Gezegendeki nüfusun neredeyse yarısına ev sahipliği yapan onlarca ülkede 2024 yılında genel seçimler yapılacak. Bununla birlikte oy kullanma hakkını kullanan vatandaşların sayısının çokluğu, pek de iyiye işaret etmiyor. Öyle ki bu yıl, en sağlam demokrasiler bile bir anlamda test edilecek.
Bu yıl, dünya genelinde 50’den fazla ülkede halk, seçimler için sandık başına gidecek.
2024 yılında başta Türkiye’deki yerel seçimler ve Amerika Birleşik Devletleri’ndeki başkanlık seçimleri olmak üzere 50’den fazla ülkede, yüz milyonlarca insan oy kullanmak üzere sandığa gidip vatandaşlık görevini yerine getirecek.
Siyaset uzmanlarına göre seçimler, otoriter eğilimli liderlerin elini daha da güçlendirecek gibi görünüyor.
Rusya, Tayvan, ve İngiltere’den, Pakistan, Hindistan, El Salvador ve Güney Afrika’ya kadar birçok ülkede başkanlık ve meclis seçimi yarışları olacak.
Bu seçimlerin insan hakları, ekonomi, uluslararası ilişkiler ve istikrarsız dünyada barış beklentileri üzerinde büyük etkileri bulunuyor.
Analistlere göre bazı ülkelerde oylamalar ne bağımsız ne de adil olacak.
Birçok ülkede muhalif adayların önündeki engeller, yorgun seçmenler, manipülasyon ve dezenformasyon potansiyeli, demokrasinin kaderini kampanyaların merkezine oturtmuş durumda.
ABD
ABD’de Başkan Joe Biden ile selefi Donald Trump arasında olası bir “rövanş”, 2024 seçim takviminde büyük önem taşıyor. Zira Trump’ın kasım ayındaki (muhtemel) zaferi belki de en büyük küresel joker olacak.
Londra merkezli düşünce kuruluşu Chatham House Direktörü Bronwen Maddox ise, o tarihten önceki yüksek riskli oylamaların da uzak bölgelerde seçmenler arasındaki “memnuniyetsizlik, sabırsızlık ve tedirginlik ruh halini” ölçeceği değerlendirmesinde bulunuyor.
Küresel etkisi olan oylamalar
Tayvan
Tayvan’da devlet başkanlığı ve 113 üyeli yasama organı seçimlerinin cumartesi günü Çin’in yoğun baskısı altında gerçekleşecek olması, sonucu Asya-Pasifik bölgesinin büyük bir bölümü ve ABD için önemli kılıyor.
Pekin, kendi toprağı olarak gördüğü ve kendi kendini yöneten adayı ilhak etmek için askeri güç kullanma tehdidini yineliyor ve oylamayı “savaş ile barış arasında bir seçim” olarak tanımlıyor.
Bangladeş
Dünyanın en uzun süre görev yapan kadın lideri olan Bangladeş Başbakanı Şeyh Hasina, muhalefet partilerinin boykot ettiği ve öncesinde şiddet olaylarının yaşandığı bir seçimle 7 Ocak’ta üst üste dördüncü dönemini kazandı.
Hasina’nın Avami Birliği Partisi, yüzde 40 gibi düşük bir katılım oranıyla yeniden seçildi. Muhalefetin bastırılması ise siyasi kargaşayı tetikleme riski taşıyor.
Hindistan
Dünyanın en kalabalık ülkesi olan Hindistan’da 2024 yılı ortalarında yapılacak genel seçimler, sağcı Hindu milliyetçisi Bharatiya Janata Partisi’nden Başbakan Narendra Modi’ye üst üste üçüncü bir dönem daha kazandıracak gibi görünüyor.
Destekçilerine göre Modi, onlarca yıllık yolsuzlukları temizleyen ve Hindistan’ı yükselen bir küresel güç haline getiren siyasetin dışından bir isim. Eleştirmenler, Hindu milliyetçilerinin basına ve ifade özgürlüğünün bitme noktasına gelmesinin yanı sıra dini azınlıklara yönelik saldırıların da onun gözetiminde ‘küstahça’ arttığı eleştirisini yöneltiyor.
El Salvador
İktidarını korumaya çalışan bir diğer lider de, şiddet yanlısı sokak çetelerini bastırmak için olağanüstü hal yetkilerini kullanarak geniş bir halk desteği kazanan El Salvador Devlet Başkanı Nayib Bukele.
Partisinin atadığı kişiler tarafından yönetilen bir Yüksek Mahkeme, başkanların iki dönem üst üste görev yapmasını yasaklayan anayasaya rağmen Bukele’nin 4 Şubat’ta aday olmasına izin verdi. Yabancı hükümetler, bazı sivil hakların askıya alınmasını eleştirse de Bukele’nin ciddi bir rekabetle karşılaşması beklenmiyor.
Meksika
Meksika, 2 Haziran’da ya Devlet Başkanı Andres Manuel Lopez Obrador’un himayesindeki eski Mexico City Belediye Başkanı Claudia Sheinbaum ya da eski bir muhalefet senatörü olan Xochitl Galvez olmak üzere ilk kadın başkanını seçmeye hazırlanıyor. Kazanan, uyuşturucuyla bağlantılı şiddetin ürkütücü boyutlara ulaştığı ve ordunun giderek daha etkili olduğu Güney Amerika ülkesini yönetecek.
Endonezya
Güneydoğu Asya’nın en büyük demokrasisi Endonezya’da seçmenler 14 Şubat’ta Devlet Başkanı Joko Widodo’nun halefini seçecek. Kamuoyu yoklamaları, sağcı bir milliyetçi olan Savunma Bakanı Prabowo Subianto ile iktidar partisinin adayı eski Orta Java Valisi Ganjar Pranowo arasında başa baş bir yarış olduğunu gösteriyor.
Pakistan
Pakistan’da 8 Şubat’ta yapılması planlanan parlamento seçimleri ülkenin güçlü ordusunun gözetimi altında gerçekleşecek. Popüler bir muhalif figür olan eski Başbakan İmran Han hapiste ve seçim yetkilileri Han’ın adaylığını engelledi.
Rakibi, üç kez başbakanlık yapmış olan Pakistan Müslüman Birliği lideri Navaz Şerif’in yolsuzluk mahkumiyetlerinin bozulmasının ardından oy pusulasında yer almasına izin verildi. Ayrıca eski Dışişleri Bakanı Bilaval Butto Zerdari liderliğindeki Pakistan Halk Partisi de yarışlardaki yerini alıyor.
Analistler seçimin muhtemelen sallantılı bir hükümet çıkaracağı görüşünde. Seçim, Taliban kontrolündeki komşu Afganistan ile ilişkilerin kötüleşmesi ve Pakistan güvenlik güçlerine yönelik ölümcül saldırılar nedeniyle ertelenebilir.
Popülizm Avrupa’da zirve mi yaptı?
Avrupa’da, kıtanın ekonomik istikrarsızlık ve yaşanan kitlesel göçle karşı karşıya kalmasıyla popülizm geniş zemin kazandı. Haziran ayında yapılacak 27 üyeli Avrupa Parlamentosu seçimleri, geleneksel partilerin, birçoğu Ukrayna’ya askeri desteğe şüpheyle yaklaşan popülist rakiplerini alt edip edemeyeceklerinin bir işareti olacak.
Slovakya, Polonya
Geçen yıl yapılan ulusal seçimler karışık sinyaller vermişti. Örneğin Slovakya’da Rusya yanlısı popülist Başbakan Robert Fico seçilirken, Polonya’da seçmenler, muhafazakar hükümeti, Brüksel yanlısı merkezci Donald Tusk liderliğindeki koalisyonla değiştirdi.
Siyasi danışmanlık şirketi Eurasia Group’tan Mücteba Rahman, 2019’da yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimlerinde popülist bir çoğunluğun çıkmayacağını ancak “merkezin son oylamaya kıyasla zemin kaybedeceği” öngörüsünde bulunuyor.
İngiltere
Eski AB üyesi İngiltere’de popülizm, 2016 Brexit referandumu ve eski Başbakan Boris Johnson’ın çalkantılı döneminde zaten zirve yapmıştı. Birleşik Krallık’ta bu yıl yapılacak genel seçimler, iktidardaki Muhafazakarlar ile 14 yıl aradan sonra yeniden iktidara gelmeye çalışan ve kamuoyu yoklamalarında açık ara önde olan merkez sol İşçi Partisi’ni karşı karşıya getirecek.
Afrika’da demokrasinin karşılaştığı zorluklar
Dünyanın en hızlı büyüyen kıtası Afrika’yı yeniden şekillendiren güçler arasında iklim değişikliği, Ukrayna savaşı nedeniyle tahıl tedarikinin sekteye uğraması ve Çin ile Rusya’nın artan ilgisi yer alıyor.
Nijer ve 2023’te Gabon dahil 2020’den bu yana sekiz Batı Afrika ülkesinde askeri darbe oldu.
Senegal
Senegal bölgede istikrarın kalesi olarak görülüyor. Cumhurbaşkanı Macky Sall’in görevi bırakmasının ardından 25 Şubat’ta yapılacak seçimler ülkenin siyasi dayanıklılığının bir göstergesi olarak görülüyor.
Muhalefet lideri Ousmane Sonko destekçileri hükümeti, ölümcül protestolara yol açan bir dizi yasal dava ile Sonko’nun adaylığını engellemeye çalışmakla suçluyor.
Eurasia Group analisti Tochi Eni-Kalu, cumhurbaşkanlığı seçiminin “önceki yılların normlarına dönüşü işaret edebileceğini ya da daha değişken bir siyasete doğru kalıcı bir kayışın sinyalini verebileceğini” belirtiyor.
Güney Afrika
Güney Afrika’da mayıs ve ağustos ayları arasında yapılacak parlamento seçimlerinin siyasi arka planını zor durumdaki ekonomi, elektrik kesintileri ve yüzde 32’lik işsizlik oranı oluşturuyor. Seçmenlerin hayal kırıklığının üstesinden gelmek, uzun süredir iktidarda olan Afrika Ulusal Kongresi (ANC) için zorlu bir süreç olacak. ANC, 1994 yılında ülkenin ırkçı apartheid sisteminin sona ermesinden bu yana cumhurbaşkanlığı ve Meclis’te çoğunluğu elinde tutuyor. Ancak parti 2021 yerel seçimlerinde daha önce elde ettiği oyların yarısından azını kazanabildi. Parti desteğinin yüzde 50’nin altına düşmesi halinde, milletvekillerinin Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa’yı yeniden seçmesini sağlamak için bir koalisyon kurulması gerekecek.
Güney Sudan
Dünyanın en genç ülkelerinden Güney Sudan, uzun süredir ertelenen ilk seçimlerini aralık ayında gerçekleştirmeyi planlıyor. Oylamanın önemli bir dönüm noktasını temsil etmesi öngörülse de mevcut koşullar altında tehlikelerle dolu ve başarısızlığa açık süreç olabilir.
Güney Sudan’daki BM misyonunun başında bulunan Nicholas Haysom, geçen ay Güvenlik Konseyi’ne verdiği brifingde, seçmen kayıt detayları, bir güvenlik planı ve anlaşmazlıkları çözmenin bir yolunun, “Güney Sudan vatandaşları için güvenilir ve kabul edilebilir sayılan” özgür seçimleri sağlamak için gereken eksik unsurlar arasında olduğunu söyledi.
Sonucu önceden belli seçimler
Rusya
Rusya’da mart ayında yapılacak başkanlık seçimlerini kimin kazanacağına dair şüphe yok gibi. Devlet Başkanı Vladimir Putin, beşinci dönem için çıktığı yolda göstermelik bir muhalefetle karşı karşıya. Başlıca rakipleri ya hapiste, ya sürgünde ya da hayatını kaybetti. Ukrayna ile barış isteyen siyasetçi ise Rusya Seçim Komisyonu tarafından diskalifiye edildi.
Belarus
Aleksander Lukaşenko liderliğindeki Belarus’ta da Rusya’ya benzer bir durum söz konusu. Lukaşenko hükümeti, tartışmalı 2020 seçimlerine karşı düzenlenen protestoları bastırdı. O tarihten bu yana ülkenin 25 Şubat’ta ilk parlamento seçimini yapması bekleniyor. Binlerce muhalif hapiste ya da ülkeden kaçmış durumda.
“Her şeye rağmen sandığı çekici görüyorlar”
Chatham House Direktörü Bronwen Maddox, tüm sorunlarına rağmen yine de demokratik idealin, otoriter liderler için bile bir çekiciliğe sahip olduğunu dile getiriyor ve ekliyor:
“Seçim yapmayı tercih etmeleri, özgür bir oylamaya sahip olduklarını iddia etmelerinin değerini gördüklerini gösteriyor.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***