Simon Wohlfahrt / AFP
Avrupa Komisyonu Çarşamba günü yaptığı açıklamada, AB üyesi ülkelerin önümüzdeki aylarda, 2026 yılı ortalarında yürürlüğe girecek olan sığınmacılara yönelik yeni düzenlemeyi nasıl uygulayacaklarına ilişkin planlar hazırlayacaklarını söyledi.
Komisyon Başkan Yardımcısı Margaritis Schinas, Avrupa Birliği’nin geçen ay kabul ettiği ve bloğun iltica ve göç yasalarında reform yapan yeni paktın uygulanmasıyla ilgili hazırlıklara başlandığını söyledi.
Schinas, Haziran 2026’da yürürlüğe girecek pakt için “binlerce sayfalık” karmaşık düzenleyici metinlerin hazırlanması gerekeceğini söyledi ve bunu “Herkül işi” bir görev olarak nitelendirdi.
Sığınmacılar için şartlar zorlaşıyor
Anlaşma uyarınca, bloğun iltica düzenlemeleri düzensiz göçmenler için daha sert hale gelecek, bu kişiler hızlandırılmış inceleme prosedürleriyle karşı karşıya kalacak ve iltica talebinde bulunmaya uygun bulunmayanların sınır dışı edilmeleri hızlandırılacak.
Sığınma talepleri oluşturulup incelenirken göçmenleri tutmak için yeni sınır merkezleri oluşturulacak.
Yeni kurallar ayrıca AB ülkelerinin İtalya ve Yunanistan gibi “ön cephe” ülkelerinden binlerce sığınmacıyı kabul etmelerini ya da bunun yerine baskı altındaki ülkelere para veya başka kaynaklar sağlamalarını gerektiriyor.
Komisyonun hazırladığı çalışma planı Perşembe günü Lüksemburg’da yapılacak bir toplantıda AB içişleri bakanlarına sunulacak. Üye devletler tarafından hazırlanan planların 12 Aralık’a kadar komisyona sunulması gerekiyor.
Johansson, AB’nin üye ülkelere paktın tedbirlerinin uygulanmasına yardımcı olmak üzere 3.6 milyar Euro sağlayacağını söyledi. Johansson, birçok ülkenin bu tedbirler üzerinde çalışmaya başladığını söyledi.
Bazı AB ülkeleri paktı yeterli bulmuyor
Aralarında İtalya, Yunanistan, Danimarka ve Çek Cumhuriyeti’nin de bulunduğu 15 ülke geçen ay komisyona bir mektup yazarak düzensiz göçmenlerin blok dışındaki ülkelere gönderilmesi için “yeni çözümler” çağrısında bulundu.
Ancak Schinas, İngiltere’nin sığınmacıları kabul etmek için Ruanda ile yaptığı türden bir anlaşmanın AB hukuku ve paktın hükümleri uyarınca işlemeyeceğini belirtti.
Ancak Schinas, AB’nin Tunus ve Mısır gibi bazı ülkelerle yaptığı ve AB fonları karşılığında göçmenlerin kendi topraklarından Avrupa’ya gidişini engelleme şartını içeren ortaklıkları savundu.