İSTANBUL – ÖHD İstanbul Şubesi’nin “Açlık Grevlerini İzleme Raporu”na göre, açlık grevine giren tutsaklar kötü muamele ve tehditlerle karşılaştı, disiplin cezaları verildi, kitap ve defterlerine el konulup havalandırma süreleri azaltıldı.
Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, Marmara Bölgesindeki cezaevlerinde kalan tutsaklar ziyaret edilerek hazırlanan “Açlık Grevlerini İzleme Raporu”nu kamuoyuyla paylaştı. Dernek binasında düzenlenen toplantıda raporu Komisyonu üyesi Eda Önal okudu. “Tecrit insanlık suçudur” pankartı önünde yapılan açıklamada Marmara Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma Derneği (MATUHAYDER) Eş Başkanı Dilek Sönmez da yer aldı.
Komisyonu üyesi Eda Önal, cezaevlerinde ziyaret ettikleri tutsakların ortak talebinin “İmralı Ada Hapishanesi’nde mutlak tecritte tutulan Sayın Abdullah Öcalan’ın tecrit koşullarının sonlandırılması ve her mahpusa tanınan aile ve avukat görüş hakkının Sayın Abdullah Öcalan’a da tanınarak yasal haklarını kullanmasına izin verilmesi” olduğunu ifade etti.
Önal, tutsakların yine cezaevlerindeki tecrit ve kötü muamelenin son bulması, Kürt sorununun demokratik yollarla çözülmesi taleplerinde bulunduğunu aktardı.
Marmara Bölgesi’ndeki 14 cezaevinde de açlık grevlerinin devam ettiğini belirten Önal, şu bilgileri paylaştı:
“Edirne F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Caza İnfaz Kurumu: Hapishanede toplam 30-35 arası mahpusun olduğu, toplam 10 mahpusun dönüşümlü olarak açlık grevine gireceği belirtilmiştir. Açlık grevine giren mahpusların idare tarafından her gün düzenli olarak tansiyon ve nabız ölçümlerinin yapıldığı, yine idare tarafından vitamin ve iaşelerin verildiği belirtilmiştir. Açlık grevi sonlanan mahpuslara özel bir diyet programı uygulanmadığını aktarmışlardır.
Tekirdağ 1 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu: Hapishanede 4’er mahpusun 10’ar gün süreli dönüşümlü açlık grevi başlattıkları aktarılmıştır. Greve giren kişilere 1 ay süreli bazı etkinliklerden alıkoyma disiplin cezasının verildiğini Açlık grevine giren veya girecek mahpusların arasında daha önce uzun süreli açlık grevi yapan mahpusların da olduğunu belirttiler. İdare tarafından vitamin ve iaşelerin verildiğini, grev sonunda 1 gün lapa verildiğini akabinde normal yemeklere dönüldüğünü aktarılmıştır.
‘BAZI ETKİNLİKLERDEN ALIKOYMA’
Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu: Hapishanede toplam 80 mahpus bulunduğunu 1’inci grup olarak 4 mahpusun 10 gün süreli dönüşümlü 7 Aralık tarihinden itibaren ise 3’er mahpusun 10’ar gün süreli dönüşümlü olarak açlık grevi ne gireceklerini, idare tarafından greve giren mahpuslara 1 ay süreli bazı etkinliklerden alıkoyma disiplin cezasının verildiğini belirttiler. Açlık grevine giren veya girecek mahpusların arasında daha önce uzun süreli açlık grevi yapan mahpusların da olduğunu belirtildi. Açlık grevine giren veya girecek mahpusların arasında daha önce uzun süreli açlık grevi yapan mahpusların da olduğunu idare tarafından vitamin iaşelerin verildiğini grevden sonraki gün diyet yemeği verilmediğini aktardılar.
‘FIRINDA SICAK BÖREK VAR’
Marmara (Silivri) 2 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu: Hapishanede 8 mahpus olduğu, 4’er kişinin dönüşümlü olarak 15 gün süreli olarak greve katıldığı belirtildi. Greve ilişkin olarak infaz koruma memurlarının açlık grevinde olan bir mahpus revire giderken ‘fırında sıcak börek var’ şeklinde sözlü olarak psikolojik şiddet uygulanmıştır. Açlık grevine giren veya girecek mahpusların arasında daha önce uzun süreli açlık grevi yapan mahpusların da olduğunu belirttiler. Mahpusların revire ve psikoloğa çıkarılarak tansiyon, şeker gibi değerlerinin kontrol edildiğini İdare tarafından gerekli vitamin ve iaşelerin de ancak mahpuslar dilekçe verirse verildiği ve grevini sonlandıran mahpuslara uygun diyet verilmediği belirtilmiştir.
AÇLIK GREVİNE BAŞLAYAN TUTSAKLARA KÖTÜ MUAMELE
Marmara 3 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu: Hapishanede 11 mahpusun bulunduğu. 2’er kişi şeklinde dönüşümlü olarak 7 gün süreli greve katılacaklarını belirtmişlerdir. İdarenin, mahpusların açlık grevine başladıktan sonra mahpuslara yönelik kötü muamele ve tehditkâr söylemlerde bulunduğu aktarılmıştır. Açlık grevine giren mahpusların koğuşlarından alınarak birbirinden uzak ayrı ve tekli hücrelerde açlık grevi süresince (bir hafta) götürüldükleri aktarılmıştır.
Marmara 5 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu: Hapishanede toplam 66 mahpus olduğunu belirttiler. Her üç odada da açlık grevine 2’şer kişinin dönüşümlü olarak 10 gün süreli olarak greve katılacağını belirttiler. Greve giren kişilere 1 ay süreli bazı etkinliklerden alıkoyma disiplin cezasının verildiğini belirttiler. Mahpusların her gün revire çıkarılarak tansiyon, şeker, kilo ölçümleri yapıldığı ve revirde herhangi bir kötü muamele olmadığı belirtildi. İdare tarafından vitamin ve iaşelerin de verildiğini ancak grevi sonlanan mahpusa diyet yemeği verilmediğini aktardılar. Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu: Hapishanede 21 mahpus olduğu açlık grevi sürecinde 9 kişinin yer alacağı 1’er kişi dönüşümlü olarak 9 gün süreli olarak greve katılacaklarını belirtmişlerdir.
DİSİPLİN CEZALARI VERİLDİ
Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu: Hapishanede toplam 27 mahpus olduğu, toplamda 9-10 kişi olmak üzere dönüşümlü 10 gün süreyle açlık grevine katılacaklarını aktarmışlardır. İdareye açlık grevine başlanıldığının bildirimi yapılır yapılmaz disiplin cezası tebliğ edilmiştir. Mahpuslara açlık grevinin 5’inci gününden sonra yaklaşık 50 gram tuz, 100 gram şeker, 1 limon ve B12 vitamininin muadili verilmiştir. Açlık grevini sonlandıran mahpusa sadece ilk gün patates haşlaması, sütlaç ve çorba verilmiş ancak daha sonra verilmemiştir.
ETKİNLİKLERDEN MEN CEZASI
Maltepe Kapalı Ceza İnfaz Kurumu: Hapishanede 22 kişinin bulunduğu, 9 kişi açlık 10 gün süreli dönüşümlü açlık grevine girdikleri. Açlık grevine giren mahpusların 1 ay etkinliklerden men disiplin cezası aldıklarını aktarmışlardır. Daha önce uzun süreli açlık grevine giren üç kişi vardır. Açlık grevine giren mahpuslara vitamin ve iaşe verilmekte. Açlık grevinin dönüşümlü olması nedeniyle açlık grevini sonlandıran mahpuslara uygun diyet verilmemektedir.
VİTAMİNLER VERİLMEDİ
Gebze Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu: 10 günlük dönüşümlü- süreli açlık grevi söz konusu olup Toplamda 9 mahpusun dönüşümlü olarak greve katılacağı aktarılmıştır. Açlık grevi nedeniyle herhangi bir vitamin- mineral desteği verilmiyor. Fakat, mahpusların revirden talep etmesi halinde B12 vitamini veya demir, çinko mineral takviyesi yapılıyor. Açlık grevinde mutlaka verilmesi gerekli olan B1 vitamini gibi vitaminlerin verilmediği aktarılmıştır.
ARAMALAR SIKLAŞTI, KİTAP VE DEFTERLERE EL KONULDU
Kandıra 1 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu: Hapishanede 63 mahpus olduğunu 8 kadın mahpusun 16 erkek mahpusun açlık grevine süreli ve dönüşümlü olarak katılacağı aktarılmıştır. Açlık grevlerinden sonra aramaların sıklaştığı ve kitap, defter gibi eşyalarına el konulduğu açlık grevine katılanlara disiplin soruşturması açıldığı, idare tarafından gerekli limon, şeker, tuz gibi takviyelerin verildiğini kısa süreli olduğu için vitamin talep etmediklerini aktarmışlardır.
Kandıra 2 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu: Hapishanede 32 mahpus olduğu, 10 mahpusun açlık grevine katılacağı. 1’er kişinin dönüşümlü olarak 10 gün süreli olarak greve katılacağı aktarılmıştır. Greve giren kişilere disiplin soruşturması başlatıldığı, ayrıca oda aramalarının sıklaştığı odaları günde 2 kez aradıklarını. Açlık grevine giren veya girecek mahpusların arasında daha önce uzun süreli açlık grevi yapan 15 mahpusun bulunduğu. Mahpusların haftada 3 kez revire çıkarılarak tansiyon ve şeker ölçümlerinin yapıldığını, İdare tarafından limon, tuz, şeker gibi takviyelerin verildiğini, grevin kısa süreli olması nedeniyle B1 vitamini talebinde bulunmadıklarını, idarenin de kendiliğinden vermediğini aktarmışlardır. Grevden sonra diyet yemeği verilmediğini ilettiler.
HAVALANDIRMA SÜRESİ 1 SAATE DÜŞÜRÜLDÜĞÜ
Bolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu: Hapishanede yaklaşık 130 mahpus bulunduğu. Mahpusların 5’er günlük 3’er kişilik gruplar halinde süreli dönüşümlü açlık grevine başladıkları aktarılmıştır. Açlık grevine ilk başlayan grubun odalarına baskın ve aramalar yapıldığı, tüm yazı, dergi, kitap, mektup, dergi ve benzeri her türlü yazılı dokümana ve kişisel eşyalara el konulduğu açlık grevinden sonra ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan mahpusların havalandırma sürelerinin 4 saatten 1 saate düşürüldüğü aktarılmıştır. İnfaz koruma memurları aramalar esnasında odada bulunanların gıda malzemelerinin açlık grevi için stoklandığını, ‘Açlık grevinde bunları yiyorsunuz gibi söylemler’ iddia ederek mahpuslara ithamda bulunduklarını, açlık grevine giren her mahpusa disiplin soruşturma başlatıldığını, açlık grevindeki mahpuslara tuz, limon, şeker ve su gibi takviyeler sağlanmakta ancak vitaminlerin açlık grevindeki mahpuslara verilmediği belirtildi. Açlık grevine başlayan bir mahpusun ilk gün vitamin ilacı talep etmesine rağmen vitamin ilaçları kendisine 5’inci gün verildiği, dönüşüm nedeniyle açlık grevini sonlandıran mahpuslara uygun diyet için cezaevi idaresine dilekçe verilmesine rağmen bu husustaki taleplerinin karşılanmadığı aktarılmıştır”
‘TECRİDE SON VERİLMESİ GEREKMEKTEDİR’
Bu bilgileri paylaşan Önal, mahpusların Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler ile Anayasa ve kanunlarla güvence altına alınan temel hak ve özgürlükler doğrultusunda tecrit politikalarına son verilmesi, Abdullah Öcalan’ın ailesi ve avukatları ile görüşmesinin sağlanmasını istediğini bir kez daha vurguladı.
Önal, “Asrın Hukuk Bürosunun yaptığı açıklamalara göre, Sayın Abdullah Öcalan 25 Mart 2021 tarihinden beri ailesi ve avukatları ile görüştürülmemektedir. Bu mutlak tecrit durumu iç hukuk mevzuatlarına aykırı olduğu gibi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) kararlarına göre işkence ve kötü muamele yasağının ihlalidir. Açlık grevine giren mahpuslar arasında çok sayıda önceki dönemlerde uzun süreli açlık grevine katılmış mahpuslar bulunmaktadır. Hapishane koşulları da düşünüldüğünde söz konusu grev mahpusların sağlığı için tehlike oluşturmaktadır. Bu sebeple mahpuslar daha fazla hak ihlaline uğramadan; herhangi bir yaşam hakkı ihlali olmadan açlık grevlerinin son bulması için Abdullah Öcalan’a uygulanan mutlak tecride son verilmesi gerekmektedir” diye konuştu
SÖNMEZ: AİLELERİN TALEBİ, MAHPUSLARIN TALEBİ
TUHYADER Eş Başkanı Dilek Sönmez da, yaptığı konuşmada tutsak aileleri olarak sürdürdükleri Adalet Nöbeti’ne dikkat çekti.
Sönmez, “Ailelerin talepleri, mahpusların talepleridir. Bu nöbet Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması için başlamıştır. Buradan dernek olarak bir çağrımız var. Devam eden Adalet Nöbeti’ni tüm toplumun sahiplenmesi gerekiyor Bu eyleme sahip çıkarak tecridi kırabiliriz” dedi.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***