Türkiye’nin Kuzey Kıbrıs’ta bulunan askeri gücü Türk Silahlı Kuvvetleri’nde görevli 22 yaşındaki Mehmet Eren Erdoğan’ın alkollü araç kullanırken çarptığı 26 yaşındaki Pakistan uyruklu Naveed Akbar hayatını kaybetti. TSK askeri Erdoğan’ın tutuklandığı yer ise tartışma konusu oldu.
Birgün yazarı Gözde Bedeloğlu, “TSK mensuplarının yargılanmasında tüm yetki KKTC (Kuzey Kıbrıs) mahkemelerindeyken sanık Erdoğan neden Türkiye’ye gönderildi?” sorusunu yönelti.
TSK askeri Mehmet Eren Erdoğan, olayın ardından polis merkezine götürüldü. Ancak mahkemeye çıkarılmadı. Onun yerine serbest bırakılarak Doğancı (Elia) köyündeki askeri birliğine teslim edildi. Aradan geçen beş güne rağmen Erdoğan’ın yargı önüne çıkarılmamasını protesto eden Akbar’ın ailesi, arkadaşları ve Kuzey Kıbrıs’ta okuyan yabancı uyruklu öğrenciler düzenledikleri yürüyüşle adalet çağrısı yaptı.
TÜRKİYE’DE TUTUKLANDI
Kazadan dokuz gün sonra açıklama yapan Türkiye Büyükelçisi Metin Feyzioğlu, Naveed Akbar’ı öldüren TSK mensubu Mehmet Eren Erdoğan’ın Türkiye’ye gönderilerek Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tutuklamaya sevk edildiğini ve Ankara Sulh Ceza Hakimliğince tutuklandığını söyledi.
Kıbrıs Türk Barolar Birliği İnsan Hakları Komitesi Başkanı Avukat Aslı Murat, soruşturması tamamlanmadan Erdoğan’ın apar topar Türkiye’ye gönderilmesinin, Kıbrıs’ta bazı kişilerin cezai sorumluluktan azade tutulduğuna dair soru işareti oluşturduğuna dikkat çekti.
‘NEDEN TÜRKİYE’YE GÖNDERİLDİ?’
Birgün yazarı Gözde Bedeloğlu, “Askerlik görevi dışında suç işleyen TSK mensuplarının yargılanmasında tüm yetki KKTC mahkemelerindeyken sanık Erdoğan neden Türkiye’ye gönderildi? İzaha muhtaç bir soru. Adli sürecin yeterince işletilmeyeceği veya konunun gözden kaçırılarak unutturulmaya çalışılacağına dair yaygın bir kanıdan da söz edilebilir elbette. Türkiye, dünyaya karşı KKTC’nin eşit ve egemen bir devlet olduğunu savunurken, Kıbrıs’ta suça karışmış kendi askerinin neden KKTC mahkemelerinde yargılanmasını istemez?” sorularını yöneltti.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***