Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda yaklaşık 35 dakika süren konuşmasının büyük kısmını Gazze’ye ayırdı. Ateşkes çağrısını yineleyen ve İsrail’in durdurulması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, “Filistin halkıyla birlikte kendi vatandaşlarının canını tehlikeye atan katliam şebekesini durdurmak için daha neyi bekliyorsunuz” dedi.
Erdoğan, Filistin’i tanımayan devletlere de çağrıda bulunarak, “Bu kritik dönemde tarihin doğru tarafında yer alarak Filistin devletini bir an evvel tanımaya davet ediyorum” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Buradaki dostlarımın izlediği krizleri biz anbean yaşıyor ve yönetmeye çalışıyoruz. Gerilimin tam kalbindeki ülke lideri olarak sizlere hitap ediyorum. Atılan tarihi adımın Filistin’in BM üyeliği adına son dönem olmasını temenni ediyorum” ifadesini kullandı.
Son yıllarda BM’nin kuruluş misyonunu ifa etmekte yetersiz kaldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, teşkilatın giderek işlevsiz, hantal ve atıl bir yapıya dönüştüğünü söyledi. Erdoğan, BM Güvenlik Konseyi üyelerine seslenerek, “Gazze soykırımının önüne geçmek, bu zulme, bu barbarlığa ‘dur’ demek için daha neyi bekliyorsunuz?” dedi.
Erdoğan, 353 gündür devam eden savaşta İsrail’in saldırıları sonucunda Gazze’nin “dünyanın en büyük çocuk ve kadın mezarlığı” haline geldiğini, Gazze halkına yardım eli uzatılması gerektiğini vurguladı.
Erdoğan, 7 Ekim’den beri 41 bini aşkın Filistinli’nin hayatını kaybettiğini, çoğu çocuk 10 binden fazla Gazzeli’nin nerede olduğunu kimsenin bilmediğini, 172 gazetecinin ve 500’ü aşkın sağlık görevlisinin, 200’den fazla BM personelinin öldürüldüğünü belirterek şunları söyledi:
“Utanmadan tüm dünyaya buradan, bu kürsüden meydan okudular. BM atıl bir yapıya dönüşüyor. Uluslararası barış ve güvenliği 5 ülkenin keyfine bırakılmayacak kadar önemli görüyoruz. Bir lokma kuru ekmek, bir tas çorba bulamadığı için yüzlerce Gazzelli çocuk öldü, halen öldürülüyor. Gazze’de sadece çocuklar değil BM sistemi ölüyor, hakikat ölüyor. Batı’nın savunduğunu iddia ettiği değerler ölüyor. İnsanlığın daha adil bir dünyada yaşama umutları tek tek ölüyor. Buradan açık açık soruyorum. Ey insan hakları örgütleri, Gazze’dekiler, Batı Şeria’dakiler insan değil mi? Filistin’deki çocukların okuma, yaşama, sokakta oynama hakkı yok mu? Ey uluslararası basın kuruluşları, İsrail’in öldürdüğü gazeteciler sizin meslektaşınız değil mi? Ey BM Güvenlik Konseyi, Gazze soykırımının önüne geçmek, bu zulme, bu barbarlığa dur demek için daha neyi bekliyorsunuz? Filistin halkıyla birlikte kendi vatandaşlarının canını tehlikeye atan, siyasi ikbali için tüm bölgeyi savaşa sürükleyen katliam şebekesini durdurmak için daha neyi bekliyorsunuz.”