ANKARA – HDK Ankara Emek Meclisi, üç işçinin iş cinayetine kurban gittiği inşaatın önünde açıklama yaparak sorumlunun iktidar olduğu belirtildi.
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Ankara Emek Meclisi, 2 Eylül tarihinde Ankara’nın Sincan ilçesinde dış cephe boyası yapılan inşaatta yaşanan iş kazasında hayatını kaybeden Çetin Buru (39), Volkan Buru (34) ve Mertcan Buru için açıklama yaptı. “Kaza değil cinayet, kader değil katliam” pankartının açıldığı açıklamada, “Patron öldürüyor, devlet onu koruyor” sloganı attı.
SEKİZ AYDA BİN 201 İŞÇİ ÖLDÜ
İş cinayetinin yaşandığı alanda açıklama yapan HDK Ankara Emek Meclisi Üyesi Yılmaz Yıldırımcı, özelleştirme, sendikasızlaştırma ve cezasızlık politikalarından kaynaklı işçi ölümlerinin katliama dönüştüğünü söyledi. Yıldırımcı, ISİG Meclisi’nin raporuna göre, Ağustos ayında en az 179 işçi, iş cinayetlerinde hayatını kaybettiğini, yılın ilk sekiz ayında ise en az bin 201 işçinin iş cinayetinde hayatını kaybettiği bilgisini paylaştı. Yıldırımcı en fazla iş cinayetinin ise inşaat alanında yaşandığına dikkat çekti.
‘EMNİYET KEMERİ TAKILI OLSAYDI…’
Görgü tanıklarının beyanlarına göre işçilerin emniyet kemeri takılı olması durumunda bu cinayetin yaşanmayabileceğini aktaran Yıldırımcı, “İş sağlığı ve güvenliği önlemlerini maliyet olarak gören işverenler, iş cinayetlerini kader diye dayatanlar, uyguladığı politikalarla ihmalkâr davranan siyasi irade bu cinayetlerin sorumlusudur” dedi.
DEM Parti Amed Milletvekili Sevilay Çelenk ise inşaatta herhangi bir koruma önleminin olmadığını hatırlattı. Var olan durumun çözüme kavuşturulmamış sorunların bir yansıması olduğunu belirten Çelenk, “Baktığınız zaman bütün sektörlerde iş cinayetleri var ama en fazla inşaat sektöründe görüyoruz. Bu inşaatlara ya da geçici mevsimlik işçi olarak çalışmaya gelenlere baktığımızda; yoğun bir Kürt nüfusu görüyorsunuz. Dolayısıyla bu iş cinayetleri ile çözümsüz savaş halinin ilişkisini görüyorsunuz. Barış olmadan güvenli bir çalışma hayatı mümkün değildir” dedi.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***