AMED – Pazarda alışverişinde temel ihtiyaçlarını dahi karşılamakta zorlanan yurttaşlar, ekonominin erken bir seçim ve iktidar değişikliğiyle düzelebileceğine işaret etti.
AKP-MHP’nin politikaları ekonomik krizi derinleştirirken, muhalefetten erken seçim çağrıları yapılıyor. Ekonomik krizin pençesindeki yurttaşların talebi de erken bir seçim. Amed’in Pasûr (Kulp) ilçesinde pazar alışverişine çıkan yurttaşlar, ekonominin iktidarın değişimiyle mümkün olabileceğine işaret etti.
Kış hazırlığı için pazarın yolunu tutan Fırat Türk, pahalılıktan dolayı ihtiyaçlarını karşılayamadıklarını söyleyerek, “Pazarda aldığımız en ezik sebze bile 20 TL’den aşağı değil ve bu fiyatlar üründen ürüne değişiyor, daha pahalıları da var. Bizim de maddi durumumuz bunları karşılamaya yetmiyor. 2 yıl öncesine kadar 5-6 TL’ye sebze alabiliyorduk. Şimdi her şey 3-4 kat fazla olmuş” dedi.
‘BÜTÇE SAVAŞA HARCANIYOR’
Krizin sebebi olarak iktidarı gösteren Türk, “İktidar bu gün her şeyi keyfine göre yapıyor. Maalesef bizim bilinçsiz insanlar hala ona oy verebiliyorlar. Ekonominin kötü olmasının bir diğer sebebi de bütçenin savaşa harcanması. Günde 10 tane uçak kalkıyor. Bir uçağın kalkışında harcanan para pazarda sabahtan akşama kadar çalışan insanların kazandığından daha fazladır” ifadelerini kullandı.
Ekonomin düzelmesinin koşulu olarak iktidarın değişikliğini gören Türk, “Bu ekonominin düzelebilmesi için iktidarın değişmesi gerekir. İktidar ilk başa geldiğinde bir dönem iyi davrandı. Meğer sadece kendi yerini hazırlıyormuş. Artık bu adam yerinde istediği gibi at koşturuyor. Seçim zamanı gelince bir dünya vaaz veriyor, seçim bittikten sonra hiçbir şey yapmıyor” diye konuştu.
‘ÇOCUKLARIMIN İHTİYAÇLARINI KAŞILAYAMIYORUM’
Pazara geldiği bin TL ile sadece 3-4 poşet sebze aldığını vurgulayan Hatun Çaçan, aldıkları sebze ve meyvelerin bir sonraki pazar alışverişine kadar dahi kendilerine yetmediğini söyledi. 9 çocuk annesi olduğunu söyleyen Çaçan, okulların da başlamasıyla çocuklarının ihtiyaçlarını karşılayamadığını altını çizerek, “Bu gün okulun istediği forma olarak kullanılan bir tişört 250-300 TL. Bunun dışında defteridir, kalemi, kitabı, harçlıkları ve kıyafetleri. Yani tüm bunları nasıl karşılayalım. Eşim çalışıp para getirebilmekten kaynaklı toplasan yılda 3 ay evde kalmıyor. Çocuklarıyla dahi zaman geçiremiyor, ama yine emeğinin karşılığını alamıyor” şeklinde konuştu.
‘TEDAVİ GÖREMİYORUM’
İhtiyaçlarını karşılayamadan pazardan döndüğünü ifade eden Hijen Şeker, “Bütçeleri silahlara harcıyorlar. Ve o silahlarla masum insanlar katlediliyor. Bu durum da fiyatların artmasına sebep oluyor” dedi.
Sağlık problemlerinden kaynaklı anne olamadığını söyleyen Şeker tedavi parasını karşılayamadığının altını çizerek, “Sağlıkta bile destek yok. Adım atıyorsun para istiyorlar. Hayatları para olmuş, parayı bırakın da bu insanlarının hayatına dokunun biraz. Her seferinde her şeye zam yapılıyor” diye belirtti.
Pazara alış-verişine gelen Garip Şah Aslan ekonomik şartların kötü olmasından kaynaklı maddi durumu kötü olan insanların alışveriş yapmakta zorlandığını söylerken, zenginlerin ise bu durumdan muaf olduğunu kaydetti. Şahin, şunları söyledi: “Eskiden 50 TL ile 4-5 kilo sebze alabiliyorduk ama şimdi 1 kilo ancak alabiliyoruz. Çocuklarımızı evlendireceğiz, evlendiremiyoruz. Para ‘yok’ diye çeyiz, ev, altın alınmıyor. Eşim 11 bin maaş alıyor aldığı maaşla kira, elektrik ve su faturalarını ödemeye çalışıyor. Yani aldığı para hiçbir şeye yetmiyor. Bizler barışın olmasıyla beraber ekonominin düzeleceğine inanıyoruz.”
‘HALK ALAMAYINCA ESNAF DA KAR EDEMİYOR’
İlçedeki 30 yıllık esnaf Samet Eren, ekonominin büyük bir hastalık haline geldiğini ifade ederek, alışverişe gelen yurttaşların sadece tezgâhlara bakıp, gittiğini söyleyerek, “Okulların açılmasıyla beraber aileler tamamen zorlanmaya başladı. Bunun beraberinde biz esnaflar da Sabah saat 08.00’de dükkânı açmamıza rağmen ürünlerin pahalı olmasından ve halkın alışveriş yapamamasından kaynaklı kar edemiyoruz” ifadelerini kullandı.
‘ALICI DA SATICI DA MAĞDUR’
Pazarcı esnafı Özgür Amaç, önceden 100 TL’ye 7-8 kilogram sebze alındığını, şimdi ise bu para ile bir kilogram sebze alınabildiğini ifade ederek, “Asgari ücret altında çalışanlar veya hiç çalışamayanlar var, bunları ihtiyaçlarını nasıl karşılayacak. Önceden gelip en az 5 kilogram sebze alanlar şuan gelip bir kilo alıyorlar. Bende eskiden aldığım domates kâsesinin oranına şuan çok daha az alıyorum. Poşetin bile kilogramı 50-60 TL olmuş. Kazandığım para devletin istediği vergiyi dahi karşılamıyor. Onun dışında da bizim yol masrafı da var. Yani anlayacağınız alıcıda satıcı da mağdur” şeklinde konuştu.
‘İKTİDARIN DEĞİŞMESİ GEREKİYOR’
Ekonominin kötü olmasının sebebinin savaş politikaları olduğunu ifade eden Amaç, şöyle devam etti: “Savaşlara harcanan paralar biz halkın cebinden kesiliyor. Bizden aldıkları parayla bizleri katlediyorlar. Şuan ki iktidarın halka yaptığı zulümden başka bir şey değil. Özünde Kürt halkı olmak üzere halkı bastırıyorlar. İktidarın değişmesi gerekir.”
Kendi köyünde ürettiği taze fasulyeyi pazara getirip, satan Şehmuz Kurban, sözlerini şöyle sürdürdü: “Fasulyenin kilogramı 40 TL’ye satıyoruz. İnsanların alım gücü olmadığından alamıyorlar. Yani para olsa bile paranın değeri kalmamış. Eskiden insanlar fazla alıyordu şuan ise 1 kilo alıyorlar. Bu durumda bizde kar edemiyoruz, insanlarda ihtiyaçlarını alamıyor. Baştaki ülkeyi bitirmiş. ‘Her şey benim elimde’ deyip ülkeyi bitirdi.”
Kurban, ekonominin düzelmesi için ise iktidarın değişmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
MA / Heval Önkol
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***