AMED – Xana Axpar ilçesinde pazar alışverişine çıkan yurttaşlar, geçim sıkıntısından dert yandı. Habip Kalkan, “Çürümeye başlamış sebze ve meyveleri alabiliyoruz. Gücümüz anca buna yetiyor” dedi.
Yurttaşların ucuz meyve ve sebze alabilmek için yöneldiği pazarlarda, fiyatlar cep yakıyor. Amed’in Xana Axpar (Çınar) ilçesinde her hafta kurulan pazarda alışveriş yapan yurttaşlar, geçmişle günümüzü kıyaslayarak, alışveriş poşetlerinin dolmadığına işaret etti.
‘HÜKÜMET DEĞİŞMELİ’
Pazar alışverişine çıkan Mahsun Kurt, artan fiyatlardan kaynaklı ekmek almakta dahi zorlandıklarını söyledi. Kurt, “Şartlar ve geçim çok zor. Bir ekmek 10 TL olmuş. Her ay elektrik ve su faturam bin liranın aşağısında gelmiyor. İnsanlar eskiden çalışarak yaptığı birikimlerle ev bile satın alabiliyordu. Şimdi çalışarak ev ihtiyaçlarımızı dahi doğru düzgün karşılayamıyoruz. Zar zor evimize ekmek götürüyoruz. Mevcut hükümet sadece çarkı kendi etrafında döndürüyor. Hırsızlığın olduğu yerde ekonomik anlamda ilerleme olmaz. Sadece yandaşların kazandığı bir hükümetle karşı karşıyayız. Hiçbir şekilde halkı düşünmüyorlar. Bu krizden çıkmak ve hırsızlığın ortadan kalkması için hükümetin değişmesi lazım. Ülkenin parasını tek bir yer yiyor, o da saraydır ve tek bir şahsiyettir” dedi.
‘SORUMLU ERDOĞAN’DIR’
Eve boş poşetlerle dönmek zorunda kaldığını söyleyen Refihe Çengi, “8 bin lira aylık alıyorum. 1 kilo domates şuan 30 lira. Yani pazara 3-4 bin lira ile bile gelince doğru düzgün hiçbir şey alamıyoruz. Kira, elektrik, su faturaları da var. 8 bin lira maaşla bu kadar ihtiyaç nasıl karşılansın. Ekonomiyi bu dereceye getiren Erdoğan’dır. Artık bu ekonomik sorunlarla ev geçindirme derdinden belim kırıldı” diye belirtti.
4 çocuk annesi Mesure Akyol, eşinin de engelli olduğunu ve bu nedenle geçim sıkıntısı yaşadıklarını ifade etti. Akyol, “Eşim engelli ve çocuklarımla eşime bakmak zorundayım. Pazara 150 lira ile geldim. Bu parayla ben ne alacağım? Pazardan veya çarşıdan aldığım hiçbir şey bize yetmiyor” dedi.
‘ÇÜRÜKLERİ ALIYORUZ’
Emekli maaşıyla geçimini sağlamaya çalıştığını söyleyen Habip Kalkan, “Kiralar 12 bin lira olmuş. Yaşanan krizden dolayı pazardan arda kalan, çürümeye başlamış bozuk sebze ve meyveleri alabiliyoruz. Çünkü gücümüz anca buna yetiyor. Artık zamlara yetişemiyoruz” diye konuştu.
Askeri Karaduman, fiyatlar nedeniyle pazarda ihtiyaçlarını karşılayamadıklarını ifade ederek, “Boğazımızdan kesip faturalara ödüyoruz” dedi.
ESNAF DA ŞİKAYETÇİ
Remziye Ektiren adlı çiftçi, emeğinin karşılığını alamadığını söyledi. Ektiren, “Emeğimizin karşılığını alamıyoruz çünkü mazot ve ilaç pahalı. Ancak ekmek parası çıkıyor. Eskiden bir evde tek kişi çalışırdı ve evin geçimini sağlardı. Şimdi ise evin bütün üyeleri çalışıyor yine de geçim sağlanamıyor. Pazarcılar olarak pahalıya alıp ucuza satıyoruz. Eskiden 7 TL’ye ürün alıp 10 TL’ye satardık. Ama şimdi evde yaptığımız ürünü bile istediğimiz fiyata satamıyoruz. Başkasının işini yapacağımıza kendi işimizi yapalım diyoruz ama bu durumda masraflarımız bile çıkmıyor. Eskiden fasulyenin kilosunu 5-10 TL’ye verirken bile kar kalıyordu. Ama şimdi kilosunu 35-40 TL’ye veriyoruz ve hiç kar etmiyoruz. Zaten kazandığımızı da elektrik, su ve mazota veriyoruz” şeklinde konuştu.
Pazarda kavun satan İsa Aydın, “Emeğimin karşılığını almak için kavunun kilosunu en az 25-30 liraya satmam gerekiyor. Çiftçi emek veriyor ama karını başkaları yiyor. Resmen sömürülüyoruz. Eskiden millet pazara gelip torba torba kavun alırdı ama şimdi bir iki tane alabiliyorlar. Çünkü millette para yok ve hiçbir şeye yetişemiyorlar” ifadelerini kullandı.
Ekonomik krizin nedeninin iktidar olduğunu söyleyen Aydın, “Zenginler daha çok zenginleşirken, fakir daha da fakirleşiyor. Her şeyden önce bu krizin düzelmesi için çalıp çırpmamaları lazım. Ortada adaletin olması gerekir. Eğer adalet yoksa hiçbir şey yok demektir. Türkiye’de ne adalet kalmış ne de denetleme mekanizması” tepkisinde bulundu.
MA / Heval Önkol
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***