(Serbest Görüş) – Piyasada bulunamayan ilaç sorunu sürerken, döviz endekslenen ilaç fiyatlarında kamunun baz aldığı avro kuruna yapılan son zamlar da ilaç tekellerini memnun etmedi. Bu kez de Novartis, aralarında göz damlası, göz tansiyonu, astım, KOAH, epilepsi, migren, parkinson ve Alzheimer gibi 14 ilacının satışını “ürünlerin stokları bulunmadığı” gerekçesiyle Ocak itibariyle sonlandırdığını açıkladı. Eczacılar, satışı yapılmayacak ilaçların bazılarının eşdeğerlerinin de olmadığını anımsatarak “Hasta, ilacını piyasada bulamayınca ne yapacak? İlaçta tasarruf olmaz. İlaç fiyatlandırma sistemi acilen değiştirilmeli, sistem tamamen tıkanmış durumda” dedi.
Ağustos 2023’te İsviçre kökenli Roche firması organ nakli hastalarında kullanılan ilacını artık Türkiye’ye getirmeyeceğini ilan etmişti. Bu kez de yine İsviçre merkezli Novartis, ilaç depolarına gönderdiği yazıda “Aşağıda isimleri belirtilen ürünlerimizin satışları Aralık 2023 itirabiyle tamamen sonlandırılmıştır. Novartis Türkiye olarak bahsi geçen ürünlerin stokları bulunmadığı için 1 Ocak 2024 tarihinden itibaren karşılanmayacaktır. Konu hakkında Sağlık Bakanlığı ve ilgili resmi kurumlan tarafımızca bilgilendirilmiştir. Adı geçen ürünler hakkında sipariş vermemeniz konusunda bilginizi ve desteğinizi rica ederiz” denildi.
İlaç kuruyla, reel kur makası açıldı, yabancı firmalar ilaçlarını Türkiye’den çekmeye başladı
Kur artışı çare olmadı, depolar eczanelere ilaç vermiyor
TİCARİ KURULUŞLAR
İlaç firmalarının birer birer Türkiye’den çekildiğini vurgulayan Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Eczacı Nurten Saydan, “İlaç firmaları ticari kuruluşlar olup kazanmadıkları hiçbir ürünü ne ithal ederler ne de üretirler. Tüm ilaçların bulunabilir olması için fiyatlandırma konusunda yaşanan sorun bir an önce giderilmeli. Bakanlıkça ilaç fiyatlandırmasında belirlenen Avro kuru bugün hala reel kurun ancak yüzde 50’sine erişebilmiş durumdadır. Netice olarak birçok ilaç bulunmamaya ve ‘yok’ta olmaya devam etmekte, ithal edilen ürünler ithal edilmemekte, yeni çıkan, tedaviye yeni verilen ilaçlar ülkemize getirilmemektedir” dedi. Saydan, özetle şöyle devam etti: “İlaçta bugün için uygulanmakta olan Avro kuru 17,54 TL olarak belirlenmiş olup reel Euro kuru olan 32 TL’nin yarısı kadar olan bu fiyatlandırma sistemi ilaçların piyasada bulunurluğuna olumsuz etki etmektedir. Özellikle ithal ilaçlarda ciddi sorun yaşanmaktadır. Bu sorunları aşmak için de bulabildiğimiz kadarıyla yerli üretilen eşdeğer ilaçları hastalarımıza sunuyoruz ancak bu alanda da maalesef sıkıntılar yaşıyoruz. Yerli ilacın desteklenmesi, ilaçların yerli ya da ithal olsun bulunabilir olması önemli. Ekonomik gerçeklikten uzak fiyat düzenlemeleri yüzünden üretimden vazgeçilen her ilaç için bulunabilir ve ulaşılabilir olması gerekir. Diğer yandan hammadde, ambalaj ve diğer girdilerin de dövize endeksli olması yerli üreticilerimizi de olumsuz etkilemektedir.”
HEPSİNİN MUADİLİ YOK
İstanbul Eczacı Odası Başkanı Pınar Şeker Özcan ise ilaç firmalarının globaldaki fiyatından daha ucuza ilaç vermemek için Türkiye piyasasından yavaş yavaş çekilmeye başladığını belirterek “Yaşananlar İlaç Fiyat Kararnamesi’nin birer sonucu. Bu nedenle firmalar Türkiye’den çıkmayı tercih edebiliyorlar” dedi. Stokları bittiği için satışı durdurulan son ilaçların bazılarının muadillerinin de olmadığını vurgulayan Özcan “Örneğin Roche firmasının getirmeyeceğini açıkladığı organ nakli ilacının muadilileri vardı ancak Novartis’in satışını durdurduğu bir parkinson ilacının muadili piyasada yok” değerlendirmesini yaptı. Özcan, sözlerini şöyle sürdürdü: “İlaçtan tasarruf olmaz. Stoklar bitince bu ilaçlar piyasada olmayacak. Bu durum şuna da yol açabilir. Hasta ilacını bulamayınca yerine koyabileceği bir tedavi varsa yeniden hastaneye gitmesi gerekir. Hastanelerin durumu ortada. Bu da bir yüke de neden olacak. Sistem kilit durumda. İlaç fiyat kararnamesinden vazgeçilmeli.”
ABA ALTINDAN SOPA
Eczacı Erdal Kart ise ilaç firmalarının ‘stoklar bitti’, ‘hammadde sorunu yaşanıyor’ gibi gerekçelerle piyasadan çekildiğini ve çekilmeye devam edeceğini belirterek “Bu firmalar ne ilk ne de son olacak” dedi. Kart, şunları söyledi: “Satışı yapılmayacak alzheimer, parkinson ve epilepside kullanılan 3-4 ilacın muadili yok. Birkaç ilacın ise muadili bile üretilmiyor. Firma ürün stoğunu gerekçe gösteriyor ama bunlar aslında aba altından sopa göstermektir. Ana etmen Türkiye’nin şuan mevcut uyguladığı ilaç politikasıdır. Firmaların kârlılığı düştüğü için ürün vermek istemiyor.”
NOVARTİS’TEN AÇIKLAMA
Novartis Türkiye, 14 kalem ilacını satışını durdurma kararına ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Şirketten yapılan açıklamada, “Mevcut ekonomik koşullara ve kur farklarına bağlı olarak ürünlerimizin bazı formlarının pazara sunumunu durdurmak zorunda kaldık” ifadelerine yer verildi.
Açıklamada, “Yaşanan süreçte karşılaşılan problemler ülkemiz sağlık otoriteleri ile paylaşılmış, ilgili başvurular yapılmış ve nihayetinde bahsi geçen ürünlerimizin tedariğinin devam ettirilemeyeceği bilgisi 4 Nisan 2023 tarihinde yetkili devlet kurumlarına iletilmiştir” bilgisi paylaşıldı.
Novartis Türkiye’den yapılan açıklama şöyle: “Novartis Türkiye olarak, ülkemizde 60 yılı aşkın süredir hastaların yaşamına değer katma misyonumuzla çalışıyor; yenilikçi ürün ve tedavilerin hastalara erişimi için faaliyetlerimizi aralıksız sürdürüyoruz.
Bu misyonumuz doğrultusunda, Novartis Türkiye olarak hasta ve hasta yakınlarının ihtiyaç duyduklara ilaca erişimi sürecinde mağduriyet yaşamaması birincil önceliğimizdir.
Exelon, Trileptal ve Desferal isimli ürünlerimizin ülkemizdeki fiyatlarına bağlı olarak uzun süredir ciddi sıkıntılar yaşamaktayız. Geçen yıllar içerisinde yaşanan tüm sıkıntılara rağmen ürünlerimizin Türkiye’ye teminini devam ettirmiş olmakla birlikte, üzülerek belirtmek isteriz ki mevcut ekonomik koşullara ve kur farklarına bağlı olarak ürünlerimizin bazı formlarının pazara sunumunu durdurmak zorunda kaldık.
Transdermal Flaster, Kapsül ve Oral Solüsyon formlarında piyasaya sunulan Exelon’un Transdermal Flaster ambalajlarının teminini Ağustos 2023’ten itibaren; Film Kaplı Tablet ve Oral Solüsyon formlarında piyasaya sunulan Trileptal’in Film Kaplı Tablet ambalajlarının teminini Temmuz 2023’ten; Desferal’in teminini ise Şubat 2024’ten itibaren olmak üzere devam ettirememekteyiz. Ürünlerimizin bahsi geçen diğer ambalajlarının piyasaya arzını ise sürdürmekteyiz.
Novartis olarak hasta ve hasta yakınlarının mağduriyet yaşamaması birincil önceliğimizdir. Bu kararı alırken, alternatif tedavilerin mevcut olması ve/veya ürünlerimizin farklı formlarının erişimde kalması bizim için önemli bir kriter olmuştur. Yaşanan süreçte karşılaşılan problemler ülkemiz sağlık otoriteleri ile paylaşılmış, ilgili başvurular yapılmış ve nihayetinde bahsi geçen ürünlerimizin tedariğinin devam ettirilemeyeceği bilgisi 4 Nisan 2023 tarihinde yetkili devlet kurumlarına iletilmiştir.
Bu noktada, söz konusu ilaçları kullanan hastaların tedavi süreçlerinde herhangi bir aksama yaşamamaları için ilgili tedavi alanında Türkiye pazarında alternatif tedavi yöntemlerinin mevcut olduğunu tekrar bilgilerinize sunar, tedavi protokolünün düzenlenmesi için hastaların hekimleriyle işbirliği içinde ilerlemesinin en doğru yol olduğunu paylaşmak isteriz.
Novartis Türkiye olarak, hasta ve hasta yakınlarının yaşamlarına değer katma misyonumuzla, bugüne dek olduğu gibi bundan sonra da tüm paydaşlarımızla işbirliği ve iletişim halinde ülkemizdeki çalışmalarımıza devam edeceğimizi bilgilerinize sunarız.”
TURKİSHPOST GÜNDEME GETİRMİŞTİ
TurkishPost, 22 Ocak 2023 tarihli Mercan Bulut İmzalı haberinde “Sağlık Bakanlığı ile ilaç firmaları arasındaki kur kavgası vatandaşı mağdur etti. İlaç firmaları kurun düşük olduğunu gerekçe göstererek eczanelere bazı ilaçları vermiyor” bilgisini paylaşmıştı.
Türkiye’deki temel sorun ilaç alımında SGK ile şirketlerin yaptığı Euro fiyat kurundan kaynaklanıyor. SGK, şirketlerle Aralık 2022’de Euro 19 lirayken 10,76 liradan ilaç kuru anlaşması yaptı. Ardından da Eylül 2023’te yeni bir kur düzenlemesi yaptı. İlaç kuru 17 lira olarak belirlendi. Ancak artan maliyetler, asgari ücret zammı ve enflasyondan dolayı ilaç firmaları zam yapmadıklarını gerekçe göstererek yeni bir kur düzenlemesi talebinde bulunuyor. Ancak SGK’nın kabul etmemesi üzerine de ilaç firmaları eczanelerin isteklerine olumsuz yanıt veriyor. Özellikle ithal ilaçların ellerinde olmadıkları gerekçe gösterilerek depolar ilaç sevkiyatı yapmıyor. Bunun yerine muadil ilaç önerisinde bulunuyor. Kaynaklar ise muadil ilaçların hastalarca kabul görmediğini kaydediyor. Sorunun çözümü için de hükümetin bir an önce elini taşın altına koymak zorunda olduğunu aktarıyor.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***