AYDIN – Artan maliyetlerden şikayetçi olan çilek üreticileri, bahçede 30 TL olan ürünün pazarda 150 TL’ye satıldığına işaret ederek, “Mal değeri üzerinden alınmalı, üretici desteklenmeli” dedi.
Çilek üretiminde Türkiye’nin önemli merkezlerinden biri olan Aydın’da üreticiler artan maliyetlerden dolayı dertli. Yaz ve bahar ayı meyvesi olan çileği, seralarda yetiştirerek kış ve sonbahar mevsiminde de tüketebilecek bir meyve haline getiren üreticiler, gübre ve zirai ilaçlardaki artışlardan dolayı zor zamanlar yaşıyor. Çilek üreticilerinden Senadin Sıdki, gelirin gideri karşılamadığını söyledi. Her kesimden halkın çilek yiyebilmesi için uyguna sattıklarını ifade eden Sıdki, bahçeden çıkan çileğin farklı kentlerde pazar ve marketlerde 100 TL ve üzerinde satıldığına dikkat çekti.
MALİYETİNİ KARŞILAMIYOR
Herhangi bir kar elde edemediğini belirten Sıdki, “Mazot ve gübre de yaşanan artışa göre bugün tarlada çileğin 50 TL olması gerekiyor. Ancak vatandaş çilek tüketsin diye 50 TL olmasını istemiyoruz. Biz çileği burada 30 TL’ye satıyoruz ama İstanbul’da kilosu 100 TL. İşçi değil üretici olmama rağmen geçinemiyorum. Malımı hale götürüyorum. Halci komisyonunu alıyor aybaşı hesap için gittiğimde çilek maliyetini karşılamıyor. Artık bu son bulsun. Üreticilere destek verilsin” dedi. Sıdki, üreticinin maliyetin artması, işçilerin aldıkları ücretler nedeniyle geçinemediklerini, tüketicinin de fiyatlardan kaynaklı çilek yiyemediğine vurgu yaparak, ekonomik krize dikkat çekti.
‘DEĞERİ ÜZERİNDEN ALINMASINI İSTİYORUZ’
Yaklaşık 10 yıldır çilek üreticiliği yapan Hikmet Tepe, “Maliyeti burada 20-30 liradan alınan çilekten kasa parası, halcilerin komisyonu kesiliyor. Buna yevmiye, naylon, demir, elektrik, su, mazot dahil olunca hiç kar kalmıyor” diyerek üreticilerin durumuna dikkat çekti. Tepe, yaşadıkları sorunları şu sözlerle sıraladı: “Üreticiden 30 liraya çilek alınıyor. Ama markete 150 liraya satılıyor. Burada işçi mi, üretici mi kazanıyor? Benden 30 liraya alıp 4-5 saatlik yol gidiyor, markette 150 liraya satılıyor. Bu durum vatandaşa, üreticiye, işçiye zulümdür. Üretici kazanmazsa kimse kazanmaz. Malımızın değerinden alınmasını istiyoruz. Burada tüccarlar bir fiyat koyuyorlar. Ben de satmak zorundayım. Çünkü ürünü bekletecek imkanım yok.”
‘ÜRETİCİYE DESTEK VERİLMELİ’
Türkiye’nin çok zengin topraklara sahip olmasına rağmen ekonomisinin kötüye gittiğini belirten Tepe, sadece Aydın’daki toprakların ülkenin yarısını doyurabilecek topraklar olduğunu ifade etti. Tepe, “Aydın’da, zeytin, buğday, ceviz, çilek her şey yetişiyor. Ama ülke yanlış yönetiliyor. Bugün Türkiye’de hayvancılık bitirildi. Dış ülkelerden et alıyoruz. Yaşanan bu sorunlar son bulsun isteniyorsa üreticiye destek verilmesi gerekiyor” diye belirtti.
İŞÇİLER ŞİKAYETÇİ
Üreticiler kadar çilek hasadında çalışan işçiler de dertli. İşçilerden Elmas Tolmaç 35 yıldır tarım işçisi olarak çalıştığını ama emeğinin karşılığını alamadığını belirtti. Tolmaç, “Tarlanın içinde yılan, böcek var. Sağlık yönünden sorun yaşarsak patron sorumluluğumuzu almıyor. Burada ki işimizi bitince evde çalışıyoruz. Çok yorgun oluyoruz ama mecbur çalışıyoruz. Ona rağmen erkeklerin yevmiyesi bizimkinden daha çok. Erkek te kadın da aynı işi yapıyor ama yevmiyelerimiz eşit değil. Yevmiyelerimiz artsa da ekonomi düzelmediği sürece aldığımız ücret bir işe yaramayacak” şeklinde ifade etti.
OKULU BIRAKMAK ZORUNDA KALDI
9 Eylül Üniversitesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü’nü kazanmasına rağmen ekonomik sorunlar nedeniyle okula kayıt yaptırmayan Şevin Tolmaç, “Okul için bütçe ayıramadım” diyerek yaşadığı zorluklara dikkat çekti.
Öğrencilerin yaşadıkları ekonomik sorunları sıralayan Tolmaç, “Bana yurt ve burs verilmedi. Bu nedenle bende okulu bırakmak zorunda kaldım. Şimdi annemle beraber tarlada çalışıyorum ama emeğimizin karşılığını alamıyoruz. Ben bir genç olarak arkadaşlarımla gezmek istiyorum, sinemaya gitmek istiyorum ama yapamıyorum. Çalışıyorum dışarıda arkadaşımla bir kahve içeyim dersem 70 TL tutuyor. Bir genç olarak sosyalleşmek istiyorum ama bir konser bileti alamıyorum. Yaptığımız tek şey evden işe işten eve gitmek oluyor” dedi.
‘YEVMİYE PAZAR İHTİYAÇLARINI KARŞILAMIYOR’
Yaz mevsiminde sıcakta, kışın ise soğukta çalışmak zorunda kaldıklarını belirten işçilerden Besime Tepe, aldığı yevmiyenin pazar ihtiyaçlarını karşılamadığını söyledi. Ekonomik krizin sorumlusunun iktidar olduğunu dile getiren Tepe, “20 senedir başımızdalar, kendimizi toparlayamadık. Yevmiyemizi bin TL yapsalar ne olacak, ekonomi kötü. Asgari ücret 17 bin lira oldu ama sonraki gün her şeyin fiyatı arttı” diye konuştu.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***