranında arttığına dikkat çekti. Genç nüfusun AB populasyonunun önemli bir kısmını oluşturduğunu ve nefret söylemiyle mücadelede gençlerin katılımının gerekli olduğunu ifade eden Kardamitsi bunun için harekete geçerek kampanyalar başlatttıklarını belirtti.
Dr. Anna Tatar ise sosyal medya platformlarının kuralları uygulamakta yeterince sorumlu davranmamasından şikayet etti. Tatar, “Nefret içerikli içeriklerin bildirilmesine rağmen Facebook ve Twitter gibi platformlar kendi kurallarını uygulamakta başarısız oluyor. Sıradan kullanıcılar nefret söylemini bildirdikten sonra Facebook sadece %15’ini, Twitter ise sadece %8’ini kaldırdı. Resmi kanallar aracılığıyla olay büyütüldüğünde bile Facebook’ta içeriklerin sadece %70’i, Twitter’da ise sadece %11’i kaldırılmıştır. Mevcut düzenlemeler olması gerektiği gibi uygulanmıyor.” dedi. Tatar, bu platformların laftan öteye geçmesi ve kuralları uygulamaya başlaması gerektiğini belirtti.
Brüksel’de faaliyetlerini sürdüren Solidarity with OTHERS derneği, nefret söylemi üzerine önemli çalışmalar yapıyor. Hizmet Hareketi mensuplarını ötekileştirmek ve onlara yapılan zulmü meşrulaştırmak için kullanılan “FETÖ(!)” ifadesinin bir nefret söylemi olduğuna dikkat çekiyor.
Solidarity with OTHERS, AKP hükümetinin öncülüğünde yürütülen Hizmet Hareketi mensuplarına yönelik nefret söylemi, şiddete teşvik ve ayrımcılık konusunda farkındalık yaratmak ve şiddete teşvikle mücadele etmek için raporlar yayınlıyor, medyada kullanılan nefret söylemlerini kayda geçiriyor.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***