10Haber yazarı Erdal Sağlam, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 10 yıl vadeli dołar bazında tahvil ihracı için yabancı bankalara yetki vermesine ilişkin olarak, ”Bu yolla Hazine önümüzdeki 2 yıllık geri ödeme açısından rahatlamış olacak ama buna değer mi orası tartışmalı” dedi.
Amerikan Merkez Bankası’nın hamlesi sonrası dünyada faizlerin ve Türkiye’de de CDS primlerinin düşmeye başlayacağı bir dönemde bu kadar uzun vadeli borçlanmanın, kamu yararına olmadığı için eleştirildiğini söyleyen Sağlam, yazısında şunları söyledi:
”Aynı zamanda önümüzdeki iki yıl boyunca vadesi gelecek tahvillerin de 10 yıl vadeli tahville takası yapılacak. Bunun da yine ellerinde bu tahvillerden bulunduran yabancıların isteği üzerine gerçekleştiği tahmin ediliyor.
Hazine bu yılki 10 milyar dolarlık tahvil ihracı planının 7 milyar dolarını şimdiye kadar tamamladı. Plana göre 3 milyar dolarlık açık olmasına rağmen, 10 yıl vadeli borçlanmayla bu rakamın epey üstüne çıkılabileceği tahmin ediliyor. Bunun yanında takası yapılacak miktarın toplam ihraç rakamından düşüleceğini de hatırlatmak gerekiyor. Bu yolla Hazine önümüzdeki 2 yıllık geri ödeme açısından rahatlamış olacak ama buna değer mi orası tartışmalı.
Bence programın devam edeceğini inanan bir ekonomi yönetimi, Hazine’nin daha fazla maliyet ödemesine neden olan – nispeten- kolay bu yolu seçerken çok daha dikkatli olmalıydı. Programın yükünün sadece dar gelirli ve vatandaşa kaldığını söylerken, bunu sadece düşük maaş zamları için söylemiyoruz. Aynı zamanda Hazine’nin yani halkın yükünü, olması gerekenden daha fazla artırmak da dar ve sabit gelirlinin yükünü artırma anlamına geliyor.”
Yazının tamamını okumak için tıklayın