Türkiye İşçi Partisi’nden (TİP) Hatay Mİlletvekili seçilen ancak vekilliği hukuksuzca düşürülen Can Atalay, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’a faks yolladı.
Gezi tutuklusu Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesine ilişkin Anayasa Mahkemesi (AYM) “Yok hükmündedir” kararının ardından Atalay, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’a yolladığı faksla “Anayasa Mahkemesinin sözü edilen son kararında hakkımda “kesinleşmiş bir mahkûmiyet kararının varlığını sürdürdüğünün kabulü de mümkün değildir” saptamasını, önemle dikkatinize sunmak isterim” dedi.
Atalay, “TBMM’nin itibarının ve hukukunun daha fazla zarar görmemesi için gerekli tüm tedbirlerin alınmasını, Anayasa Mahkemesinin açık kararları doğrultusunda öncelikle özlük haklarımın iadesi ve tesisi için gerekli tüm işlemlerin gerçekleştirilmesini Anayasa’nın 2., 138., 153., 158. maddeleri uyarınca talep ederim” ifadelerini kullandı.
Atalay, Kurtulmuş’a yolladığı faksta şu ifadelere yer verdi:
“Marmara (Silivri) Cezaevi’nden TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’a yolladığım faks metni;
Türkiye Büyük Millet Meclisi Sayın Başkanlığına
Anayasa Mahkemesinin 25.10.2023 günlü (Başvuru No: 2023 /53898) ve 21.12.2023 günlü (Başvuru No: 2023/9974) kararları ile seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı ile kişi hürriyeti ve güvenliği haklarımın ihlâl edildiğine karar verilmiştir.
ÖZLÜK HAKLARININ İADESİNİ İSTEDİ
Ayrıca, Anayasa Mahkemesinin sözü geçen 21.12.2023 günlü kararında Anayasa’nın 148. Maddesinde düzenlenen bireysel başvuru hakkımın da ihlâl edildiğine karar verilmiştir.
Her iki kararda da tespit edilen hak ihlâllerinin ortada kaldırılmasına yönelik olarak kararın bir örneğinin başvurucunun yeniden yargılanmasına başlanması, mahkûmiyet hükmünün infazının durdurulması, ceza infaz kurumundan tahliyesinin sağlanması ve yeniden yapılacak yargılamada durma kararı verilmesi hüküm altına alınmıştır.
Anayasa Mahkemesi, 01.08.2024 günlü Resmî Gazete’de yayınlanan kararı ile (22.02.2024 gün, 2024/43 Esas ve 2024/65 karar) Milletvekilliğinin fiili durum yaratılarak düşürülmeye çalışıldığını bu hususun yok hükmünde olduğunu tespit ederek, “hukuken var olmayan işlem ile ilgili karar verilmesine” yer olmadığına hükmetmiştir.
Anayasa Mahkemesinin sözü edilen son kararında hakkımda “kesinleşmiş bir mahkûmiyet kararının varlığını sürdürdüğünün kabulü de mümkün değildir” saptamasını, önemle dikkatinize sunmak isterim.
Özetle, açıklanan bu nedenlerle, TBMM’nin itibarının ve hukukunun daha fazla zarar görmemesi için gerekli tüm tedbirlerin alınmasını, Anayasa Mahkemesinin açık kararları doğrultusunda öncelikle özlük haklarımın iadesi ve tesisi için gerekli tüm işlemlerin gerçekleştirilmesini Anayasa’nın 2., 138., 153., 158. maddeleri uyarınca talep ederim.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***