ANKARA – Yargıtay’ın verdiği karar sonrası AKP içinde oluşan çatlak büyüyor. AKP’liler, “Çatı ile çatı katı arasında bir çekişme var” itirafında bulunurken, eski AKP’li Hüseyin Çelik ise “Kendi militan yargımızı oluşturduk” dedi.
Yargıtay’ın Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) tutuklu Milletvekili Can Atalay hakkında verdiği kararı uygulamaması ve bu kararı veren AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunması sonrası iktidar kanadından açıklamalar gelmeye devam ediyor.
‘ÇATIŞMAYI’ KABUL ETTİ
AKP’nin Meclis Grup Başkanvekili ve eski Adalet Bakanı olan Abdulhamit Gül, AYM’den yana pozisyon aldı. Abdülhamit Gül “Yüksek yargı mercileri arasındaki çatışma görüntüsü, hukuk devleti ve mülkün temelinde yer alan adalet duygusu için endişe vericidir. Yargı hakemdir, sorunları çözer. Yargı hakem olma vasfını yitirirse, çözümün değil sorun ve çatışmanın kaynağı haline gelir. Yargı organlarının da ihtilafları derinleştirmeden, anayasal sınırlar içinde kalarak sorun çözmesi milletimizin en tabii beklentisidir” diye konuştu.
TAYAR’DAN ‘ASKERİ VESAYET DÖNEMİ’ BENZETMESİ
AKP’nin Merkez Karar ve Yönetim Kurulu üyesi Şamil Tayyar da AYM kararlarına uyulması gerektiğini söyledi. Tayar, “AYM’nin kararını eleştirmek/yanlış bulmak ayrı, karara uymamak ayrıdır. Eleştirebilir, yanlış bulabilirsiniz ama uymamazlık edemezsiniz. Anayasa hükmü açık, karar bağlayıcıdır. Yargıtay 3.Ceza Dairesi’nin AYM kararına ‘uymama’ iradesi, hukuki değildir. Kaldı ki AYM’nin benzer mahiyetteki Ömer Faruk Gergerlioğlu ve Leyla Güven hakkındaki ‘hak ihlali’ kararına uyulmuştu. AYM üyeleri hakkındaki suç duyurusu ise garabettir. Yargı eliyle hortlatılan bu tür hukuk dışı uygulamalar askeri vesayet dönemini hatırlatıyor, çok üzücü.”
UÇUM ‘MİLLİ YARGI’ DEDİ
Sanal medyadan yazan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum ise Yargıtay’dan taraf oldu. Uçum ayrıca “milli yargı” kavramını kullandı. Uçum, “Yargıtay’ın AYM ihlal kararına uymama kararı gerekçeleriyle doğrudur. Suç duyurusu meselesi ise milli yargıya karşı saldırıların çok büyük bir birikim oluşturması sebebiyle reaksiyoner bir tavırdır. Bir anlamda ‘kral çıplak’ demektir. Yönteminin bu olup olmadığı ayrıca tartışılır ama cesareti tartışılmaz. Yargıtay’ın kararı ayrıca turnusoldur, kim milli yargıdan yana, kim değil belli olur. Türkiye, milli yargısını batıcı ve neo-liberal yargı anlayışlarına karşı sonuna kadar savunacaktır, kimsenin bundan şüphesi olmasın” ifadelerini kullandı.
‘YETKİSİ YOK’ İDDİASI
Bir diğer Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Ayhan Ogan da Yargıtay’dan yana tutum aldı. Ogan, “Yargı hiyerarşisinde en üst yetkili mahkeme Yargıtay’dır. AYM yargısal aktivitede bulunamaz. Esas itibarıyla AYM kanunların anayasaya uygunluğunu şeklen denetleme yetkisi dışında yargı yetkisi yoktur” dedi.
ÇELİK’TEN ‘ÇATI İLE ÇATI KATI’ BENZETMESİ
AKP Artvin Milletvekili Faruk Çelik ise, “Maalesef yargıda, çatı ile çatı katı arasında bir çekişme var” değerlendirmesi yaptı. Çelik, 11’inci Cumhurbaşkanlığı için Meclis’te yapılan seçimde yaşanan “367” tartışmasına da atıfta bulunarak “Çatının kararlarını beğenmeyebiliriz, karşı çıkar hatta kendi içimizde isyan da edebiliriz. Tıpkı geçmişteki 367 kararında olduğu gibi. Ancak, sorunları hukuk içinde çözme makamlarını çözümün değil de anlamsız kavgaların adresi yaparsanız, şu soruya muhatap olursunuz” diye konuştu.
‘KENDİ MİLİTAN YARGIMIZI OLUŞTURDUK’
2003-2009 yılları arasında Milli Eğitim Bakanı olarak görev yapan Hüseyin Çelik ise şunları söyledi: “Yıllar yılı, başını Vural Savaş, Sabih Kanadoğlu, Yekta Güngör Özden, Nuh Mete Yüksel ve benzerlerinin çektiği, vesayetçi güçlerin güdümündeki Kemalist militan yargıdan çektik. Tam vesayetler kalktı derken, bu sefer biz kendi militan yargımızı oluşturduk. Helal olsun bize. Bu yargıya ve anlayışa sahip olunan ülkede, bir de kalkmış, AB’nin eleştirilerine karşı efeleniyoruz. Aynada kendimizle yüzleşmek için vakit geldi geçiyor bile. Cumhuriyetin 100. yılı değil de 1000. yılı olsa ne yazar. Cumhuriyet, Cumhuriyet olmadıktan sonra yaşının ne önemi var. Unutmayalım ki, Suriye, İran, Irak, Libya, Kuzey Kore, Çin, Rusya, Küba, Venezuella da Cumhuriyet’tir.”
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***