Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın CHP lideri Özgür Özel’le görüşmesi sonrası “Siyasette yumuşa dönemine girdik” yönünde yaptığı açıklama gündeme oturdu. Birgün yazarı Yaşar Aydın, iktidardan gelen “normalleşme” hamlesi için “Zaman kazanma, güç toplamak için kurgulanmış bir oyun planı mı yoksa çaresizlik mi?” sorusunu yöneltti.
“Erdoğan bizi neden öptü?” başlıklı yazısında Cumhurbaşkanı’nın yenilmiş gibi davranmadığına dikkat çeken Aydın, “Özel’le, Bahçeli’yle ve patronla, işçiyi aynı anda ikna edebilecekmiş gibi illüzyon yaratıyor” ifadelerini kullandı.
“Erdoğan’ın bir aydınlanma yaşayıp ülke gerçeklerini fark ettiğini düşünmüyorsak ‘neden şimdi?’ sorusunun mutlaka sorulması gerekir” diyen Aydın, bunun yanıtlarının neler olabileceğini şöyle sıraladı:
“Yenilginin yarattığı çöküşü gizlemek, gündem değiştirmek ve yeniden harekete geçmek için zaman kazanmak olabilir. MHP ortaklığından zararlı çıktığını ve yeni ittifakların zorunlu olduğunu düşünmüş olabilir. Bugüne kadar iktidarda kalmalarında önemli rol oynayan yerli/yabancı egemen güçler daha büyük ittifak modelleri konusunda ikna edici tavsiyelerde bulunmuş olabilir. Erdoğan, kendi iktidarı sonrasına dair geçiş planı konusunda /rejimde revizyonunu içerecek şekilde/ ikna olmuş ve şimdiden bunun yolu yapılıyor olabilir. Yani Erdoğan, yere çakılmaktansa paraşütle inmeyi tercih etti diye okuyabiliriz. Ya da tüm bu şıklar ve daha fazlası Erdoğan’ın masasında duruyor olayların gelişimine göre istediği yoldan devam edecek. Şu ana kadar izlediği politika hepsine uygun durumda.”
Görüşme talebinin her ne kadar CHP lideri Özel’den gelmiş olsa da gerek anlamı ve gündemi, gerekse de sonrasına dair izlenecek yolun belirlenmesinde Erdoğan cenahının baskın olduğunu söyleyen Aydın, “Ağır bir yenilgi almış, ortakları olmadan ayakta durma yetisini yitirmiş ve neredeyse siyasi yaşamının sonuna gelmiş bir figüre bir kez daha memleketin geleceğini emanet etmek çok akıl kârı bir iş değil. Üstelik o isim ülkeyi bu hale getiren kişiyse hiç değil” ifadelerini kullandı.
‘CHP’NİN PLANI NE?’
Bu noktada CHP’nin planının ne olduğunu soran Aydın, şöyle devam etti:
“Üzerine konuşulacak esas nokta seçim sonrası oluşan yeni duruma ilişkin birinci parti durumundaki CHP’nin yol haritasının olup olmadığı. Halkın verdiği destekle birlikte gösterdiği istikametin CHP tarafından nasıl bir politik programa dönüşeceğine dair referans kaynağı olacak elimizde net bir tutum belgesi yok. Genel başkanın değerlendirmeleri ve ülkede gelişen olaylara verdiği yanıtlardan okuma yapmaya çalışıyoruz. Erdoğan gibi devleti elinde bulunduran bir güce karşı muhalefet bundan daha fazlasına ihtiyaç duyacaktır.
Özellikle Erdoğan’la başlayan “müzakere” sürecinin muhalefeti toplumsal sorunlar karşısında refleks veremez, bir çeşit felç eden duruma düşürme tehlikesi her zaman var. Özellikle 7 Haziran seçimi sonrası AKP-CHP arasında sürdürülen trafiği hatırlayanlar için durum travma boyutunda.
Rüzgâr iktidarın karşısından sert esiyor. Soru basit: Muhalefet nerede konumlanacak, dümeni nereye kıracak? Bu sorunun yanıtını almak için çok uzun beklemeyeceğiz.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***