Yazar ve şair Murathan Mungan 1990’lı yıllarda meydana gelen faili meçhul cinayetleri konu alan yeni romanı “995 km”yi, hikayenin başladığı Diyarbakır’da imzaladı. Kitapseverler Mungan’a kitap imzalatmak için saatlerce sırada bekledi.
Murathan Mungan’ın yaklaşık 30 yılda yazdığı romanı “995 km”, 1990’lı yıllarda bölgede meydana gelen faili meçhul cinayetleri konu alıyor. Romanın başladığı kent Diyarbakır. Cinayeti işleyen katilin Diyarbakır’dan Antalya’ya giderken katettiği mesafe olan 995 kilometre kitaba da adını verdi. Yazar Mungan, romandaki hikayenin başlangıç noktası olması nedeniyle, ilk imza gününü de Diyarbakır’da yaptı.
Diyarbakır’daki imza gününe ilgi oldukça fazlaydı. Kitapseverler imza etkinliğinin ilk gününde, Mungan’ın yeni kitabını imzalatmak için saatlerce sıra bekledi. İki gün kentte kalan Mungan, ikinci gün Wejegeh Amed- Diyarbakır Edebiyat Evi’nde söyleşiye katıldı.
Mungan kurgu olan romanında, katilin Diyarbakır’a cinayet işledikten sonra otobüsle yaptığı ve 4 gün süren yolculuğunu anlatıyor. Mungan romanı yazma sürecinde bu yolu iki kez gidip geldiğini söyledi. Kitabın ana karakteri olan katilin gezdiği yerleri gezen Mungan, katilin görüştüğü insanlarla da biraraya geldi. Kitaptaki, gar, otobüs yolculuğu gibi bölümler için söyleşiler yapan Mungan, faili meçhul cinayetlerle ilgili bilmediği detaylara da bu söyleşilerle ulaştı.
“Musa Anter’den Tahir Elçi’ye faili meçhul cinayetler”
Romanın esin kaynağının Kürt yazar Musa Anter’in kurban gittiği faili meçhul cinayet olduğunu vurgulayan Mungan, Anter cinayetinin bugüne dek işlenmiş bütün cinayetler için bir sembol olduğunu söyledi.
Anter cinayetini aydınlatmak gibi bir amacının olmadığını savunan Mungan, “Çünkü 90’lı yıllarda Diyarbakır’da başlayan bir hikaye anlatıyor ama kitabın teması 90’lar. İklimin çok da değişmediğinin, hala sürdüğünü, yani ben Musa Anter cinayetiyle anlatıyorum demiş olabilirim. Ama siz isterseniz Tahir Elçi cinayeti diye de okuyabilirsiniz. Çünkü bu süre uzun bir zaman dilimi kapsayan kayıplar, ölümler, cinayetler zinciridir” dedi.
Faili meçhul cinayetleri failin penceresinden anlattığına dikkat çeken Mungan, “Fail belli olduğunu herkes biliyor. Bu temayı katilin yanından anlatarak, yani faili baştan göstererek somutlamaya çalıştım. Çünkü onun yanına anlattığınızda ortaya çıkan resim aslında her şey ne kadar belli. Yani bu duygunun okura geçmesi için böyle bir teknik uyguladım. Katilin ismi yok çünkü isimler önemli değil, isimlerin değiştiğini görüyoruz. Kitap 4 günde geçiyor, işlemiş katilin yanından anlatılıyor. Katilin omuzundaki kameradayım. Kitapta o nereye gidiyorsa ne yapıyorsa onu yazıyorum” diye konuştu.
“Türkiye’nin batısı doğudan habersiz”
Türkiye’nin doğusu ve batısının aynı şeyleri hatırlamadığını ifade eden Mungan, konuşmasında yeni nesilin birçok konuda bilgi sahibi olmadığını söyledi.
İnsanların çoğunun 1990’lı yıllardaki basında yer aldığı kadar yaşanan olaylardan haberdar olduğunu dile getiren Mungan,”90 yılların televizyonlardan ve sermaye sınıfının gazetelerinden dinlediği kadar anladı, yönetildi. O kadarını biliyor. O kadara inanıyor ya da inanmak istiyor. Bu anlamda da günümüzün okuru, 20 yıllık iktidarın ısrarlı içinde hafıza silmeye çalıştığı bir toplumda bilmiyorlar. Yani 1990 kuşağında doğmuş insanları düşünün. Çoğu burada olup biten konusunda bilgi sahibi değil. Özel bir ilgisi, acısı, merakı yoksa 90 yıllarda Diyarbakır’da ne olduğunu bilmiyor” şeklinde konuştu.
“Dünyaya yazdım”
Mungan, bir İngiliz’in bölgede yaşananlara yabancı olduğu kadar batıda doğmuş birinin de o kadar olduğunu savundu.
Kitabını dünyaya yazdığını ifade eden Mungan, yazdığı dünyayı şöyle anlattı:
“Dünyaya yazdım derken Türkiye hudutların dışındaki dünyadan bahsetmiyorum. Türkiye içindeki farklı dünyalardan bahsediyorum. Artık farklı dünyalarda yaşıyoruz. Benzer bir yeri konuşuyoruz ve benzer kelimeleri kullanıyoruz ama algımız kadar dünyalarımız da farklı artık. Bu biraz da bilinçli biçimde yapıldı. Yani devlet yönetimi de söz konusu burada.”
“Ben bir şey öğretmek için yazdım. Bir şeyleri hatırlatmak için yazdım” diyen Mungan, ikinci imza gününü romandaki otobüsün kalktığı ikinci şehir olan Gaziantep’te yapacak.