WAN – Wan’da artan maliyetlerden kaynaklı zor durumda olduklarını belirten besiciler, “Beslesek de satsak da zarar ediyoruz” dedi.
Wan’daki besiciler, artan gübre, yem ve saman fiyatları nedeniyle zor durumda. Girdi maliyetleri artarken, hayvan fiyatlarında ciddi bir değişiklik olmadı. Buna rağmen hayvan satışında da herhangi bir artış yaşanmadı. Besiciler, yaklaşan kış aylarına işaret ederek, “Satsak da beslesek de zarardayız” dedi.
‘ZARARDAYIZ’
Büyükbaş hayvan besicilerinden Nizam Coşkun, piyasanın durgun olduğunu söyledi. Artan fiyatlardan dert yanan Coşkun, “Geçen yıl bir torba kepek 150 TL iken bu yıl 280 TL’ye yükseldi. Türk parasının değeri kalmadı. Böyle giderse hayvancılığı bırakacağız” dedi. Coşkun, “Peynir ve süt bizden ucuz alınıyor. Ancak markette pahalı satılıyor. İki ay öncesinde iki buzağını 120 bin TL’ye sattım ancak şimdi 100 bin TL’ye gitmiyor” diye kaydetti.
Girdi maliyetlerinin çok zamlandığına dikkati çeken Hanzade Aslan, “Kepek, ot ve saman fiyatı çok yüksek. Bu nedenle hayvanı ucuz fiyata alsak da girdi maliyet fiyatı yüksek olduğu için zarar ediyoruz. Bu kadar pahalılığın nedeni yüksek enflasyondur. Yönetenler keyiflerine bakıyor, biz de burada sürünüyoruz” şeklinde konuştu.
‘SAVAŞ SÜRDÜKÇE KRİZ DE DEVAM EDECEK’
Nizamettin Kızıltaş, bir gün karda diğer gün zararda olduğunu söyledi. Kızıltaş, “Yem, arpa ve saman fiyatı çok yüksek. Et fiyatı ise düşük. Bizden 300 TL alıyorlar, markette 500 ile 600 TL’den satıyorlar. Hayvancılığı bitirdiler ve bunun nedeni dışardan gelen hayvandır. 5 yıldır hayvan piyasası düştü. Kimse hayvan alamayacak duruma geldi. Hayvan sahibi giderek borçlanıyor. Hayvan alan kişi de borçla alıyor. Yaz boyunca o kadar emek verdiğimiz hayvanı satamıyoruz. Biz o borcu nasıl ödeyeceğiz? Bu sorunun tek çözümü var o da dışarıdan hayvan getirmemektir. Eğer bu sorun çözülmezse 2 yıl sonra burada hayvan bulamazsınız” ifadelerini kullandı.
Hayrettin Bak, besicilerin zararda olduğunu söyledi. Bak, “Girdi maliyeti artığından dolayı Türkiye’de hayvancılık bitme noktasındadır. Nedeni sistemdir. Bu sistem değişmelidir. İktidardan umudum yok, değişmeden de bir çözüm olmaz” dedi.
Zorlu bir kış mevsiminin kendilerini beklediğini belirten Aziz Başaran, “Özellikle Serhat kışı çok sert geçiyor ve 5 ay çok zahmetli geçiyor. Fiyatlar neredeyse iki katına çıktı ve masraflarımız arttı. Bu kadar pahalılığın nedeni savaştır. Savaş sürdüğü sürece ekonomik kriz devam edecek. Tek bir yol var o da savaşın bitmesidir” dedi.
Salih İnce, 10 bin TL’ye aldığı bir hayvanı 11 bin TL’ye sattığını ve bu durumun kendisi için zarar olduğunu kaydetti. İnce, masraflar nedeniyle artık hayvancılık yapamayacak duruma geldiklerini dile getirdi.
‘SATSAM DA BESLESEM DE ZARARDAYIM’
Besiciler için zor bir dönemin başladığına dikkati çeken Erdal Poyraz, “2 ay önce bizden 350 TL’ye et alınırdı. Şuanda da aynı fiyat. Ancak yem fiyatı 500 TL iken şuan 700 TL’ye çıkmış durumda. Her şey zamlandı bir tek et zamlanmadı. Olan üreticiye oluyor ve arada yiyen de komisyonculardır. Tonu 6 bin TL’ye sattığım arpayı bugün 10 bin TL’ye alıyorum. Tüm zamların nedeni akaryakıttır. Daha önceki yıllarda bir araba kirası için 5-6 bin TL verirken, şuan aynı araba kirasına 20 bin TL veriyoruz. Gabar’da petrol çıkıyor diye açıklama yapıyorlar ama açıklamanın yapıldığı gün zam geliyor. Biz ne mazotun çıkarılmasını ne de mazotun zamlanmasını istiyoruz. Önümüz kış ve her şey pahalandı. Geçen yıl 20 büyükbaş hayvanım vardı ve kış ayları için 150 bin TL masraf ettim. Bu kış için ise 20 hayvan için bu fiyat 400 bin TL’ye varacak. Satarsam zarar ediyorum, beslesem de zarar ediyorum” şeklinde dert yandı.
Köy yakmaları sonrası kent merkezine yerleşerek hayvancılığa başladığını aktaran Hikmet Aslan, hayvancılık noktasında destek alamadıklarını söyledi. Aslan, “Yaşam, mazot ve gıda üzerine kurulu. Bu ikisi de aldı başına gidiyor. Devletin yandaşlarının dışardan getirdiği hayvanlar nedeniyle piyasa durgun. Bu pahalıkta kim hayvan besliyorsa zarar ediyor” dedi.
‘HÜKÜMET DEĞİŞMELİ’
Fesih Beyaztaş, “Piyasa çok durgun, var olan piyasa da borçla oluyor. Aylarca hayvan besliyorsun ancak aldığın fiyata satıyorsun. Her şeyin değeri katlansa da hayvanın değeri yerinde saydı. Türkiye ekonomisi çökmüş, böyle giderse düzelme de olmayacak” diye konuştu.
Halkta para olmadığı için hayvan piyasasının da kötü olduğunu söyleyen Şaban Aslan ise şunları söyledi: “10 gün önce 410 koyun getirdim ama hala satamadım. Kira için bir çift koyuna 500 TL gidiyor. Satamasak kışın bakmak zorundayız ve masrafı geçen yıla göre yarı yarıya artmış. Hayvanları 5 ay evde besleyeceğiz. Böyle giderse hayvancılık biter çünkü düzeleceğine dair bir umudum yok. Yeni bir hükümet gelirse belki bir düzelme olur ama eskisi gibi olmaz.”
MA / Mehmet Güleş
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***