1) Refah’taki askeri saldırılarını ve Gazze’deki Filistinlilerin kısmen ya da tamamen fiziksel olarak yok olmasına yol açabilecek yaşam koşullarına neden olabilecek diğer eylemlerini derhal durdurması;
2) Acil olarak ihtiyaç duyulan temel ihtiyaçların ve insani yardımın engelsiz bir şekilde sağlanması için Refah sınır kapısını açık tutması;
3) Birleşmiş Milletler’in yetkili organları tarafından soykırım iddialarını araştırmak üzere görevlendirilen herhangi bir soruşturma komisyonunun, gerçekleri araştırma misyonunun veya diğer soruşturma organlarının Gazze Şeridi’ne engelsiz erişimini sağlamak için etkili tedbirler alması.
Netanyahu, UAD’nin Refah kararı sonrasında üst düzey bakanlar ve yetkililerle istişarede bulunacak
Başbakan Binyamin Netanyahu’nun ofisi, Uluslararası Adalet Divanı’nın İsrail’in Gazze’nin güneyindeki Refah kentine yönelik askeri operasyonuna ilişkin kararının ardından bir telefon görüşmesi yaparak üst düzey bakanlarla istişarede bulunacağını açıkladı.
Netanyahu, Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer, Adalet Bakanı Yariv Levin, Savunma Bakanı Yoav Gallant, Başsavcı Gali Baharav-Miara, Dışişleri Bakanı Israel Katz, Ulusal Güvenlik Danışmanı Tzachi Hanegbi ve diğer yetkililerle görüşecek. Duyuruda savaş kabinesi bakanları Benny Gantz veya Gadi Eisenkot’tan ise bahsedilmiyor.
Josep Borrell: AB, uluslararası hukukun üstünlüğü kurumlarını desteklemekle İsrail’i desteklemek arasında seçim yapmak zorunda
AB’nin Dış Politika Şefi Josep Borrell, UAD kararı üzerine yaptığı açıklamada, AB’nin uluslararası kurumlara verdiği destek ile İsrail’e verdiği destek arasında bir seçim yapması gerekeceğini söyledi.
Floransa’daki bir etkinlikte konuşan Borrell “Uluslararası Adalet Divanı’nın bugün verdiği karara cevap ne olacak, bizim tutumumuz ne olacak? Uluslararası hukukun üstünlüğü kurumlarına destek vermekle İsrail’e destek vermek arasında bir seçim yapmak zorunda kalacağız” ifadelerini kullandı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü: İsrail UAD’yi hiçe sayıyor
İnsan Hakları İzleme Örgütü’nden yapılan açıklamada (HRW), UAD’nin İsrail aleyhindeki kararının “Gazze’deki durumun ciddiyetini” gösterdiği ifade edildi.
Örgüt, BM yüksek mahkemesinin İsrail’e Refah’a saldırmayı durdurması ve sınır kapısını açması yönündeki talimatının ardından Filistinlilerin Gazze’de bir kıtlıkla karşı karşıya olduğunu hatırlattı.
HRW, “Yine de İsrail hükümeti, hayat kurtaran yardım ve hizmetlerin girişini engelleyerek Mahkeme’nin bağlayıcı emirlerini hiçe saymaya devam ediyor” ifadelerini kullandı.
Ürdün: ‘Mahkeme İsrail’in savaş suçlarını bir kez daha ortaya çıkardı
Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen Safadi, Mahkeme’nin Refah için verdiği ateşkes kararlarına değinerek, “Mahkeme İsrail’in Gazze’deki savaş suçlarını bir kez daha ortaya çıkardı. İsrail bir kez daha uluslararası hukuku küçümseyerek karşılık veriyor ve mahkemeye uymayı reddediyor. BM Güvenlik Konseyi sorumluluk almalı ve İsrail’in uluslararası hukukun uygulanmasındaki çifte standartlarına son vermeli” dedi.
Güney Afrika, kararı memnuniyetle karşıladı: Karar Fiili Ateşkes Çağrısı
Güney Afrika Uluslararası İlişkiler Bakanlığı Sözcüsü Zane Dangor, “Bu emir çığır açıcıdır, çünkü İsrail’in Gazze’nin herhangi bir bölgesindeki askeri eylemini durdurması ilk kez açıkça dile getiriliyor” dedi.
Dangor, BM Yüksek Mahkemesi’nin kararının “fiilen ateşkes çağrısı” olduğunu söyledi. “Mahkeme Bu çatışmanın ana tarafına, Filistin halkına karşı saldırgan eylemini sona erdirmesi emrini veriyor” ifadelerini kullandı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***