İsmailağa Cemaati’nin kurucu Mahmut Ustaosmanoğlu’nun oğlu Ahmet Ustaosmanoğlu, ‘Cübbeli Ahmet’ olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü’nün açıklamalarına yeni bir videoyla cevap verdi. Cübbeli Ahmet hakkında çok şey bildiğini, bugüne kadar konuşmadığını ve konuşmayacağını anlatan Ustaosmanoğlu, Cübbeli’nin cemaati bölmeye çalıştığını anlattı. Ustaosmanoğlu, “Kendisinin cemaatin başına geçmesi gerektiğini düşünüyordu. Cemaat’in yüzde 95’i bana ait diyordu. ‘Madem ki cemaatin yüzde 95’i bana ait o halde Efendi Hazretleri bana büyük haksızlık yaptı’ diyordu. Cübbeli hoca babamdan intikam almak mı istiyor? ” dedi.
“Bugüne kadar bu kadar olaylar cereyan etti ama bir kere ne sosyal medyada ne de herhangi bir ortamda Cübbeli Ahmet’in bize yapmış olduğu haksızlıkla ilgili tek kelime etmedim.” diyen Ahmet Ustaosmanoğlu, “Ne zaman ki babam söz konusu oldu, babama karşı yapılan bir yalan meselesi ortaya çıktı konuşmak mecburiyetinde kaldım.” dedi.
‘Cübbeli Ahmet’in bu şekilde davranmasının değişik sebepleri olduğunu, kendisini İsmailağa Cemaati’nin başına getirmediği için babasına kızgın olduğunu anlatan Ahmet Ustaosmanoğlu, Cübbeli’nin cemaati bölmek istediğini söyledi.
“Bunun değişik sebepleri var. Bu yapılan vukuatların değişik sebepleri var. Bunların neticesinde arzu edilen şeyin ne olduğunu ben çok iyi biliyorum. Ne için yapıldığını çok çok iyi biliyorum ama buna rağmen, bütün negatif pozisyonları bildiğim halde hakkında hiçbir kelime konuşmadım.” diyen Ahmet Ustaosmanoğlu, ardından şunları söyledi:
Babamın adına yalan uyduruyor
Bunu kendisi de itiraf ediyor zaten. Diyor ki ‘Falan Hocaefendi benim için şöyle şöyle dedi ama Ahmet (Ustaosmanoğlu) hocamız beni korudu.’ Gerçekten hakkında çok şeyler biliyorum ama hiç konuşmadım ve konuşmayacağım da…
Bu işi niye yaptı, bu uydurmayı bu yalanı niçin yaptı? Bana yüzüme karşı bu yalanı itiraf etmesinin sebeplerini ben araştırdım. Şöyle karar verdim; dedim ki babamı sevmediğine… Sevmiyor babamı. Hangi açıdan? Cemaatin lideri olması açısında babamı sevmediği kanaatine vardım. Çünkü söylemiş olduğu şu söz bunun için yeterli; “Bu cemaatin yüzde 95’i bana ait. Ben bu cemaati kimseye yedirmem.” demesi, lider olarak zaten kendisi babamı kabul etmiyor demektir.
Amacı cemaati parçalamak
Neden bunu yapıyor? Neticede şunu demek istiyor; “Madem ki cemaatin yüzde 95’i bana ait o halde Efendi Hazretleri bana büyük haksızlık yaptı. Bu kadar büyük bir cemaatin başına ben olmam gerekirken, başkasını benim yerime koyarak ahirete göçtü. Ben bu haksızlığa dayanamadığım için dedim ki ‘sen mi böyle yaparsın; ben de senin adına uydur bir yalanla senin cemaatini darmadağan edeceğim, böleceğim, parçalayacağım.”
Ve nitekim öyle olmuyor mu? Hepiniz bunun şahidisiniz ve bir şeyinde ben de kendi şeyinden sesinden şunu dinledim, “İkiye bölündüler şimdiden!” Ben kendi kulaklarımla duydum. Cemaat’in ikiye bölünmesi acaba ona ne kazandırmış oluyor? Babamdan böyle intikam almak istiyor ve babamdan intikam almanın şeklini ortaya koyuyor.
“Mehdi kısmını kendim kattım!”
Bir sohbetinde canlı yayında kullandığı şu söz sebebiyle kendisine gitmek zorunluluğunu duydum. O da şudur, “Biz Efendi Hazretleriyle anlaştık. Efendi Hazretleri buyurmuştu ki “Benden sonra rabıta artık Mehdiye kadar bana yapılacak.” (Cübbeli, Mahmut Ustaosmanoğlu’nun kendisine böyle dediğini iddia ediyor) Bunu duyunca ben de bunun yalan olduğunu bildiğim için kendisine sormak üzere evine gittim.
Sohbet esnasında ona şunu sordum; babamın böyle söylediğini iddia ediyorsun! Babamdan sonra kimsenin gelmeyeceğini, gelemeyeceğini ima etmeye çalışıyorsun. Bunu nereden çıkarttın? Şimdi Seyfettin Hoca’dan dinleyelim bana verdiği cevabı…
- Seyfettin Hoca: “Cübbeli Hocam da bunu anlatmaya başladı. Ben dedim ki “Hocam özür diliyorum… Bu olayı anlatmıştın, ben sizden dinledim ama burada Mehdi yoktu. Ben öyle deyince durdu bir an dedi ki, “Onu ben kattım!” Bunu deyince ben tabii dedim ‘hocam nasıl katarsınız, yani Efendi Hazretlerinin adına birşey uyduruyorsunuz? O zaman sizin öbür dediklerinize nasıl inanacağız yani?”
Ahmet Ustaosmanoğlu devam ediyor:
Bana ‘Mehdi’ye kadar olayını ben kattım’ dedi. Efendi Hazretleri böyle bir şey söylemedi. Bunun üzerine Seyfettin Hoca devreye girdi, söylediklerini söyledi.
Benim babam hepimizin de şeyhi, sizin de manevi babanız. Nedir yani babamdan (kendisini cemaatin başına getirmediği için) intikam almak mı istiyor diyorum. Niye bu şeyi uyduruyorsun? Bu lafla beraber ihvanı ikiye böldün, birçok insan medresesinden, cemaatinden koparılmayı çalış…
Efendi Hazretlerini sevdiğini iddia ediyor. Sevdiğini iddia eden insan cemaati kendine mal etmez. Cemaat babamın malıdır. Yani babam yapmıştır bu cemaati. Ömür boyu çalışmış, gece gündüz çalışarak bu cemaati oluşturmuştur. O cemaati kendine mal ediyor. O sevmediğini gösteren bir şeydir.
İkincisi aile efradına saldırıyor. Bana, benim çoluk çocuğuma, damatlara, torunlarıma, yeğenlerime saldırıyor. Zorun ne? Efendi Hazretlerini seven bir insan bunu yapar mı? Beni koruması gerekirken, benim aile efradımı koruması gerekirken…
Bu sebeple dedim ki artık bundan sonra bununla irtibatı keseceğiz. Bizimle bir alakası kalmayacak. Arkadaşlar da sağ olsunlar ittifakla dediler ki ‘doğru söylüyorsun’.
Hasan efendiyi baştan vekil olarak, şeyh olarak kabul ediyor; televizyonlarda ben kulaklarımla dinledim kabul ediyor. Şimdi ise ‘Halifedir, vekildir, yok şeyh falan değildir’ falan… Nedir bunun arkasında yatan şey? Bana göre bunun arkasında yatan şey, bu cemaatin bölünmesi gerektiğine inanan kesimlere maalesef malzeme oldu. Ve bunu bu şekilde yönlendirerek bize karşı kullanıyorlar.
NE OLMUŞTU?
İsmailağa Cemaati, Cübbeli Ahmet’in Mahmut Ustaosmanoğlu adına yalan uydurması sonrası geçtiğimiz hafta sosyal medya hesaplarından yaptığı açıklamayla Cübbeli Ahmet’le hiçbir bağlarının kalmadığını belirtmişti. Bunun üzerine Cübbeli Ahmetk, “Tarikat Hasan Efendi’nin tarikatı değildir ki beni ihraç etsin. Hasan Efendi nasıl Mahmud Efendi’nin müridiyse ben de Mahmud Efendi’nin müridiyim, mürit müridi nasıl ihraç edecek!” yanıtını vermişti.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***