ABD’de Özel Yetkili Savcı Robert Hur, Başkan Biden’ın evinden çıkan gizli belgeleri “bilerek” elinde tuttuğunu, ancak belgelerle ilgili detayları hatırlayamayacak kadar “hafızasının zayıf” olması nedeniyle Biden’a suçlamada bulunmayacağını açıkladı. Donald Trump ise konuyu ivedilikle gündemine aldı.
Amerika Birleşik Devletleri’nde Özel Yetkili Savcı Robert Hur, Başkan Joe Biden’ın evinden çıkan gizli belgelerle ilgili yürüttüğü soruşturma raporunu kamuoyuna açıkladı.
Hur, raporunda, Biden’ın elindeki gizli belgeleri isteyerek tuttuğunu, ancak soruşturmanın başından itibaren savcılıkla işbirliği yapması ve belgelerin öncesi ve sonrasına ilişkin birçok detayı hatırlayamaması gibi nedenlerden ötürü “iyi halden” dolayı kendisine bir suçlamada bulunmayacaklarını dile getirdi.
Yoğun bir seçim kampanyası yürüten eski Başkan Donald Trump’ın, Joe Biden raporunu gündemine alması ise uzun sürmedi.
Konu zaten son iki yıldır Trump’ın özel ilgi alanlarından biri. Zira eski başkan kendi elindeki belgelerle ilgili federal suçlamalarla karşı karşıya.
Trump, kampanya konuşmalarında ve sosyal medya paylaşımlarında devamlı olarak kendi durumunu Biden’ınki ile karşılaştırıyor.
Rakibinin elindeki belgeleri kendisininkinden “daha büyük ölçekli” ve “daha önemli” diye nitelendiriyor.
Robert Hur’un kamuoyuna açıkladığı raporunu değerlendiren Trump, “Biden Belgeleri Davası benimkinden 100 kat daha ağır. Ben yanlış bir şey yapmadım ve çok daha fazla işbirliği yaptım. Biden’ın yaptığı ise ağır suç teşkil ediyor. Elinde benden 50 kat daha fazla, 50 yıllık belge var ve bunları bilerek sakladı. Başkanlık Kayıtları Yasası kapsamındaydım, Gizli Servis her zaman etrafımdaydı ve GSA belgeleri teslim etti.” değerlendirmesinde bulundu.
Amerikalı bazı analistlere göre, Hur’un raporu yayımlanmamış olsa bile bu iddiaların yanlış olduğu aşikar.
Bununla birlilkte rapor, iki başkanın durumunu, Trump’ın aleyhine olacak şekilde özetliyor.
Karşılaştırmalar, Hur’un, Joe Biden’ın davasında neden suçlama yöneltmediğini açıkladığı sırada yapıldı.
Raporda, “Sayın Trump’a yönelik cezai suçlamaları değerlendirmek bizim görevimiz değil, ancak Sayın Trump’ın davası ile Sayın Biden’ınki arasındaki önemli farklar olduğu açık. Sayın Biden ile ilgili kanıtların aksine, Sayın Donald Trump’ın iddianamesinde yer alan iddialar, kanıtlanmaları halinde, ciddi ağırlaştırıcı unsurlar teşkil edecektir.” deniliyor.
“En önemli kısmı da” diye devam eden Özel Yetkili Savcı Robert Hur’un raporunda, “Gizli belgeleri iade etmesi ve kovuşturmadan kaçınması için birçok fırsat verilmesine rağmen, Trump’ın tam tersini yaptığı iddia ediliyor. İddianameye göre, sadece belgeleri aylarca iade etmeyi reddetmekle kalmadı, aynı zamanda kanıtları yok etmek ve sonrasında bu konuda yalan söylemek için başkalarını görevlendirerek adaleti engelledi.” ifadelerine yer veriliyor. Keza raporda, bunun aksine, Biden’ın tam bir işbirliği yaptığına işaret ediliyor.
Hukuk yorumcularına göre Hur, iddialarında ‘dikkatli bir dil’ kullanıyor. Ancak iddialarını destekleyen kanıtlar sağlam. Trump davasıyla ilgili şu ana kadar anlaşılanlar, ABD hükümetinin belgeleri geri almak için aylarca çaba sarf ettiği ve Trump cephesinin de aylar süren ayak sürüme ya da eksik yanıtlar verdiğini yönünde. Haziran 2022’de avukatları, üzerinde ‘gizli’ ibaresi bulunan tüm belgelerin hükümete iade edildiğini bildirmişti. Oysa bundan sadece ay sonra Federal Soruşturma Bürosu (FBI), Trump’ın Florida’daki malikanesinde yaptığı aramada 100’den fazla materyal bulmuştu.
Hur’un notlarında, meselenin Trump’ın elindeki belgelerden ziyade hükümetin taleplerine yanıt vermemesiyle ilgili olduğu yer alıyor.
Yorumculara göre Trump’ın belgeleri birileriyle paylaştığı ya da kanıtları gizlemeye çalıştığı iddiaları ‘pastanın üzerindeki krema’ kısmı.
Biden’dan Hur’un raporuna tepki: Hafızam iyi durumda
Başkan Biden, Özel Yetkili Savcı Robert Hur’a, “hafızası ve yaşlılığıyla ilgili asılsız ithamda bulunduğu” gerekçesiyle tepki gösterdi.
Evinden çıkan gizli belgelerle ilgili en başından itibaren savcılıkla işbirliği yaptığını, ilgili dosyaların çoğunu kendisinin değil görevlilerin taşıdığını ve gizli dosyaları kasıtlı olarak elinde tutmadığını savunan Biden, “Raporda bana yönelik hiçbir suçlama yapılmadı, doğrusu da buydu.” dedi.
Öte yandan aynı raporda kendi hafızasına ve yaşına ilişkin metne işlenen bazı ifadelerden rahatsız olduğunu vurgulayan Biden, kendisinin akıl sağlığının ve hafızasının gayet iyi durumda olduğunu savundu.
“Bana hafızası iyi değil demiş, hafızam iyi durumda. Oğlumun ölüm yılını hatırlamadığım belirtilmiş, buna nasıl cüret ederler, kim bunu unutabilir.” şeklinde konuşan Biden, savcı Hur’un raporundaki bu tür ifadelerin doğru olmadığını belirtti.
Mısır lideri Sisi için “Meksika Devlet Başkanı” dedi
Ancak peş peşe hafızasının iyi durumda olduğunu tekrar eden Biden’ın, bu cümlelerinden birkaç dakika sonra Gazze ile ilgili bir soruya yanıt verirken, Mısır lideri Abdulfettah el Sisi ile yaptığı görüşmelere atıfla “Meksika Devlet Başkanı Sisi ile görüştüm” demesi Amerikan kamuoyunda gündem oldu.
Bu arada Hur’un raporunda Biden’a yönelik suçlama olmamasına rağmen raporda yer alan ve kendisinin hafızasının başkanlık yapmaya elverişli olup olmadığına ilişkin tartışmaları alevlendirmesi beklenen ifadeler Amerikan medyasının da dikkatini çekiyor.
Şu anda 81 yaşında olan Joe Biden, kasım ayında yapılacak başkanlık seçimlerinde yeniden aday oldu.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***